GÖÇDER Başkanı Cenk Sarıgöl: Artık hedef ülkeyiz

Göçmen Hakları ve Sosyal Uyum Derneği (GÖÇDER), İçişleri Bakanlığı Sivil Toplum İşaret Kurulu Üyesi olarak, Türkiye'deki göç politikalarının şekillenmesine katkı sağlıyor. Dernek, Ankara merkezli olmak üzere Hatay, İzmir ve Malatya'daki temsilcilikleriyle göç, sosyal uyum, geri kalmış toplumsal kesimler üzerine çalışmalar yürütüyor ve çeşitli projelerde aktif rol alıyor. Özellikle çocuklar, engelliler, yaşlılar ve kadınlara odaklanan dernek, sosyal uyum ve eğitim projeleriyle dikkat çekiyor.

ÖZEL HABER: SÜMER TAŞKIRAN

Göçmen Hakları ve Sosyal Uyum Derneği (GÖÇDER) Başkanı Cenk Sarıgöl, anadolugazete.com.tr yaptığı açıklamada, Suriye'deki çatışmaların büyümesi nedeniyle dernek kurmaya karar verdiklerini söyledi.

GÖÇDER'i 8 yıl önce kurduklarını belirten Sarıgöl, dernekleşme öncesi bir yıl kadar sivil inisiyatif olarak faaliyet gösterdiklerini dile getirdi.

Göçün ilk yıllarında göçmen çocukların okul kayıtları ancak idare ve okul aile birliklerinin rızası ile olabiliyordu. Bu sebeple özellikle Keçiören'deki okullarda Suriyeli öğrencilerin kayıt edilebilmesi için Belediyenin de desteğiyle okulların ihtiyaçlarını karşılayarak, çocukları okullara kayıt ettirmeye çalıştıklarını dile getiren Sarıgöl, daha sonra derneği resmi bir çatı altında kurma kararı aldıklarını söyledi.

Dernek olarak ulusal ve uluslararası projeler gerçekleştirdiklerini, UNICEF, Save the Children ve Birleşmiş Milletler gibi kuruluşlarla işbirliği yaptıklarını belirten Sarıgöl, derneklerinin çalışma disiplini kadar göç konusuna getirdikleri bakış açısı ve ortaya koydukları fikirlerle iyi ön plana çıktığını vurguladı. Derneğin yönetim kurulu ve danışma kurulu üyelerinin başarılarına dikkat çeken Sarıgöl, göç konusunda öne çıkan düşünce yetenekleriyle bilinen arkadaşlarıyla gurur duyduklarını ifade etti.

Türkiye'de sosyal uyum ve psikolojik iyileştirme gibi Avrupa'da yaygın çalışma sahaları konusunda bağışta bulunmak "Allah rızası olarak" görülmediği için projelerle ayakta kalan bir yapıya sahip olduğunu belirten Sarıgöl, bu yönüne rağmen işleyişte büyük etki yarattığının altını çizdi.

TÜRKİYE’DEKİ TOPLUMSAL UYUM, BAKIŞ AÇISININ DEĞİŞMESİYLE MÜMKÜN

GÖÇDER Yönetim Kurulu Başkanı Cenk Sarıgöl, göç konusunun siyasallaşmasına karşı olduklarını belirterek, göç meselesinin insani bir bakış açısıyla ele alınması gerektiğini vurguladı.

Siyasi görüşleri ne olursa olsun, herkesin göçmenlere insanca yaklaşması gerektiğini söyleyen Sarıgöl, “Türkiye'deki toplumsal uyumun, çocukların kaynaşması ve bakış açısının değişmesiyle mümkün. Göçmen karşıtlığı maalesef temelsiz ve saçma argümanlar üzerine bina edilmekte ve bu konuda siyasi söylemlerin ahlaki yoksunluğunu beraberinde getiriyor.” şeklinde konuştu.

