Bugüne kadar hastalıklar hakkında sayısız tıp kitabı yazılmış ve yazılmaya da devam edilmektedir. Halen milyonlarca bilim insanı, doktor, biyolog, kimyager, eczacı ve araştırmacı hastalıkların sırrını çözerek çareler üretmek için uğraşıyor, emek veriyor.
Günümüzde "hastalıklar gizemli, karmaşık, anlaşılmaz ve çözü[1]mü çok zor" bir konu olarak insanlara sunuluyor. Sürekli uygulanan algı operasyonları sonucu da hiç düşünülmeden herkes tarafından sunulduğu gibi kabul ediliyor. Bu şekilde kaldığı sürece de sadece tıp alanında eğitim almış uzmanların çözebileceği sanılan sorunlar yığını olarak görülmeye ve kabul edilmeye devam edecektir.
"Aslında bizim hastalık dediğimiz şey, bedenimizin olağan işleyişine müdahale eden herhangi bir şeye karşı gösterdiği tepkidir. Bedenin olağan işleyişine müdahale eden bu şey ortadan kalkmadığı sürece, ilgili organ hasta kalır ve sonunda tahrip olur."
''Prof. Dr. Mikhail Tombak 150 Yıl Yaşayabiliriz''
Modern tıp biliminin esası tamamen bedenin parçalarını tedavi etmeye yöneliktir. Ayrıca bedenle ruh arasındaki bağlantılarla çok fazla ilgilenilmez. Bedenin parçaları üzerinde öylesine odaklanılır ki, vücudun bir bütün olduğu neredeyse hiç dikkate alınmaz.
"Hastalıkların tedavisindeki en büyük yanlış, vücut için başka, ruh için başka bir doktor olmasıdır. Oysa bunlar birbirinden asla ayrılamaz."
Hipokrat (Hypocrates)
"İnsan denen varlığı ruh ve beden birleşerek oluşturur. Bu nedenle ne ruhsal durumu dikkate almadan bedeni iyileştirmek mümkündür, nede bedeni dikkate almadan ruhu iyileştirmek."
Dr. Kan Fujana
İnsan vücudu, kabaca 100 trilyon hücreden meydana gelen, beden ve ruh olarak bile ayrılamayacak bir bütündür ve üzerinde çalışılırken de kesinlikle bir bütün olarak ele alınmalıdır. Tüm hücrelerimiz, organlarımız ve sistemlerimiz hasta olurken de iyileşirken de birbiri ile irtibatlıdır ve her türlü olumsuzlukta birbirini etkilemektedir.
(Devam edecek)
Yeni haftanın yeni umutlara vesile olması dileğiyle…