İstanbul’dan verilen mesaj!

Selami Mutlu

Tarihsel ve kültürel mirasının da ötesinde İstanbul, ekonomik ve siyasal birikimiyle de Türkiye’nin en büyük kentidir. İstanbul’un demokrasi alanında gösterdiği siyasi tepki aynı zamanda Türkiye’nin tepkisi ve başarısıdır. İstanbul, Türkiye’nin üçte bir ekonomisini temsil eder. Bu nedenle, yönetimin güçlü planlı kalkınma öncelikleri için devlet, özel sektör, sivil toplum akademik ve bütün paydaşların bir uyum ve işbirliği içersinde çalışma yapması ön şarttır. Seçim dönemi sırasında sıkça dile getirilen şeffaf-yenilikçi-demokrat bir belediye yönetiminin varlığı, ülkemizin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine katkı yapacağı aşikârdır. Siyaset; kendi içerisinde uzlaşı sergileyerek “Demokratik-Ekonomik ve Hukuksal” reformlar yaparak İstanbul yönetiminin yanında olmalıdır.

“Sosyal- Siyasal- Ekonomik- Demokratik-Hukuksal” standartların kötüleştiği liyakatsiz yönetim erki ile varılan bu kaotik ortamdan çıkış için siyasi uzlaşı şarttır. Daha yüksek standartlara ancak birlikte varılabilir. Bu gün iyice derinleşen krizin temelinde özel sektörün 200 milyar dolarlık borcu yatmaktadır. Çok ciddi bir krizin ortasındayız. Seçimin yarattığı atmosferden bir an önce kurtularak kötüleşen ekonomiye sosyal hukuksal ve demokratik yaşama ilişkin önlemler alınmalıdır. Türkiye kişi başına düşen milli gelirde nasıl ki 2010 yılında on bin dolara ulaşıp beş yıl boyunca aynı yerde patinaj yapıp 2015 yılı sonrasında bunun da altına düşmeye ve geri saymaya başladıysa ve hala aynı yerde patinaj yapmaya devam ediyorsa sorun var demektir.

Siyasi muktedirin eveleyip gevelemeden bin dereden su getirmeden sorunların çözümü için katkıda bulunması şarttır. Türkiye de tasarruf oranı en alt düzeye inmiştir. Orta sınıf yok olmuştur. Tasarruf sağlayamayan toplum yatırıma da yönelemez. Toplumun denge unsuru olarak görülen orta direğin yok olması ekonomik anlamda da ülkenin en alttakiler ki bu “%85’i bulan bir kesimdir” ve en üsttekiler diye iki ayrı sınıfın varlığını getirir. Ekonomiyi yöneten ve yön veren siyasi muktedirlerin çözüm bulması gereken öncelikli sorunların başında sürekli küçülen bir ekonomi, 4,5 milyon diye resmen belirtilen işsizler ordusu ve 66,5 milyar doları aşan bütçe açıkları ile bir türlü düşürülemeyen enflasyon var.

Bu gün güdülen siyaset var olan sorunlara çözüm üretmekten ziyade sorun yaratmaktadır. İstanbul seçimlerin den mesaj alınmalı bu kör siyasetten vaz geçilmelidir. Makro ekonomik politikalara, para politikalarına artı değer kaydedecek istihdam yaratıcı politikalara kurumsal düzenlemelere yön verilmelidir. Umursamaz tutum ve küçümseme ile günü kurtarma politikalarıyla ekonomi düzelmez. Hele bildiğini okumakla, dediğim dedik çaldığım düdük demekle de hiç düzelmez daha da kötüleşir. 130 Milyar dolar borçla aldığınız ülkenin borcunu 650 Milyar dolar borca çıkardınız. Sadece Atatürk’ün adı var diye İstanbul Atatürk Limanını kaldırıp İstanbul’u harap eden Kuzey Ormanlarını yok edercesine dünya da kabul görmüş ödüllü ve takdir görmüş havalimanını nadasa almak bu ülkeye yapılan en büyük kötülüktür. Birileri istedi diye, rantı yüksek diye, bu ve benzeri yapılaşmalar saray harcamaları ve israf merakı ve yürütülen yanlış politikalar yüzünden ekonomimiz dibe vurmuştur. Bu nedenle İstanbul seçimlerinden siyaset mesaj almalıdır.

Her ülke kendi kurucu değerlerini koruduğu ve yaşattığı müddetçe ayakta kalır ve dünya ülkelerince saygı görür. Başka ülkelerin uydusu durumuna düşerek inat ettiğiz Ortaçağ düşüncelerinin peşine takılarak kendi milli ve yerli varlığınızı koruyamazsınız. Size koltuğu ikram edenin koltuğuna oturursanız o koltuğu size ikram denin de sesi olursunuz. Yalanla hayal üreterek ancak bir yere kadar gidilir. İşte İstanbul seçimleri bu yalan iftira siyasetinin hukuksuzluğunun, kullanılan tehdit dilinin peşinde koşanlarının sonu olmuştur. Hala yürütmekte olduğunuz siyaset raflardadır. Bunun raf ömrünü uzatmak ya da yok olmak bundan sonra yaratacağınız siyasi politikalara bağlıdır. Bu da ancak uluslararası hukuka- “Demokrasiye-Şeffaflığa- Özgürlüklere” ekonomiye yapacağınız katkı ile var olacaktır.

İstanbul seçimlerinden siyasi muktedirler ders almalıdır. Bundan ders alınarak yola devam edilebilir.