Başkan Sarıgöl, göçmenlere yönelik absürt ve ilkel düşüncelerin demokrasilerde yeri dahi olmaması gerektiğini belirtti ve bazı siyasi figürlerin sahte iddialarının, yalan ve iftira içerikli paylaşımlarının bizzat GÖÇDER'in çürütmesiyle sosyal medya mecralarından medyada yazılanların silinmek zorunda kaldığını sözlerine ekledi.

Başkan Sarıgöl, Türkiye'nin göçmen hakları ve sosyal uyumunu destekleyen bir dernek olarak yerli ve göçmen çocukları arasında kaynaşmayı teşvik etmeye çalıştıklarını ancak bu çabaların ön yargılar nedeniyle yerel halktan yeterli katılım alamadığını belirtti.

Sarıgöl, sosyal uyum projelerine olan ilginin azalmasını, toplumun değer yargılarının değişmesi, ekonomik durumun zorlaşması ve göç olayının insani bakış açısından siyasal çekişmelerin argümanı haline gelmesine bağladı. Ayrıca, dijital çağın insanların düşünme kapasitesini zorlaştırdığını ve toplumun hızla değişen değerleriyle birlikte göçmen karşıtlığının arttığını ifade etti. Sarıgöl, modern çağın insanların durup düşünmesine fırsat vermediğini ve bu durumun toplumsal algıları etkilediğini vurguladı.

SURİYELİLER İLE İLGİLİ DÜŞMANLIĞIN TEMELİNDE BİLGİ EKSİKLİĞİ VE TANIMAMAK YATIYOR

Cenk Sarıgöl, Türkiye'de oluşan göçmen karşıtlığını değerlendirerek, Anadolu tarihine bakıldığında bunun ayrıca bir göç tarihi olduğunu göreceğimizi, Osmanlı İmparatorluğunun Karlofça Antlaşması sonrası sınırlarındaki her daralmanın 200 yıldır merkeze olan muhacir hareketlerini getirdiğini göreceğimizi tarihsel olarak çeşitli göçmen gruplarına açık bir ülke olduklarını belirtti. Ancak, özellikle Arap düşmanlığına dikkat çekerek, bunun Batı'nın etkisiyle oluştuğunu ifade etti.

Sarıgöl, özellikle Cumhuriyetin belli döneminde Arap düşmanlığı oluşturulduğunu ve bu algının zihinlere yerleştirildiğini söyledi. Sarıgöl, Suriyelilerle ilgili oluşan düşmanlığın temelinde bilgi eksikliği ve tanımamadan kaynaklandığını ifade ederek, bireylerin Suriyelilerle tanışarak gerçekleri öğrenmeleri gerektiğini belirtti.

“SURİYELİLER MOBİLYA VE TARIM SEKTÖRÜNDE BAŞARILI”

GÖÇDER Yönetim Kurulu Başkanı Cenk Sarıgöl, Suriyelilerin Türkiye'ye katkılarına vurgu yaparak, özellikle mobilyacılık ve tarım sektörlerinde yetenekli olduklarını belirtti. Ayrıca, Suriyelilerin çeşitli sektörlerde iş yaparak ekonomiye katkı sağladığını, örneğin mobilya ve tarım sektörlerinde başarılı olduklarını ifade etti.

Sarıgöl, Suriyeli göçmenlerle ilgili oluşan olumsuz algının gerçeklere dayanmadığını, bu tür yanlış bilgilerin toplumda düşmanlık yarattığını vurgulayarak, gerçekleri öğrenmek için önyargılardan kurtulmak gerektiğini söyledi.

