Her gün, istediğimiz saat ya da dakikada, dünyanın herhangi bir yerinden, varsa interneti bir köyünden hatta Himalaya dağlarında güneş enerjisi bağlanmış bir mezradan, ıssız yaylada hayvan güden çobana, okyanus ortasındaki denizciye kadar haberdar olabiliyoruz.
Bineceğimiz otobüsün varış dakikasına kadar öğrenebiliyor, konuşurken bile arama motorundan bilmediğimizi sorabiliyor, her hareket ya da etkinliğimizi, istediğimiz an istediğimiz mecrada hızla yayabiliyoruz.
Siyasi niyetler, toplantılar bitmeden önümüze dökülmüş oluyor. Sosyal medyada, kendimiz ortaya seriyoruz mahremimizi gönüllü.
EN MAHREMLERİN İFŞASI
Epstein Davası’nda olduğu gibi adam sandığımız dünya liderlerinin cinsel zaafları ile gözden ırak adalarda, çılgın fakat gizli partilerde defalarca çocuk istismarı suçu işlediği ifşa oluyor. Utanmadan kamera önüne çıkmaya, faaliyetlerine devam edişlerini görüyoruz.
Marka şirketlerin sahtekarlıkları, yolsuzlukları, ahlak timsali Avrupa Birliği’nin (AB) Filistin’de olduğu gibi Bosna ya da Ruanda’da soykırımlara göz yumuşu, rüşvetle iş yapan üyelerinin davaları düşüyor önümüze.
İsrail’in Filistin’deki soykırımını üstelik canlı izliyor, Amerika Birleşik Devletleri Senatosu’nda soykıran Başbakanı, 53 kez ayakta yarışırcasına alkışlayan senatörleri anında izliyor, haberdar oluyor, bilgileniyoruz.
Ukrayna’yı kan denizine ittiren Devlet Başkanı Zelenski’nin, televizyonda dansöz kıyafetiyle Türkler ile alay eden şakasını, biz de akşamına izleyebiliyoruz Ukraynalılar gibi.
İngiltere’nin çürümüş kraliyet, siyaset, istihbarat ve finans sisteminin, eski huylarıyla aynı yöntemlerden medet umuşu, anında eleştirimize açık. Kanada’da, Avusturalya’da, kilise bahçelerinden yüzlerce çocuk mezarı çıkıyor katlettikleri. Kanada, resmi takip ve soruşturmaya bile alınmayan yerli kadın soykırımına devam ediyor, doğurmasınlar diye.
Yüzyıllar, on yıllar geçiyor ama ifşa çağında kurtulamıyorlar ağır günahlarından.
Dünyadaki herhangi bir lider ya da devletin mahremi yok, perde önü de arkası da hemen ekranlarımızda.
LAĞIM AKIYOR ZİHİNLERİMİZE
Kendi ahlaklıymış gibi medya ve sosyal medyada siyasi racon kesen her meslekten bazı adamların, borsa vurguncusu, bahis sitesi sahibi, mafya bağlantılı ya da parasına göre öten kuş olduklarını hızla öğrenebiliyoruz.
Sabahtan akşama bülbül gibi şakıyan gazetecilerin, televizyoncuların, kimin ipine tutunup da efelik yaptığı, çok çabuk, daha yazısı okunurken ya da yayın sırasında dökülüyor yorumlarda.
Yolsuzluk, dolandırıcılık, yalancılık, her türlü suç, dayanamıyorsunuz değil mi bu bilgi ve kötülük akışına? Hızlı ve en hızlı iletişim kanallarından, lağım akıyor zihinlerimize. Bir insan evladının kaldıramayacağı pislik ifşa oluyor her dakika.
Küreselcilerin medya ve internet üzerinden boğucu desteği ile kurmaya çalıştığı ‘tek dünya devleti’ hayali, küresel serbest ticaret ve internet üzerinden hazırlanıyordu. Kurdukları iletişim çağı, iki tarafı keskin bıçakmış, ısrar ettikçe kendini de kesmekten kaçamıyorlar.
Kötülük, insanlığın üstünü örtemeyecek kadar küçük, lekeli, göze batan bir örtü. İyiliği örter ısınırsınız ama kötülüğün lekeli ve pis kokulu örtüsü, mutlaka rahatsızlık vermiş insanoğluna.
Bir döngüsünü daha yaşıyoruz bugün.
ASTROLOJİ DE İFŞA ÇAĞI DİYOR
İletişim çağı, kişisel ya da küresel, yeni bir iyilik ve kötülüklerin ifşa çağına vardığımızın işareti. İletişim yöntem ve sonuçlarını yorumlayanlar gibi astroloji de Kova Çağı’na girdiğimiz, bunun ‘ifşa çağı’ olduğunu yazıp, çiziyor. Başlangıç ve bitiş tarihlerini bile veriyorlar. Bizzat bu dönemin içinde yaşıyoruz şu an.
Evren, galaksilerini, yıldızlarını, bozulan düzen için yeniden konumlandırıyor, bozulan dengeyi, demek insanoğlu için yeniden ayarlıyor. Bir arınma ya da çöküş tercihi çağındayız.
Önümüzden lağım akıyor ama onu bir lağım çukuruna akıtmayı becerecek insanoğlu. Sel gibi akan olumsuzluklar, bozmasın moralinizi. Pisliklerden arınma fırsatı bu çağ, yeter ki lağımın akıntısına kapılmayın.
Bütün ruh sağlığımızı bozan olaylara, gelişmelere, çatışmalara, savaşlara ya da akıl dışılıklara karşın, arınmak için büyük fırsat geliyor önümüze bu ifşa çağıyla.