Yarım asırdır Türk edebiyatına, diline ve düşünce hayatına hizmet eden; Türkiye Yazarlar Birliği’nin kurucu ve şeref başkanı D. Mehmet Doğan’ın 30 yıl önce Bursa’da diktiği şiir şöleni fidanı kök saldı, her yıl dünyayı dolaşarak dal budak sürmeye de devam ediyor.
Kökü binlerce yıl geriye giden medeniyet değerlerimizin ihtişamlı günlerine yeniden dönmesine katkı sağlamak için; Türkiye Yazarlar Birliği 45 yıldır her kesimin katıldığı, katkı sağladığı, anlamlı ve akıllarda kalan faaliyetler düzenliyor.
İşte bunlardan biri de Türk dünyasının en istikrarlı faaliyeti olarak edebiyat kayıtlarına geçen, şairlerin ve şiire ilgi duyan herkesin ilgiyle takip ettiği “Türkçenin Uluslararası Şiir Şöleni"dir.
Şölenlerinin on dördüncüsü 9 Haziran 2022 tarihinde İstanbul’da Taksim Meydanı'nda bulunan Atatürk Kültür Merkezi’nde başladı ve üç gün sürdü.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: TYB’Yİ TEBRİK EDİYORUM
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın şölene gönderdiği mesajı TYB İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı okudu. Erdoğan mesajında şu ifadelere yer verdi:
“Türkiye Yazarlar Birliği’nin değerli üyeleri, Kıymetli kardeşlerim, Sizleri en kalbi duygularımla, hürmetle, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyor, Türkçenin 14. Uluslararası Şiir Şöleni’nin hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Gönül coğrafyamızın farklı köşelerinden İstanbul’umuzu teşrif eden saygıdeğer misafirlerimize “hoş geldiniz” diyorum.
Bizi millet yapan değerlerin başında gelen Türkçemizin yaşatılması, güzellikleriyle korunması; sahip olduğumuz bu eşsiz hazinenin, kelime, deyim ve atasözü gibi tüm varlıklarıyla gelecek nesillere aktarılması büyük önem taşıyor. Türkçeyi bir iş, bir meslek, bir uğraş olmaktan öte, kutlu bir dava, büyük bir sevda olarak sahiplenen siz kardeşlerimin sergileyeceği işbirliğinin, güzel dilimizin zenginleşmesinin yanı sıra medeniyetimizin yeniden ve daha güçlü bir şekilde ihyasına da kapı aralayacağına inanıyorum.
Değerli fikirleri ve eserleriyle Şölene katkı sunacak tüm şairlerimize, münevverlerimize, yazarlarımıza şimdiden şükranlarımı sunuyorum. Bu vesileyle iki gün önce ebediyete uğurladığımız edebiyatımızın güçlü kalemlerinden şair ve yazar Mevlana İdris Zengin kardeşimizi rahmetle yâd ediyorum.
Türkiye’nin ve Türk dünyasının şairlerini buluşturan Türkiye Yazarlar Birliğini tebrik ediyor, çalışmalarınızda başarılar diliyorum.”
TYB İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı, İmran Sadai ve Kırgız şair Altynbek Ismaılov’un birlikte sundukları programın açılışında konuşan, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Ahmet Misbah Demircan, TYB'nin, sözün gücünü yükselttiğini söyledi ve "Şiir, yarınlarımıza ışık olmaya devam edecektir. Bu ışık aynı zamanda yaşadığımız coğrafyanın bizlere en ulvi armağanlarından birisidir. Işığı ezelden ebede yüce olan Türk dünyası, farklı lehçelerde zengin eser birikimini insanlığa adamaktan daima gurur duymuştur.” ifadelerini kullandı.
Türkçenin Uluslararası Şiir Şöleni Daimi Heyet Başkanı D. Mehmet Doğan da konuşmasında kültürel alandaki faaliyetlerin uzun soluklu olmasının önemine işaret etti.