Sarıgöl, konuşmasına şöyle devam etti:

"Türkiye tarihsel olarak hep göçle uğraşmıştır. Hem jeopolitik konumu hem de uzun süre dünyayı yönlendiren ve güçtü. Genç cumhuriyet tarihinde ise yıkılan imparatorluk bakiyesi tabiyattan başta Yunanistan mübadelesi ve Balkanlar, Girit ve adalar, Kırım ve Kafkasya'dan milyonlarca insanın bugünkü modern Türkiye'yi meydana getirdi. Bugün dünyada 82 milyon mülteci / sığınmacı var. Savaşlar, doğal afetler ve daha iyi bir yaşam arayışı dünyada doğudan batıya, güneyden kuzeye göç hareketlerine sene oluyor. Tahmin edilen eğer durdurulamaz ise 'Küresel Isınmadan kaynaklı kıtlık ve afetler bu hareketleri arttıracaktır. Uzun yıllar Anadolu coğrafyası doğu halklarının rejim baskılarından, daha iyi yaşam arayışlarında Avrupa'ya ulaşmaların da bir güzergah olarak kullanıldı. Yani Almanya'ya gitmek isteyen bir Iraklı için biz 'Transit Ülke' iken Körfez Savaşı, Suriye, Libya, Yemen iç savaşları Afganistan rejim değişikliği gibi durumlar bu sırada bir güven adası olarak bölgesinde parlayan ve ekonomik hacmi genişleyen Türkiye artık göçmen gruplar için sadece Avrupa'ya ulaşmak için kullanılan bir güzergah olmanın yanında çalışma, refah, eğitim ve çocuklarının güvenle büyüyebileceği bir liman olarak görülmeye başlandı. Artık tıpkı AB ülkeleri gibi 3. Dünyanın halkları için Türkiye yaşanmak istenen 'Hedef Ülke' oldu."

Ayrıca basında göçmenlerle ilgili haberleri teyit etmeden yayınlamaması gerektiğini ve bilgi eksikliğinin göçmen karşıtlığını artırdığını belirten Sarıgöl, gerçeklerin ortaya çıkmasının önemine vurgu yaparak, toplumun bu konuda bilinçli olması gerektiğini, özellikle Göç İdaresi Başkanlığının sayfasından "Doğru Bilinen Yanlışlar" ın göçmen karşıtlığını arttırdığı ifade etti.

"SURİYELİLER DE KİRA, ELEKTRİK, GAZ VE SU FATURASI ÖDÜYOR"

Sarıgöl, şunları kaydetti:

"Suriyelilerde kira, elektrik, gaz ve su faturası ödüyor. Üniversiteye sınavsız girmiyorlar ve sağlıkta öncelikleri yok ve devletten maaş almıyorlar. Çoğu zor şartlarda yaşayan ve çalışan insanlar. Bu insanlar burada kalacaksa da yarın inşallah iç savaş ve kargaşa bittiğinde ülkelerine döneceklerse de sosyal uyum konusu önemli, özellikle Türkçe öğrenmeleri, bizim çalışma disiplini, işleyişini kavramış olmaları her halükarda Türkiye'nin yararınadır. Kaba, nobran yabancı karşıtlığı konusunda hassas olmaz ise bu hızla Avrupa'da olduğu gibi bir düşmanlığa dönüşebilir ki bu da Türk Milletinin ne tarihine nede şanına yakışır. 'Suriyeli' diyerek genelleme yapmakta doğru değil. Bunu nasıl ki bir şehrin veya bölgenin insanına yapamaz isek burada da yapamayız. 'Suriyeliler şurada şunu yaptı' bir işi veya cürmü yapan kişidir ki hukukta 'suçun şahsiliği' ilkesi caridir. Genellemeler bir kesime olan kin ve nefreti büyütüyor. Bu sebeple özellikle basınımızın göçmenlerle ilgili bilgileri teyit etmesi ve kullandığı dile dikkat etmesi demokratik olgunluğumuza ciddi katkı sağlayacaktır."

GÖÇDER Yönetim Kurulu Başkanı Cenk Sarıgöl, GÖÇDER Yönetim Kurulu Üyelerinden Dr. Özcan Kars, Zübeyde Ozanözü ve GÖÇDER Projeler Genel Koordinatörü Fahri Kocaoğlu, anadolugazete.com.tr'ye teşekkür etti.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Gündem Haberleri