Niyet ABD, Rusya, Çin imparatorluklarını da yıkmak ama zayıf halka Avrupa’ymış, açılış oradan yapılıyor. Avrupa İmparatorluğu yıkılıyor, yıkılacak.
Salgın dönemindeki sarsaklığını yorumlayamamıştı Avrupa devletleri.
ABD ittiriverdi Ukrayna-Rusya Savaşı’na taraf olmaları için, siyasetleri yoktu, şimdi ekonomileri de çöküyor. İsrail’de tarihin en pervasız soykırımında etkisiz elemanlar; Bosna’da, Ruanda’da, Hocalı’da, Irak’ta olduğu gibi, sınırları dışındaki her katliamı izliyor, boş lafla geçiştiriyorlar günü. Bir insanlık tepkisi göstermiyorlar..
SİYASETİ UNUTTULAR
Ancak bu boş lafları siyaset sanmaktan siyaseti unuttular.
Siyasi gücü olmayan ekonomik güç olursanız ABD geliyor, silahı dayıyor, 2 yılda kasayı boşaltıyormuş. Güvenliğini elin adamına teslim edersen 80 yıllık birikimini de onun eline böyle dökersin.
Avrupa Parlamentosu Seçimi'nin sonuçları bir uyarı değil, idrak edemeyen Avrupa için kartopunun çığa dönüşmesinin başlangıcıdır.
Aşırı sağ, faşizm kazanıyormuş falan… Uşaklığını yaptığınız vahşi kapitalizmi de sosyalizmi de “Geliyor” dediğiniz o faşizmi de aynı el kuruyor ve kullanıyor, Soğuk Savaş döneminde dünyayı komünizm-kapitalizm kıskacına aldığı gibi.
Birer birer sömürgelerinizi kaybediyorsunuz. Sıra dünya çapındaki markalarınıza, güçlendirmek isteyip güçlendiremeyeceğiniz silahlı kuvvetlerinize, sonunda devletlerinize gelecek.
DEVLETİNİZE OYUNUZLA SUİKAST YAPIYORSUNUZ
Demokrasi, insan hakları, uluslararası hukuk palavralarınızda boğulmak üzeresiniz, bu parıltılı ilkeleriniz, kendinizden başka kimse için geçerli olmadı çünkü. Kendinizden başkası için insani duygu beslemiyor, başkasının kaynaklarını sömürmekten bir saniye taviz vermiyor gel gör ki bu 80 yıllık rehavetten de çıkamıyorsunuz.
O yüzden işte sarsaklığınız, idraksizliğiniz, ezberden çıkamayışınız. ‘Benden uzak dünya yansın, kimin umurunda’ sığlığında anlayışınız; bu yüzden siyasetiniz yok.
Derinliği olmayan birbirinden kukla, tahta siyasetçileri o yüzden seçiyorsunuz. Lider diye vitrine konan kuklaların tahtalığını idrak edemeyecek kadar koptunuz siyasetten. Her bilinçsiz yanlış seçim, devletlerinize suikast, farkında bile değilsiniz.
KİMSE TEHDİTTEN MUAF DEĞİL
Gönül isterdi ki toplumsal yaşamın ve siyasetin doğal akışı içinde sonuçlansın bu yanlış uygulamalar ancak size alıştığınız bu rahatlığı sağlayanlar kontrol ediyor oylarınızla yönlendirdiğinizi sandığınız bu yapay siyaseti. Bu yoldan getirenler, uçurumdan ittiriyor sizi. Hâlâ karar gücünüz olduğunu sanıyor, boş beleş, karşılık bulmayan sözlerinizle siyaset yaptığınızı sanıyorsunuz.
Birinci ve İkinci Dünya Savaşı’ndan hiç mi aldığınız ders yok?
Bu seferki onlardan da beter olacak; adamlar, imparatorluk falan demeden devletleri toptan yıkma niyetinde. Amaçladıkları savaş bittiğinde kimse ne toplumsal ne ekonomik ne siyasal ezberine dönemeyecek.
Başkalarının kaynaklarını sömürme geleneğine alışık, dünyanın gerçeklerinden kopmuş Avrupa, koşa koşa uçuruma gidiyor. Ulus devlet tepkileri devreye girmeyecekse o uçurumdan gönüllü atlayacaklar. Gidişat, siyasetten kopmuş toplumun, kasıtsız intiharı gibi bir şeyi gösteriyor.
Niyet, devletlerden çok parası olan adamların, ABD, Rusya, Çin, Avrupa gibi imparatorluklar başta olmak üzere devletleri yıkma niyeti. İktidarı da muhalefeti aynı adamlar örgütlüyor.
Kimse bu tehditten muaf değil.
ONLARIN DA YUMUŞAK KARINLARI VAR
Aklını başına alan toplumlar, bu oyunu bozmak ve gereğini yapmak üzere bu cesareti gösteren devletlerinin arkasında duracak. Bu tehdide direnecek devletler de güç birliği oluşturacak.
Avrupa, treni kaçırmış olsa da bu sapkınlığa direnecek toplumsal ve siyasi çoban ateşleri, hala birçok ülkede yanıyor.
İnsanlığı atlayıp ‘tek dünya devleti’ hayali kuranlar, kimseyi toplumsal, ekonomik ya da siyasi ateşlerde yakmaktan tereddüt etmeyecek adamlar. Toplumsal, ekonomik ya da siyasi her gücün gücünü kırmaya niyetliler. Hizmetkarları dahil…
Hazırladıkları yeni bir başlangıç var.
Sömürgeci imparatorluklar yıkılsın da hak etmeyen devletlerin yıkılması kitaba uymuyor.
İnsan insanlığını yitirmedikçe kimsenin mutlak güç olma ayrıcalığı yoktur. Olduk sanıyorlar ama muktedir olduğunu sananların da yumuşak karınları var, biz de oraya vurmaktan tereddüt etmemeliyiz.