Bilimle uygulama ortak hareket etmeden başarı imkansız.
Kibir ve enaniyet insanın en büyük düşmanıdır. Ben şeytana mahsun bir kelimedir. Bilim insanlarımız ne zaman kaf dağlarından inerek çiftçilerimizin arasına karışıp bilgisini topluma faydalı hale getirdiği gün tarımın kurtulduğu gün ve milat olacaktır.
Değerli dostlar üniversiteler bilginin aktarıldığı ve uygulamalı öğretildiği yerlerdir. Burada öğretilen bilgiler sahaya doğru yansımadığını yaşayarak tecrübe etmekteyiz. Ülkemizde çiftçilik yapan insanımızın büyük oranı ailenin okutmayıp diğer kardeşlerinin okuması için kurban edilen kesimleridir. Hal böyle olunca ata dededen gördüğü tarım uygulamaları devam edip gelmektedir. Oysa her şeyin değiştiği gibi tarım teknolojisi ve uygulama teknikleri de değişmektedir. Bu değişime ayak uyduramayan çiftçilerimiz her geçen gün ekonomik gücünü kaybederek tek tek üretime veda etmekteler. Bu gidişat gıda enflasyonunu tetiklemeye başlamış olup raflarda iyiden iyiye hissedilir hale gelmiştir. Oysa bilen insanlarımız Dr. Doçent, profesör.
Unvanlarıyla sahaya inmek yerine fiyakalı cübbeleriyle konferanslarda süslü kelimelerle kasıla kasıla sunum yapıp her sunumdan da kallavi paraları hesaplarına indirirken çiftçi girdi maliyetleriyle cebelleşmeye devam etmektedir. Tarımda geriye gidiliyorsa demek ki bir yerlerde hata var demektir. Bu hata bilenle uygulayanın birleşmeden çözülmesi de mümkün değildir. Size sesleniyorum incili kaftanlı hocalar! Bırakın kibri. O fiyakalı giysilerinizi çıkartın, giyin tulumu ve çizmeyi toprağa ayak basın. Toprağa can çiftçiye umut olun…
15 Nisan 2023 tarihli www.anadolugazete.com.tr’den alınmıştır.