Ekonomi gazetesinde yer alan habere göre, Ticaret Bakanlığı’nın daha önce Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ve ihracatçı birliklerine gönderdiği tasarruf tedbirleri, organizasyonlardaki yemek ikramlarının kısıtlanması ve yurtiçi ile yurtdışı seyahatlerde ekonomi sınıfı bilet zorunluluğu gibi maddeler içeriyordu. Ancak ihracatçıların gösterdiği yoğun tepkiler ve itirazlar üzerine, bu tedbirler kısa sürede esnetildi. Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, “tasarruf talimatında revizyon yapıldığı” belirtilerek, yemek ve business class gibi harcamaların tekrar serbest bırakıldığı duyuruldu.
İHRACATÇILARIN TALEPLERİ KARŞILANDI
Tasarruf tedbirlerinde yapılan bu esnetme, ihracatçılar tarafından olumlu karşılandı. Özellikle organizasyonlarda sadece kuru pasta ve içeceklerle sınırlı kalınan ikramların kaldırılması ve seyahatlerde iş dünyası için önemli bir rahatlık sağlayan business class uçuşların yeniden gündeme gelmesi, ihracat sektöründe memnuniyet yarattı. Ticaret Bakanlığı, bu adımlarla ihracatçılar arasındaki tepkileri yatıştırırken, halk nezdinde ise bu kararlar eleştirilere yol açtı.
YENİ DÜZENLEMELER VE TEDBİRLERDEKİ ESNEKLİK
Yapılan revizyonlar sonrası, yurt içi ve yurt dışı görev seyahatlerinde kişi sayısı kadar bilet alınması ve gereksiz fiyat artışlarını önlemek amacıyla erken rezervasyon yapılması gibi tedbirler yürürlükte kalmaya devam edecek. Ayrıca, son dakika iptallerinin önüne geçilmesi gerektiği de Bakanlığın vurguladığı maddeler arasında yer aldı.
TASARRUF TEDBİRLERİNDE ÇİFTE STANDART İDDİALARI
Hükümetin vatandaş için sıkılaştırdığı tasarruf tedbirlerinin, ihracatçıların talepleri doğrultusunda esnetilmesi, kamudaki tasarruf tedbirlerinin etkili olup olmadığını tartışmaya açtı. Kamu ve zengin kesime yönelik bu tür esnekliklerin, vatandaş nezdinde adaletsizlik hissi yarattığı belirtiliyor. Özellikle ekonomik krizin yükünü omuzlayan halk, kendilerine uygulanan katı tedbirlerin iş dünyasına ve kamuya farklı uygulanmasını eleştiriyor. Tasarruf tedbirlerinin gelir gruplarına göre değişkenlik göstermesi, ekonomik krizde eşitlik tartışmalarını da beraberinde getiriyor.