İmamoğlu, "Devletin kendini eşit hissetmeyen tüm yurttaşlarıyla barışmaya ihtiyacı var" diyerek, tüm etnik kökenlerden, inançlardan, kadınlardan, gençlerden, çocuklardan ve toplumun her kesiminden vatandaşların eşit imkanlar ve adil bir yönetimden faydalanması gerektiğini ifade etti.
Ayrıca, ülkenin büyük toplumsal sorunlarının çözümünün demokrasi, toplumsal mutabakat ve halkın sesinin güvenle duyulabildiği bir ortamda gerçekleşebileceğini belirten İmamoğlu, "Asıl sınavımız çürümeyi durdurmak, ardından yenilenmek, tazelenmek ve kararlılıkla ayağa kalkmaktır," ifadeleriyle, siyasi, kurumsal ve toplumsal yenilenmenin önemine işaret etti.
Ekrem İmamoğlu, 2016’da gerçekleştirilen ve mevcut sistemin temelini atan referandumu "şaibeli" olarak nitelendirdi ve bu sistemin güçler ayrılığını ortadan kaldırdığını belirterek, yeniden liyakat temelli bir sistem kurulması gerektiğini vurguladı. Gençlerin hak ettikleri imkanlara ulaşabilmesinin önemine değinerek, "Liyakati geri getireceğiz, milletin evlatlarının haklarını geri getireceğiz," dedi.
Yargının tarafsızlığının ve bağımsızlığının sağlanması gerekliliğini de savunan İmamoğlu, Cumhuriyet'in ikinci yüzyılında özgürlük, eşitlik ve adaleti temel alarak refah dolu bir ülke inşa etme hedefini dile getirdi. Konuşmasını birlik çağrısıyla sonlandıran İmamoğlu, "Her sabaha özgürlük, eşitlik ve adalete bir gün daha yakınız diye uyanacağız," sözleriyle topluma umut dolu bir mesaj verdi.