Modern sağlık sistemi zihnimiz ve bedenimizi birbirinden tamamen ayrı olarak düşünse de son 45 yıldır yapılan bilimsel araştırmalar, bize zihin ve bedenin ilişki boyutlarını, tüm vücuda yayılan iletişim ağlarını nasıl kurabildiklerini ve sağlığımızı fiziksel olarak nasıl etkilediklerine dair çok önemli bilgiler vermektedir…
Vücudumuz; düşündüğümüz, duyduğumuz, gördüğümüz ve hissettiğimiz her şeye karşılık, kendisiyle iletişim kurmasına, kendisini düzenlemesine ve değişik koşullara uyarlanmasına yardımcı olan “kimyasal haberciler (Nöropeptidler, sinir taşıyıcıları ve hormonlar) üretir.” (Bu konuda en basit örnek, kilometrelerce uzaktan bile olsa “Limon” kelimesini duyduğumuzda ağzımızın sulanmasıdır…)
Bu kimyasal haberciler sadece beyin hücrelerimiz de değil, vücudumuzun tamamındaki hücreler tarafından salgılanır ve tüm hücrelerimiz bu kimyasal salgılar tarafından etkilenerek sürekli birbiriyle iletişim halinde olurlar ve ne zaman ne yapacaklarını çok iyi bilirler…
Yani aklımızdan geçirdiğimiz (olumlu ya da olumsuz) her düşüncenin, gördüğümüz her şeyin, duyduğumuz her sözün ve hissettiğimiz her duygunun sağlığımızı (olumlu ya da olumsuz olarak) derinden etkileyen kimyasal bir karşılığı ve fiziksel bir sonucu vardır… (Devam edecek)
Cuma gününün, sağlık anlayışımızın değişmesine katkı sağlaması umuduyla…