Kimse diktatörlüğe heveslenmesin

Asım Atabey

Günümüzde diktatörlüğe heveslenenler var. Diktatörlükten korkanlar var. Tarihte diktatörler oldu. Şahlar, krallar çok görüldü. Benim ülkemde, halkımız bu gibi özlem duyanlara ve bizzat uygulamak isteyenlere pirim vermemektedir. Vermeyeceğini de göstermiştir. Sizlere yakın tarihimizden bazı örnekler vereceğim. Sizler de hatırlayınız.

Ülkemiz çok partili siyasi hayata geçmek için seçimlere gittiğinde, demokrasilerde yeri olmayan bir uygulamaya girildi. 1950 genel seçimlerinde, açık oy kullanma ve gizli sayım yapma şeklinde seçimlere gidildi. Seçimler yapıldı. Seçimleri kazanmak üzere kurgulanan oyun ters tepti. İktidar partisi seçimi kazanamadılar. Kazanan Demokrat Parti oldu.

Bu sefer DP yönetimleri, her şeyi kesede keklik saydı. Süresi içinde genel seçimleri yaptı. Yine seçimleri kazandı. Kazandı ama halk beklediğini bulamadı. Yönetimdeki parti ağır ağır güç kaybetmeye başladı. Seçimlerin zamanında yapılmasını beklemeden, bir erken seçim kararıyla, üçüncü kere seçim kazanmak istedi. Seçimi kazandı ama 60 ihtilaliyle iktidarı sona erdi. Demokrat Parti’nin kapatılması, on beş idam kararı, bir intihar, üç idam ve on bir müebbet hapisle, yüzlercesini de hapis cezalarıyla cezalandırıldı. Heveslerini pahalıya ödediler.

Altmış ihtilalini yapanlar, yaptıklarını büyük bir hüner saydılar. Yeni anayasaydı, yeni senatör kurumuydu, daimi senatörlüktü, yüksek yargı gibi kurumlarla, hem ipleri ellerinde tutma hem de gönüllerindeki bir partinin seçimleri kazanmasına kurguladıklar genel seçimlerde istediklerini alabildiler mi? Halkımız dayatmaya boğun eğmediler.

İhtilalin cumhurbaşkanı bir general oldu. İkinci cumhurbaşkanı da bir general oldu. Üçüncü cumhurbaşkanı seçiminde de bir general cumhurbaşkanı olmak istedi. Ama buna karşı çıkıldı. Genelkurmay başkanlığından istifa edip, kendini senatör atatıp, cumhurbaşkanı adayı olunca, yapılan seçimlerde cumhurbaşkanı seçilemedi.  Parlamentoda Fahri Korutürk Cumhurbaşkanı seçildi.

Korutürk sonrası cumhurbaşkanı seçilemedi. Ülkenin altı ayı boşa geçirildi. Seksen ihtilaline giden yol hazırlandı. Ülkede gençlik hareketleri çığırından çıktı. Günlük ölü sayısı arttı. Kenan Evren ve arkadaşları yönetime el koydu. Hesaplar yaptılar. Türlü kurgular yaptılar. Gönüllerinde HOROZ PARTİSİNİN KAZANMASI VARDI. Hatta Kenan Evren bir konuşmasında oyunuzu Turgut Sunalp’e verin dedi. Sunalp’in partisi seçimi kazanabildi mi? Seçimleri Turgut Özal kazandı.

28 Şubat ihtilaliyle halkın gözünün korkutulmasına çalışılmış. Sincan sokaklarında tanklar gezdirilmiş. Yapılan dayatmalardan sonuç alınmış mı? 28 Şubatçıların istediği doğrultuda sonuç çıkmış mı? Hayır. Sonuç alamadılar. İstedikleri partiye seçim kazandıramadılar.

2002 genel seçimlerinde AK Parti’nin birinci parti olmasının önünü kesemediler. 2007 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 367 soytarılığını göstererek, cumhurbaşkanı seçimini halkoyuyla yapılmasına giden yolun taşlarını döşediler. Parlamenter sistemin işleyişini bozdular. Dayatmalarından sonuç alabildiler mi? Hayır. Alamadılar.

Şimdi Cumhurbaşkanlığı Sistemi getiriliyor. Bu sistemde hiç kimse diktatörlüğe heveslenmesin. Türk Ulusu cumhuriyetçidir. Demokrasiden yanadır. Özgürlük ve bağımsızlık her Türk’ün karakteridir. Atatürk’ten bu ulusa armağandır. 15 Temmuzda tanklardan üzerine sıkılan kurşunlara, F-16’lardan üzerine sıkılan kurşunlara, helikopterlerden üzerine atılan bombalarına göğsünü germiştir. Cumhuriyetine sahip çıkmıştır. Bu ULUSA asla boyun eğdirilemez.

Bizim halkımız, açlığa katlanır. Susuzluğa katlanır. İşsizliğe katlanır. Yoksulluğa katlanır. Özgürlüğünü ve bağımsızlığını kimseye vermez. Ancak yöneticilerinin adam gibi adam olmalarını beklemektedirler. Kendilerine ve ülkemize adam gibi hizmet edilmesini beklemektedirler.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.