Gazetecilerin bir ‘kamu görevi’ yaptığına inananlardanım!
‘Kamu’ dediysem, devletin bordrolu elemanı değil, bizzat kamunun yani halkın gözü, kulağı, sesidir; vicdanıdır gazeteci.
BU İŞİN ‘SAĞI’, ‘SOLU’ OLMAZ
Gazeteci susarsa vicdan susar, gazeteci susturulursa halk susturulur…
Bu işin ‘sağı’, ‘solu’ yoktur; silah, kan, terör tehdidi savurmadan her gazeteci diyeceğini demeli, yazacağını yazmalıdır.
Bunu sağlaması ya da sağlamayı vaat etmesi gerekenlerin başında da siyasiler gelir.
Bir siyasetçi bir gazeteciye saydırıyorsa vatana, millete saldırıyor demektir!
Altını çize çize bir kez daha vurguluyorum:
- Silah, kan, terör tehdidi savurmadan her gazeteci diyeceğini demeli, yazacağını yazmalıdır.
LATİF ŞİMŞEK’E SALDIRI…
Latif Şimşek’i çok uzun zamandır tanırım. Kendine has bir duruşu ve görüşü vardır. Kimileri bu görüşlere katılmayabilir ama katlanır ve yapması gerekenin, onun görüşlerine karşı görüş ile karşı çıkmak olduğunu bilir.
TV100’de yayınlanan ‘Gündeme Dair’ programına konuk olan Latif Şimşek, aynı programın konuklarından DP Milletvekili Cemal Enginyurt’un önce program sırasında sonra da program arasında saldırısına uğradı. Saldırıya saldırganın koruması da katılınca; ortaya çıkan şiddet, organize bir darp olayına dönüştü.
Çalkantılı siyasi hayatıyla ve agresif hareketleriyle bilinen Enginyut, MHP’den ihraç edildiğinde paylaştığı mesajdaki, “…Konuşmamı kesemezsiniz, kesemeyeceksiniz…” sözlerini unutmuş gibi Latif Şimşek’i susturmaya; maazallah; herhangi bir sağlık sorununda öldürmeye varacak darp olayına kalkışmıştır.
VOLTAIRE KADAR OLAMADI
Bir gazeteciyi susturma girişiminde bulunan bu ‘siyasetçi’, siyasi erki ele geçirdiğinde neler yapabileceğini gösterirken; Fransız Devrimi ve ortaçağ karanlığını yok eden aydınlanma hareketine büyük katkı sağlayan, kimilerine göre ‘Türk düşmanı’ Fransız düşünür Voltaire kadar bile dürüst olamamıştır.
Asıl adı François Marie Arouet olan Voltaire, “Türkleri sevmem; fakat, iftiradan o kadar iğrenirim ki, onlara dahi çamur sıçratılmasına katlanamam!” derken; Enginyurt, Latif Şimşek’in sözlerine katlanamamış önce canlı yayında üzerine yürümüş sonra da program arasında koruması ile birlikte darp etmiştir.
BÜYÜK TEPKİ TOPLADI
Aynı programın konuğu olan gazeteci Barış Yarkadaş, TV100 Yönetimi, pek çok basın meslek kuruluşu ve sosyal medya mecralarında bir siyasetçinin bir gazeteciye saldırmasını şiddetle kınarken, saldırıya uğrayan Latif Şimşek’in şu sözleri kaldı hatırda:
-Burada bana attırdığı birkaç yumruk benim için şeref madalyasıdır. Çünkü ben orada devletin hakimini, savcısını, polisini savunurken saldırıya uğradım. Şimdi herkes düşünsün Cemal Enginyurt’un nasıl bir kişilik olduğunu…
Gazeteci dostum Latif Şimşek’e geçmiş olsun diyor, ‘cana kast’ raddesindeki bu insanlık dışı şiddet olayını kınıyorum.
Gazetecileri susturmaya çalışan sözde siyasilerin hak ettiği muameleyi görmesini temenni ediyorum.
Bu türden şahıslara yol, söz ve görev verenlerin daha dikkatli ve seçici davranması gerektiğini de özellikle hatırlatmak istiyorum.
Çünkü akla bile getirmek istemediğim olumsuzluklar yaşansaydı bugün çok başka şeyler konuşuyor olacaktık…