İbn-i Ömer (r.a.)dan şöyle rivayet edilmiştir: Resûlullah (s) yanımıza geldi ve şöyle buyurdu: Ey muhacir gençleri! Beş şey vardır ki, (Allah korusun) bunlar başınıza geldiğinde (aşağıda söyleneceği üzere, sonu çok kötü olur.)
Bir millette zina (gizlemeye ihtiyaç duyulmadan) yapılmaya başladığında, onlarda da daha öncekilerde görmedikleri, duymadıkları taun ve benzeri hastalıklar yaygınlaşacaktır.
Ölçü ve tartıda eksik yapmaya başladıklarında, kendilerinde kıtlık, yiyecek sıkıntısı ve üzerlerinde zalim idarecinin zulümleri baş gösterecektir.
Mallarının zekatlarını vermedikleri zaman da gökten yağmurları kesilecek, eğer hayvanlar olmasa bir damla bile yağmaz olacaktır.
Allah’a ve Rasûlüne verdikleri sözü tutmazlarsa, (gayri Müslimlerle olan ilişkilerini Allah’ın ve Resûlünün koyduğu kurallar dışında yaptıklarında) Allah, düşmanları, onların üzerlerine musallat edecek, onlar da bunların bir çok mallarını ellerinden alacaklar.
Yetkililer Allah’ın kitabı ile hükmetmeyip, Allah’ın indirdiği (hükümleri)ni değiştirdiklerinde Allah onları birbirlerine düşürecek, birbirlerini kıracaklar.
Herkesin dört şeyden sorulacağı
Ebû Ümame (r.)den: Resûlullah (s) şöyle buyurdu: “Hiçbir kul, ömrünü nerede harcadığından, bildiği ile ne amel ettiğinden, malını nerede kazanıp nereye harcadığından ve cismini nerede yıprattığından hesaba çekilmedikçe rabbinin huzurundan ayrılamaz.
Üç yerde kimse kimseyi hatırlayamaz
Hazreti Aişe (r.a.) dedi ki: Ben bir gün cehennemi hatırladım. Düşündüm ve ardından ağlamaya başladım. Peygamber (s.) beni görünce “Seni ağlatan nedir? Niçin ağlıyorsun? diye sordu. Ben: cehennemi hatırladım da onun için ağlıyorum, dedim. Sonra ona: siz peygamberler kıyamet gününde ailenizi hatırlar mısınız, diye sordum. O şöyle buyurdu: “üç yerde kimse kimseyi hatırlayamaz. Mizanda sevabının ağır mı hafif mi geldiğini öğreninceye kadar; amel defterinin sağından mı, solundan mı yoksa arkasından mı verildiğini öğreninceye kadar ve sırattan geçip kurtuluncaya kadar kimse kimseyi hatırlayamaz”
Kafirler 6 çeşittir
1-Topyekün bütün dinleri ve Allah’ı inkar edenler.
2- Allah’ı kabul edip, Peygamberlerini inkar edenler.
3- Allah’ı kabul edip, bazı peygamberleri inkar edenler
4- Müslümanlığı kabul eder gibi olup, onun bazı emir ve yasaklarına itiraz edenler. Hac, zekat, faiz, zina, miras, başörtüsü, nikah gibi
5- Müslümanlığı sözde kabul edip, onu bu asra göre yenileştirmek ve değiştirmek gerektiğini iddia edenler. Oysa bu din tahrif edilmedi ki, yenileştirmek gereksin.
6- Müslümanlık iddia edip onu olduğundan başka türlü göstermek isteyenler. “Din bir vicdan işidir”, “Allah’la kul arasına girilmez, kimse kimsenin Müslüman veya kafir olduğuna hüküm veremez” gibi.
İnsanlar inanç itibariyle 4 kısma ayrılırlar:
a) Mü’min; yani Müslüman. İmanın altı şartına da şeksiz, şüphesiz inananlar.
b) Kâfir; Allah ve peygamber diye hiçbir varlığa inanmayıp, inkar edenler.
c) Münafık; içinden inanmadığı halde dışından inanmış gibi görünenler. Yani küfürlerinin içine biraz iyi amel karıştıranlar. Bir teneke idrarın içine bir bardak bal katma gibi ki o bal gene asla yenmez.
d) Müşrik; Allah’ın varlığına inandığı halde ona şirk koşanlar, yani ya “Allah’ın oğlu var” diye veya insan, put, melek, güneş, ay, yıldız, inek, makam, kadın, para vesaire’yi küçük tanrı olarak kabul edenler. Bunların durumu da bir teneke balın içine bir bardak idrar katma gibidir ki o da asla yenmez.