Bayramlar insanların hayatında en güzel zamanlardır. Adı üstünde bayram huzurun ve mutluluğun adı; herkesin bayramlarla ilgili güzel, bazen de hüzünlü anıları vardır.
Yıllar önce yine bir kurban bayramıydı. Büyükbabam kurban bayramı için bir koyun almış ancak, koyunun hamile olduğundan şüphelenince yeni bir kurbanlık daha almak zorunda kalmışlardı. Hamile olan koyunu ise bahçesinde bakmıştı. Günlerden bir gün o hamile koyun doğurmuş bir tane de kuzusu olmuştu. O kadar sevimli ve tatlı bir kuzuydu ki! Bembeyaz kar gibiydi. Yumuşacık tüyleri vardı. O kadar huzur veren bir duyguydu ki. İçim sevinçle doluyor, kuzuyu öpmekten kendimi alamıyordum. Akşam yatma vakti geldiğinde ise küçük halamla kuzuyu paylaşamamıştık. Halam kuzu benimle yatacak, ben ise kuzu benimle yatacak diye tartışmaya başlamıştık ki! Büyüklerimiz bizim bu çekişmemizi seyrediyorlardı. Sonunda büyükbabam çözüm yolunu bulmuştu. Büyükbabam ve babaannem kendi yataklarını bize verdiler. Halamla beraber kuzuyu yanımıza alıp yatmıştık. Kuzu bir kaç gün bizim yanımızda yatmıştı. Daha sonrasında ise annesinin yanında kalmıştı. Zaman geçtikçe kuzumuz büyüyüp serpildikçe o kadar güzel olmuştu ki! Bizim peşimizden ayrılmıyor. Bizimle koşuyor, oynuyor, bizimle zamanını geçiriyordu.
Büyükbabamın bahçesinde yedi sekiz tane çeşit çeşit kayısı ağacı, üç tane armut ağacı, bir tanede vişnap ağacı vardı.
Büyükbabamın tavukları da vardı. Büyükbabam tavukları yemler onlara bakardı. Bazı tavukları gurk olmasın diye havuza basardı. Bunu gören amcamın büyük oğlu ise yakaladığı her tavuğu havuza basardı. Büyükbabam amcamın oğluna kızardı ama sonuçta oda çocuk işte.
Bu arada büyükbabam kendisine dede dedirtmezdi. Sebebini bilmiyorum ama hepimiz büyükbaba derdik.
Ertesi sene kurban bayramında kuzumun annesini kurban etti. Bir sene sonrasında ise kuzum koyun olmuştu. Dedem ise kuzumu kurban ettiğinde halam ve ben çok ağladığımızı hatırlıyorum.
Kıymetli okurlarım geçmiş bayramınız kutlu olsun.
Kuzular üç tanedir. Birincisi koyunun yavrusu kuzular. İkincisi ise ana ve baba kuzuları olan evlatlarımız. Bir de yar kuzusu vardır ki! Her biri insana farklı duyguları yaşatır.
Sonuç olarak kimse kuzusuna kıyamıyor değil mi?
Kuzummm! Kıyamam sana…