Bakan Kacır, bu başarıya imza atan mühendisler, araştırmacılar ve projeye katkı sağlayan TÜBİTAK, TUSAŞ, ASELSAN, C-Tech gibi kurumların tüm çalışanlarına teşekkür etti. Türkiye'nin uzay yolculuğunun 40 yıllık bir hayal olduğunu hatırlatan Kacır, 1985 yılında ODTÜ Yerleşkesi'nde TÜBİTAK ve ODTÜ arasında imzalanan protokolle başlayan sürecin, siyasi ve ekonomik istikrarsızlıklar nedeniyle 2000'li yıllara kadar beklemek zorunda kaldığını vurguladı. Ancak 2000'li yıllardan sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde Türkiye'nin kendi uydularını geliştirebilen bir ülke haline geldiğini söyledi.
TÜRKSAT 6A'NIN ÖZELLİKLERİ:
Bakan Kacır, Türksat 6A'nın Türkiye'nin bugüne kadar ürettiği en yüksek kıymete sahip teknoloji platformu olduğunu belirtti. Türkiye'nin, Türksat 6A ile kendi haberleşme uydusunu üretebilen 11 ülkeden biri haline geldiğini ve uydunun geliştirilme sürecinde 23 farklı çeşitte 84 ekipmanın yerli olarak üretildiğini açıkladı. Ayrıca, Türksat 6A'nın kapsama alanının dünya nüfusunun yaklaşık 5 milyarının yaşadığı coğrafyalara erişim sağladığını ifade etti.
Kacır, Türksat 6A'nın fırlatılmasının ardından 67. dakikada uydudan ilk sinyalin alındığını ve ilk komutun gönderildiğini belirtti. 10-12-14 ve 16 Temmuz'da dört farklı ateşleme yaparak uydunun nihai görev yörüngesi olan 35 bin 786 kilometrelik dairesel yörüngeye transfer edildiğini söyledi. Son olarak 5 dakika 22 saniye süren ateşleme ile Türksat 6A'nın yörüngeye yerleştirildiğini ve önümüzdeki aylarda 50 derecelik yörüngede testlerin tamamlanarak, 42 dereceye transfer edilip en az 15 yıl boyunca görev yapacağını kaydetti.
Bakan Kacır, Türkiye'nin Milli Uzay Programı kapsamında yeni uydu projeleri ve Ay Misyonu ile uzay teknolojilerinde daha ileri düzeylere ulaşmayı hedeflediklerini ifade etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde Türkiye'nin adını uzaya yazdırmaya devam edeceklerini belirtti. Ayrıca, projeye destek veren tüm kurumlara teşekkür etti ve Türksat 6A'nın Türk milletine hayırlı olmasını diledi.