Doğan, ilkini Bursa'da gerçekleştirdikleri şiir şöleninin Konya, Edirne, Almatı, Aşkabat, Girne, Bakü, Üsküp, Bişkek ve Kazan gibi çok sayıda şehirde düzenlendiğini belirterek, "İstanbul'a gelmeden önce 12 ülke dolaştık, güç biriktirdik. İstanbul'un taşının, toprağının, havasının, suyunun şiir olduğundan şüphe yok. Şairi bol, şiiri hesapsız bir şehirdir İstanbul.”dedi.
Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü, TYB Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan günler süren şölen hazırlıklarını çok yakından takip etti; Salonların hazırlanmasından, dünyanın dört bir tarafından gelen şairlerin karşılanmaları ve ağırlanmalarına kadar her anın kusursuz olmasına özen gösterdi.
Arıcan da açılışta şölenle ilgili, Türkçeyle ilgili önemli mesajlar verdi. Büyük Türk dünyasının kendi arasındaki ortak dil, tarih ve kültürel bağların çok daha güçlendirilmesinin gerekliliğine işaret eden Arıcan bu amaca hizmet etmek için şöleni düzenlemeye devam edeceklerini söyledi.
Şairlerin buluştuğu, hasret giderdiği ve aynı dilde birleştiği şölen unutulmaz hatıralara ve ziyaretlere de vesile oldu.
DÜNYA ŞAİRLERİ ÂKİF’İN MÜZE EVİNİ ZİYARET ETTİ
İstiklâl Şairimiz Mehmet Âkif Ersoy hakkında yazdığı okunacak, konuştuğu dinlenecek en önemli yazarlardan biri elbette D. Mehmet Doğan. Âkif hakkında kitaplar yazan, sayısız konferanslar veren, bilgi şölenleri düzenleyen D. Mehmet Doğan önde, şairler, yazarlar ve şiir dinlemeye gelen İstanbullu şiir sevenler hemen arkada Beyoğlu İstiklal Caddesinde Mısır Apartmanına doğru yürüyoruz.
Âkif’in yaşadığı apartman dairesi dördüncü katta, ama kapalıydı. Doğan için Âkif’i anlatacak mekanın hiç önemi olmazdı ve orada, koridorda ayaküstü İstiklal Şairimizin hayatını, eserlerini ve düşünce dünyasını anlattı. Âkif için hep birlikte dua okuyup rahmet diledik.
Mahmut Bıyıklı’nın aramasıyla müze görevlisi geldi, o da müzenin ziyaretçileri ve orada bulunan şairimizin özel eşyaları hakkında bilgi verdi.
SÜLEYMANİYE CAMİSİNE HAYRAN KALDILAR
Şölenin ikinci günü akşamı, önce, Mimar Sinan'ın "Kalfalık eserim" dediği Süleymaniye Camisi’ni ziyaret ettik. Yurt dışından gelen şairlerin büyük hayranlık duydukları eser hakkında kendilerine bilgiler verildi. Hep birlikte namaz kılındı, dua edildi, avlusunda hatıra fotoğrafları çekildi.
Daha sonra akşam yemeğinde bir araya gelindi. Mahmut Bıyıklı’nın idaresi ve yönlendirmesiyle şairler meclisi kuruldu. Bıyıklı kendine has o tecrübesiyle; Marş, şiir, türkü ve fıkralarla dolu meclisi oldukça başarılı yönetti.
Şairler, şairlerimiz şiirler okudular, milli hislerimizi ayaklandıran, katılımcıları duygulandıran marşları hep bir ağızdan söyledik
Gecenin geç saatlerine kadar süren şiir akşamında, genç şairlerimizden İmran Sadai’nin okuduğu "Çırpınırdın Karadeniz” adlı esere tüm katılımcılar da eşlik etti. Doğrusu; Sohbetten, şiirden alınan keyif doruk noktasına ulaştı.
Şair Özgür Çoban, okuduğu şiirlerin yanı sıra, “Gönül dili Türkçenin bir dünya dili olmasını istiyorsak hepimizin binlerce yıllık geçmişi olan Türkçemize sahip çıkmalıyız.” dilek ve temennisi büyük alkış aldı.
