Muharrem Ayı’nın 10’u olan AŞURA Günü’müzü, 8 Ağustos Pazartesi günü idrak edeceğiz inşallah. Mübarek olsun!
Kerbela Şehitleri’nin Şehadetlerini unutmamalıyız. Unutur mamalıyız. Her zaman yaşantımızda diri tutmalıyız. Coğrafyamızda!
Kerbela Kıyam’ının 1383. Yılında yeryüzündeki tüm zalim Yezidileri lanetle anarken, başta İmam Hz. Hüseyin(r.a) Efendimizi ve diğer direniş Kahramanları Kerbela Şehitlerimizi Rahmet, minnet ve saygıyla anıyoruz.
Zalim Yezidi sultanlara hakkı haykıran Hz. Hüseyin’leri her daim Müslüman olarak hayatımızın akışında diri tutanlardan olmalıyız.
Müslümanları diri tutan zalimlere karşı şehadet bilinci. Bugün Hz. Hüseyin’e ağıt yakma günü değil, bugün zalimlere karşı dik durma günü.
Kerbela hakla batıl arasındaki savaşın her yer ve zamanda süreceğini göstermektedir. Âşura ve Kerbela bu zincirin parlak halkalarından biridir.
Hakla batıl daima birbirlerine karşı mücadele ve savaş halindedirler. Hakkın savunuculuğunu üstlenen özgür insanlar sürekli batıla karşı savaş vermişlerdir.
Hak ve batıl mücadelesini umursamamak dinsizliktir. Kerbela zulmü Hz. Hüseyin’le son bulmadı.
Bir dört yüz yıldır Hz. Hüseyin gibi dik duranlar zalim yezit iktidarlarında zulüm görmekteler.
Dünya üzerinde Hz. Hüseyin gibi Kuran’ı rehber, Hz. Muhammed ;(s.a.v) örnek edineler zulüm görüyor.
Yeryüzün her bir köşesinde İktidarların, Sistemlerin, yönetimlerin çarkına girmeyen Müslümanlar zulüm görüyor.
Demokrasi tanrısına eğilmeyen, putçulara sevgi duymayan, Hz. Hüseyin gibi zalimsin diyenler eziliyor.
Hayatın akışı böyle devam ediyor. Ben Müslümanlardanım diyenler Hz. Hüseyin gibi Kuran’ı rehber edineceksiniz.
Yâda Yezit gibi sulatan olup dünyalıklardan olacaksınız. Allah tüm Müslümanlara Hz. Hüseyin duruşunu nasip etsin.
Kerbela Direnişinin asıl sebeplerini açık ve net olarak önce kendimize sonrada tüm insanlığa anlatmalıyız.
Ve İnandırıcı olabilmemiz için de her yer ve her zaman daim mazlumların yanında Yezidi zalimlerin karşısında İmam Hüseyin’i ve Zeynep’i bir duruş sergilemeliyiz!
Kuran Müslümanların hayatında çıkartılıp raflara asılı kaldırıldığı günlerden beri “Her Yer Kerbela ve Her günümüz Aşura!“ oldu!
Kısacası değerli Halkı Müslüman Ülkelerin başındaki Yezidilerin İktidarları yıkılmadan Yeryüzündeki Firavunların İktidarlarını yıkmak mümkün değildir!
Önce Kâbe’nin rabbine teslim olmalıyız. Bugün Kâbe’nin sahibi bizin diyen yezit sulatanların elinde kurtarmalıyız. Yezitlerin hâkim olduğu iktidarların altında yaşayan Müslümanlar inliyor.
Amerikan İsrail batı güdümlü yezitlerin iktidarları dünya üzerinde var oldukça Kerbela ağıtları eksik olmayacak.
Bugün Yemen, Irak Mezhep İstismarcılarının eliyle savaşıyor. Şii, Sünni diye Müslüman kanları akıyor. Bugün Afganistan Irkçı Faşistlerin eliyle yanıyor.
Bugün Türkistan ve Arakan, Somali bu Mezhepçilik ve Irkçılık ateşi sebebiyle gözyaşı eksik olmuyor. ABD, Rus Çin, İsrail, Fransız ve İngiliz Emperyalistler eliyle Müslüman toprakları yanıyor!
Bugün Irak, Suriye, Lübnan, Libya, Nijerya; Büyük Şeytan ABD’nin Taşeronları Haydut İsrail ve Yandaşları Haçlı Birlikleri eliyle İslam topraklarında gözyaşları eksilmiyor!
Coğrafyamızda Can, Namus, Mal ve İnanç Emniyeti tarumar edilmiş durumda. Kerbela ağlamanın daimî olduğu anlamında değil, bilakis bu ifadenin zalimlere karşı mücadelenin daimî olduğu" anlamında olduğu anlaşılmalı.
Hz. Hüseyin gibi yezit iktidarları tarafında şehit edilmiş tüm Müslümanlara Allah cc, Mekânlarını ve makamlarını; gerçek sevenleriyle beraber Cennet eylesin.