Nihayet aşı geldi. Uygulamaya başlandı bile. Birde güzel plan program yapmışlar gerçekten beğendim. Ve dedim ki keşke her işimizde böyle plan programlı olsa. Eğer aşılarda zamanında gelirse çok güzel olacak. Bir an önce bu olumsuz tablodan Allah’ın izniyle kurtulacağız. Haydi sırası gelen aşıya.
Aşıda planlama tamam. Ya diğer sektörlerde ne yapıyoruz. Maalesef durum beklentilerimizin çok altında gözüküyor. Özellikle tarımda ve hayvancılıkta üretim ve tüketim planlaması konusunda eksikliklerimiz var. Şu yaşıma geldim geleli patates, soğan fiyatlarıyla özellikle tavuk ve yumurta fiyatlarına hiç aklım ermedi. Mesela geçen sene on liraya dayanan soğan şimdi bir, iki lira. Neden böyle oluyor derseniz buna ait planımız yok. Geçen sene çok para etti haydi soğan ekelim diyorlar bakmışsın fiyat yerlerde sürünüyor. Keza patates, tavuk, yumurta, et, süt ve birçok üründe buna rastlamaktayız.
Zaten bu planlar yapılmadığı için köylü şehre yerleşiyor. Umudunu şehre taşıyor. Şehirde asgari ücrete talim ediyor. Arada bir ekiyor. Çoğu zaman ektiğine de pişman oluyor. Olmadı icara veriyor. İlaç, gübre, mazot ve elektrik paraları artık can yakıyor. Büyük emeklerle sarf edip para harcadığı ürünler tarlada kalıyor ya da yok pahasına satılıp zarar ediliyor.
Şehirde yaşamak zor, köyde daha da zor bir hale dönüşüyor. Hani derler ya aşağı tükürsem sakal yukarı tükürsem bıyık. Daha da beteri aslında iki ucu… Köylü ne yapsa olmuyor. Şehre geldi şehirler ani bir şekilde büyüdü. Özellikle İstanbul, Ankara susuzluğun eşiğinde yaşıyor. Her yer beton olmuş yağan yağmuru emecek toprak yok. Suyu tutacak ağaç yok. Absürd bir şehirleşmedir gidiyor.
Birde üzerine geldi mi korona, virüs bir yandan işsizlik bir yandan vuruyor. Kış şartları dersen eski kışlar olmasa da kış kıştır. Üstüne üstlük ısınma giderleri artıyor. Yirmi liradan aşağı yumurta yok. Peynir otuz lira olmuş. Asgari ücret arttı ama yetmiyor. Bin liradan aşağı kira da zor yani. Bin beş yüz lira emekli maaşı alanlar var. İşinden mecburi çıkarılıp yarı maaşa talim edenler. Hala çözemediğim Suriyeliler sorunu var. Dört milyon Suriyelide ekmeğimize ortak ettik. Kurtuluş savaşında Yemen harbinde yaptıkları hainliklerini bile bile adamları içimize aldık ne hikmetse.
Zor hayat açıkçası bu günlerde Allah’ım bize sabır ver şu kritik süreci atlatalım. Umarım büyüklerimiz şu köye dönüşü planlarlar. Köylerimizi şenlendirirler. Yerli üretim ama her şeyiyle yerli ve organik olarak başlar inşallah. Eskiden nüfusumuzun % 60 köylerde % 40 şehirlerde yaşardı. Şimdi % 92 si şehirlerde % 8 i köylerde yaşıyor. Bugün İsviçre, Hollanda sanayinin yanı sıra tarım ve hayvancılık devleri. Neden bizde olmayalım değil mi? Bizim neyimiz eksik söyleyeyim mi? Onlardan daha zekiyiz aslında. Ama bizim planımız ve Ar-Ge yok.
Aşı geldi. İnşallah güzel günler bizi bekliyor. Haydi, büyüklerimiz sizde planlarımızı yapın. Şu işsizliğe hayat pahalılığına bir son verin de vatandaş nefes alsın. Önümüzdeki bahar ekonomimize de yansısın. Köylerimizde koyunlar, kuzular dolaşsın. Tarlalarımız ürünlerimizle şenlensin. İneklerimiz, danalarımız çoğalsın. Sütlerimiz, peynirlerimiz, tereyağlarımız yapılsın. Tavuklarımızın peşinde civcivler gezsin. Horozun ötüşüyle köyler hayata merhaba desin.
Ne yapayım yurt dışından gelen baklagilleri, pirinci, buğdayı. Gelmesin oralardan inek, dana biz satalım dünyaya. Ormanlarımızı koruyalım dağlarımızı tepelerimizi orman yapalım. Suyumuz artsın. Ülkemiz bereketlensin. E hadi ne duruyorsunuz. Planları ortaya koyun elbirliğiyle ülkemiz var edelim. Yoksa…
Uygulanacak Covit-19 aşısına ait Sağlık Bakanlığı’nın grup sıralaması bildirim sayfası:
https://covid19asi.saglik.gov.tr/TR-77707/asi-uygulanacak-grup-siralamasi.html