Demirkubuz, son filmi 'Hayat' ile ilgili sorulan bir soru üzerine, "Korsana veya dijital platformlara ne zaman düşecek?" şeklindeki soruya, "Korsana ne zaman düşeceği ben değil korsancıların becerisine bağlı. Dijital platformlara da birkaç ay içinde gelir, Netflix’e gelmez ama Netflix’in kimlerin filmini alacağını biliyoruz” yanıtını verdi.
Söyleşide Demirkubuz, filmlerinden, hayatına ve sinemaya dair çeşitli soruları yanıtladı. Uzun bir aradan sonra 'Hayat' filmiyle yeniden beyazperdeye dönen Zeki Demirkubuz, senaryo yazma sürecini şu şekilde aktardı:
“Benim için bu bir yol, yöntem, metot meselesi değil. Son derece duygu serüvenlerine açık şekilde yazmaya çalışıyorum. Bu bir iş değil, teknik olarak öyle olsa da. Büyük yöntemler, matematik, kimyası falan yok. Ben böyle yapmıyorum. Duygumdan emin oluyorum. Yıllarca insan olarak biriktirdiğim meseleleri anlatmanın yolunu arıyorum. Bunun en etkileyicisi insan doğasının karanlık yüzü. Benim aşağı yukarı 12 filmimden bu çıkar: Akıldışılık. Bunların çoğu da felsefeciler, büyük edebiyat yazarlarından besleniyorum. Nietzsche ve Camus gibi. Bu çok özel bir şey gibi düşünmeyin. Birine mektup yazmak gibi..."
Sinemanın postmodern zamanlardan nasibini aldığını vurgulayan Demirkubuz, “Artık sinemada masa başında tezgâhlanan Ressam Bob gibi şu araya bilmem ne lazım diyerek, hesapla kitapla yapılan, duygudan uzak filmler günümüz insanını daha çok karşılıyor. Bunlar öz ve ateşten yoksun filmler. Sadece ticari anlamda değil, sanat filmlerinde de böyle olmaya başladı..." şeklinde konuştu.