Kurban Bayramı

Aysel Ayşe Aygün Özer

Kurban Bayramı

Merhaba sevgili Anadolu gazetesi okuyucuları

Bu yazımda biraz kurban bayramından bahsetmek istiyorum.

Kurban Bayramı'nın anlamı ve önemi.

Sevgili okuyucularım

Hz. İbrahim’in Eşi Sare’den bir çocuğu olmuyordu (bazı rivayetlere göre 125 yıl). Allah’a yalvarır, dua eder. Kendisinin ve eşinin yaşlı olduğu bir zamanda mucizevi bir şekilde oğlu olur. Çocuk biraz büyüdüğünde, Hz. İbrahim peygamber rüyasında onu kurban etmesi gerektiğini görür. Oğluna “Yavrum, ben rüyamda seni boğazladığımı gördüm. Düşün bakalım, ne dersin?” dedi. O da, “Babacığım, emrolunduğun şeyi yap. İnşallah beni sabredenlerden bulacaksın” der. Peygamberlerin rüyaları normal insanların rüyalarından farklı olduğundan bu bir emir olarak kabul edilmiş ve Hz. İbrahim peygamber oğlunu kurban etmeye götürmüştür. Ancak Allah’ın emriyle bıçak çocuğu kesmez. Bu esnada Cebrail kucağında bir koç ile gelir. Bu imtihan başarı ile geçildikten sonra tüm İbrahimi dinlerde Zilhicce ayının 10. günü aynı şekilde kurban kesilerek kutlanan bayram olmuştur. İslam peygamberi, Hac gibi terk edilen İbrahim geleneği, tekrar hayata geçirmiştir.

Dinimizin bir buyruğudur. İlkel zamanlardan beri kurban geleneği söz konusuydu. O çağlarda isteklerini yerine getirmek için insanlar adak kurbanı adarlar ve bu uğurda hayvanları, hatta çocuklarını keserlerdi. Hz. İbrahim’de oğlu İshak’ı kurban olarak adamış, bu girişimde bulunurken o sırada bir koyun inmiş, böylelikle insan kanı dökmek sona ermiştir. Artık insan yerine koyun ve danalar kurban edilmeye başlanmıştır..

Hz. Peygamber (s.a.s.), kurban etinin üçe taksim edilip, bir bölümünün kurban kesemeyen yoksullara dağıtılmasını, bir bölümünün akraba, tanıdık ve komşularla paylaşılmasını, bir kısmının da evde yenmesini tavsiye etmiştir (Ebû Dâvûd, Dahâyâ, 10).

HZ. ÖMER VE HZ. EBUBEKİR NEDEN KURBAN KESMEDİ?

Hz. Ebu Bekir ve Hz. Ömer'in kurban kesmemelerinin sebebi, insanların bunu vacip görmelerinden korkmaları idi. Ancak Hanefîler, onların bir veya iki yıl kurban kesmeyişini nisap miktarı mala sahip olmayışlarıyla açıklar. Çünkü bu iki halife beytülmalden sadece kendilerine ve aile fertlerine yetecek kadar maaş alıyorlardı.

Eğer aile fertleri birden fazla ise kifâî sünnet olur. Aile bireylerinden her hangi birisi bunu yerine getirince, hepsi için yeterli olur. Dayandıkları delil, Mihnet İbn Süleym (r.a)'in rivayet ettiği şu hadistir: "Hz. Peygamber ile birlikte duruyorduk. Onun şöyle dediğini işittim: "Ey insanlar! Her ev halkına, her yıl için bir kurban gerekir." Diğer yandan Hz. Peygamber'in semiz, boynuzlu ve siyah-beyaz iki adet koçu, birisini ümmeti adına, diğerini de kendisi ve aile fertleri adına kestiği nakledilmiştir.

Evet sevgili okuyucularım dinimizin güzellikleri ne kadar güzel öyle değil mi

Tabi emrolunduğu gibi yaşarsak herşeyi hakkaniyetli yaparsak ne kadar güzel

Her şey bizim elimizde yeterli biz doğru olanı yapalım

Şimdiden iyi bayramlar dilerim

Saygılarımla.....