Dikkatimi çekti; Yurt dışından gelen şairlerin okudukları şiirler lehçe farkına rağmen oldukça anlaşılırdı. Farklı ülkelerden değil de sanki Türkiye’nin değişik bölgelerinden gelmişlerdi şölene. Bir ailenin yıllar önce evden ayrılan oğullarının ve kızlarının bir araya gelişleri hissi doğdu bende.
Masanın başında, Genel Başkan Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan’ın hemen yanında oturan; Tüm bu güzelliklerin doğmasına, yıllarca heyecanını kaybetmeden sürmesine vesile olan D. Mehmet Doğan ağabeye baktım zaman zaman.
Gündüz, Türkiye’den katılan şairlerin şiirlerini okumadan önce şölenin bugünlere ulaşmasındaki katkılarından, Türk edebiyatına ve düşünce dünyamıza sağladığı gayret ve çalışmalarından dolayı ettikleri teşekküre hislenerek, dervişâne, mahcup yüz ifadesiyle karşılık veren Doğan, şimdi, bu akşam da aynı duyguları yaşıyor.
Vakit epey ilerledi; Şimdi de yakın zamanda vefat eden yazar, şair, düşünür, Sezai Karakoç’un Şehzadebaşı Camisi haziresinde bulunan mezarını ziyaret edeceğiz.
Cami, lokantaya yürüme mesafesinde. Gittiğimizde hazirenin kapısının kilitli olduğunu gördük. Mezarı ziyaret edemiyoruz ama caminin avlusunda merhum Karakoç için hep birlikte dua okuduk.
Ben, bizleri konaklayacağımız otele götürecek otobüse bakınırken; kalabalığın içinden bir ses duyuldu: “Vefa Bozacısı’na çok yakınız. Boza içelim.”
Kuruluşu 1876 yılına dayanan tarihi Vefa Bozacısı, boza denilince İstanbul’da akla ilk gelen mekanların başında geliyormuş. Yurt dışından gelen ve ilk kez boza içenlere, iş yeri görevlisi bozanın su, şeker ve darı irmiği kullanılarak nasıl yapıldığını anlattı.
Sabah, şölenin üçüncü gününde kapanış töreni ve üç büyük ödül için AKM’nin çok amaçlı salonundayız.
ÜÇ BÜYÜK ÖDÜL
Türkçenin Uluslararası Şiir Şöleni Daimi Heyeti Başkanı D. Mehmet Doğan, vefatının 60. Yılı dolayısıyla Ahmet Hamdi Tanpınar’a ithaf edilen şölenin kısa bir değerlendirmesini yaptı, ödülleri açıkladı.
Ziya Paşa büyük ödülü Azerbaycanlı şair Ramız Hamzayev’e, Bahtiyar Vahapzade büyük ödülü Özbekistanlı şair Eshkabıl Shukurov’e ve Sezai Karakoç büyük ödülü de Kırgızistanlı şair Altynbek Ismaılov’a verildi.
Açılış programı ne kadar heyecanlı olduysa kapanış da o kadar heyecanlı oldu. Şairler birbirlerine eserlerini imzaladı, telefon numaralarını verdi, fotoğraflar çekildi, hediyeleşmeler oldu.
D. Mehmet Doğan ve Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan, şölene katkı ve katılım sağlayanların yanı sıra görev alan TYB Yönetim kurulu üyeleri Ali Kılcı, Mehmet Kurtoğlu, Mahmut Erdemir, İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı ve şube yönetim kurulu üyeleri; Fatma Gülşen Koçak, Özgür Çoban, Mekki Yassıkaya, TYB İdari İşler Müdürü Mustafa Ekici, asistan Tuğba Köksal, organizasyon sorumlusu Zafer Kızılca’ya teşekkür ettiler.
Bir sonraki şölen hangi ülkede olacak bilmiyorum ama Türk edebiyatına, Türk dünyasına, ortak dil, kültür ve sanat mirasımıza büyük katkı ve zenginlikler katan “Türkçenin Uluslararası Şiir Şöleni” dünyayı dolaşmaya devam edecek.