Dün akşam çok sevdiğim bir arkadaşımın Funda Öztürk'ün bir haberinden bahsedeceğim size. Ama bu kişisel değil önemli ve derin bir mevzu. Sadece onun değil artık hepimizi ilgilendiren bir mevzu…Çünkü yurdumuzun her karış toprağı hepimizi yakından ilgilendirmeli ve birlikte hareket ederek ülkemiz için verilen her yanlış karar karşı durmalıyız.
Arhavi ilçesinde tam 10 köyü kapsayan ve 1930 hektarlık alanda büyük bir tahribat yaratacak yeni bir maden çalışması başlatılmış.
Hiç de yabancı olmadığımız vergi borçları affedilen artık taraf tutulmasından gına gelen Cengiz Holding’in sahibi olduğu Eti Bakır A.Ş, Arhavi'deki maden arama ihalesini de almış. E şaşırdık mı? Hayır!
Arhavililer, maden çalışmalarının su kaynaklarını kirleteceği, tarım alanlarını yok edeceği, ekosisteme büyük zarar vereceği için haklı olarak büyük bir kaygı içindeler.
Özellikle çay tarımı Arhavi’nin en büyük kazancıdır. Yazık ki sadece çay tarımı başta olmak üzere tüm tarımsal alana büyük zarar verecek olan maden çalışmasına dikkat çekmek ve engel olmak için uğraşıyorlar.
Eğer sıkı haber okuyanlardansanız seneler önce ilk dere ıslahları adı altında yapılan çalışmaları HES ve güya yeşil yol gibi projeler başlatılmıştı. İşte şimdi yazık ki bu artık maden çalışmalarına döndü.
E tabii bu sadece bu alanda mı kalacak? Yok! Diğer ilçeleri yok etme çalışmalarına hızla devam edilecek.
Biz vatandaşlar sadece Arhavililer değil yurdun her köşesinden vatandaşlar bu duruma dur demek ve karşı durmak zorundayız.
Bu işi Cengiz Holdinge veren hükümetin başındakilerin de Cengiz Holdinginde buradaki yaşamın bitmesini umursamadığını daha önceki denemelerden de görüyoruz. O halde biz yurt sevgisine sahip, çevre ve doğa sevgisine, orada mağdur olan vatandaşına, yok olan tarım çeşitliliğine ve zarar gören ekonomiye karşı ses verelim.
İlginç ve kabus niteliğinde bir haber daha vereyim konuyla ilgili Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfının (TEMA) Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından aldığı verilere göre, Artvin’in %71’i, Arhavi’nin ise %80’i “maden işletme, ihale ve arama ruhsat alanı” olarak belirlendiğini açıkladı.
Pilarget Doğa ve Yaşam Derneğinden Fazlı Zoraloğlu, maden çalışmalarında sondaj dahil olmak üzere tüm aşamaların toprak ve su kaynaklarını ağır metallerle kirleterek, ekosistemi zehirleyeceğini söylüyor.
Doğru söylüyor böyle bir durum sadece bitki örtüsünü değil tüm canlıları tehlikeye atacak. Doğanın dengesini bozacak ama kimin umurunda vatandaş hariç hiç kimsenin.
Şimdi lütfen @bbcturkce den , @fundanurozturk‘un haberinden @atakiziisureyya nın X haberlerine destek verin ve hep birlikte bir doğa katliamına engel olalım Arhavi’mize sahip çıkalım.
Kirletilmemiş doğayla kalın ….