ÖZEL HABER: BÜŞRA SAĞLAM
Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı'nın geçtiğimiz günlerde yaptığı kurum içinde iş yapmayıp maaş alanlar açıklaması çok tartışıldı. Karadağlı, yaptığı açıklamada “Çalışmayacaksanız istifa edin, Lale Devri bitti” ifadelerini kullanmıştı. Bu konuyla ilgili değerlendirme yapan Tiyatro, Sinema, Opera ve Bale İcracı Sanatçıları Meslek Birliği Başkanı Alper Kafa, “Tamer Karadağlı’nın söylediği cümleler belki yanlış anlaşılmış olabilir. Karadağlı, gayet güzel çalışmalar yapmakta. Müdürlüğe atandığında da büyük bir heyecanla ve hevesle bu kuruma geldiğini biliyorum. Sözünün eri bir genel müdürle çalışmanın bahtiyarlığını yaşamaktayız.” dedi.
“BİZE 1 DEĞİL, 5 TAMER KARADAĞLI LAZIM”
Karadağlı’nın açıklamasında birkaç ünlü tiyatrocunun dışarıdaki işlerinin yoğun olmasından dolayı emekliliğini istemiş olabileceğini öne süren Kafa, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Yoğunluğu çok olan tiyatrocular ‘çalışmıyor diye değil’ dışarıdaki işlerinin daha fazla olmasından dolayı haklarını emeklilikten yana kullanabilirler. Karadağlı’nın ‘yoksa ya öyle çalışacaksınız ya da gideceksiniz’ diye bir yaklaşımda bulunduğunu sanmıyorum. Kurumlarımız gayet güzel bir şekilde işliyor. Bize 1 tane değil, 5 tane Tamer Karadağlı lazım.”
Tiyatroda dönem dönem teşvik ikramiyelerinin olduğunu ve bugüne kadar ise kimsenin parasının kesilmediğini bildiren Kafa, “Geçen ay yaptığımız tiyatro koordinasyon kurulu toplantısında; zorlu hayat şartları ve ekonomik kriz nedeniyle bu konunun gündeme getirilmemesi talebinde bulunmuştum. Sadece verilmiş birkaç münferit disiplin olaylarından kaynaklanan kesintiler söz konusu olmakla birlikte esasında tiyatro, opera ve baleri kurumlarının büyük bir çoğunluğu da teşvik ikramiyelerini almaktadır. Bunu bakanlıkta zaten kabul etti.” diye konuştu.
“BUNDAN SONRAKİ SÜREÇ PANDEMİLER SÜRECİ OLARAK GÖZÜKMEKTE”
Pandemiden sonra tiyatroda arz-talep dengesinin internet üzerinden bilet satışlarının yaygınlaşmasına yol açtığını söyleyen Alper Kafa, gençlerin; tiyatro, opera veya baleyi izlemek için çok istekli olduklarını söyledi. Korona virüsün etkisinden sonra maymun çiçeği hastalığının çıkmasından dolayı bulaşıcılık konusunda endişe duyduklarını vurgulayan Kafa, “Vatandaşlar, maymun çiçeği hastalığı çıktı tiyatroya gidersek bulaşır mı korkusunu yaşıyor. Lakin bundan sonraki süreç pandemiler süreci olarak gözükmekte. Bütün önlemlerimizi alarak pandemili hayatta yaşamaya devam edeceğiz.” ifadelerine yer verdi.
TASARRUF TEDBİRLERİNE SANAT KURUMLARI DA TAKILDI
Kamuda tasarruf tedbirlerine sanat kurumlarının da takıldığına dikkati çeken Kafa, aslında bu kurumların tasarruf tedbirlerine tabi olmaması gerektiğini dile getirdi. Tasarruf tedbirleri sonucunda sanat kurumlarındaki işleyişlerin nasıl etkilendiğini Başkan Kafa, şu şekilde anlattı:
“Salona gelen izleyicilerin sayısından ziyade, daha çok repertuar olarak az sayılı oyunlar ve dekorlu oyunlar tercih ediliyor. Shakespeare, Brecht ve Türk tiyatrosunun özü olan orta oyununun oynanması gerekir. Bu eserleri koruyabilmek adına tasarruf tedbirleri kapsamında kişi sayısını azaltın diyemezler. Devlet tiyatrosu bu görevi lokomotif olarak üstleniyor.”
Özel tiyatrolarda gelir kaygısının olduğunu ve bu yüzden de küçük prodüksiyonlara yöneldiklerini söyleyen Kafa, devlet tiyatrolarının da özel sektör gibi düşünmeye başlaması durumunda kültürel erozyonla karşı karşıya kalınabileceğini belirtti. Kafa, Kültür Yolu Festivalleriyle bakanlığın şu anda gayet güzel bir açılış yaptığını bildirerek, bu etkinliklerin desteklenmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.
“İŞ ADAMLARI SANATI CAZİP BULMUYOR, DEVLET ELİNİ ÇEKMEMELİ”
Sanayici ve iş adamlarının sanata bakış açılarına da değinen Kafa, şu ifadelere yer verdi: “Sanat, sanayici ve iş adamlarının ilgi duyduğu alanlar arasında çok az yer tutmakta maalesef. Çünkü bunlar kâr eden kuruluşlardan ziyade eğitici tarafı ağır bastığından iş adamlarına cazip gelmiyor. Devlet buradan asla elini çekmemeli. Ana unsur olarak ilelebet yürütülmeli.”