‘MAAŞ’ Fasulyesi!

Dursun Erkılıç

Önce cehaletimi itiraf edeyim:

-Maaş Fasulyesi diye bir fasulye türünü ne duydum ne yedim!

Gazeteci dostlarla Bolu’daydık.

Cumhuriyet Meydanı’nın ortasında Belediye Başkanına isyanını dile getiren işten atılan işçiler, civarda (çatı üstlerinden görünen minarelerin mabetlerini saymıyorum), ilahi adaleti hatırlatır gibi serpilmiş üç cami ve etrafa pel pel bakan (biri hariç) Bolu acemisi medya leşkerleri vardı…

Mert dayanır nâmert kaçar
Meydan gümbür gümbürlenir
Şahlar şahı divan açar
Divan gümbür gümbürlenir

(…)

Ok atılır kalasından,
Hak saklasın belâsından,
Köroğlu’nun nârasından,
Dağlar gümbür gümbürlenir

Diyen Köroğlu da atı ve sazıyla herkese tepeden bakıyordu!

‘At’ dediysem, o sıradan bir at değil, kırat! Köroğlu, Kiziroğlu ile kapışırken, Kiziroğlu’nun atı da Köroğlu’nun kıratı ile dalaşıyordu. Köroğlu, kıratının o dalaşmadaki halini şöyle anlatır:

Bir at biner ala paça
Mecel vermez kırat kaça

BİR DE NE GÖREYİM!

Sıcağın ve ‘etrafta ne var ne yok’ dedirten araştırmacı gazeteciliğin tetiklemesiyle gezinmeye başladım. Önümde ve peşimde rakiplerim (gazeteciler) olduğunu gördüm. Yürürken bir zahireci dükkanının önüne varınca, içinde bulunan ürünlerin adının yazılı olduğu büyük plastik kaplar gördüm. Birinin üzerinde ‘maaş fasulyesi’ yazıyordu! Aha haberlik/yazılık bir malzeme deyip fotoğrafladım!

Öyle ya, meydanın ortasında ‘iş’ ve ‘aş’ için slogan atan, ekmeğinden olmuş emekçilerin feryadı; kıyısında ise ‘maaş fasulyesi’!

Korkutan, ürküten bir paradoks…

Neyse…

Ankara’ya dönünce ‘herkesi ilgilendiren sıkı bir maaş yazısı yazayım’ dedim!

Klavyeyi dövmeye başlayınca dedim ki, ‘oğlum şu maaş fasulyesini bir araştır!’

Google emmiye sordum, ‘maaş fasulyesi yok, maş fasulyesi var’ dedi!

Haydaaa!

Kafamdaki yazı güme gitti mi?

Toparlandım…

Önce ‘maş fasulyesi’ neymiş onu öğrendim:

“Baklagillerin alt familyasına ait bir bitkidir. Sıcak mevsimleri sever. Çoğunlukla; Hindistan, Çin, Filipinler ve Tayland’da yetişir. Gıda maddesi, tahıl, içecek kaynağı, yeşil gübre, sebze, hayvan yemi ve ilaç olarak kullanılmaktadır. Maş fasulyesi üretimi ve ihracatında dünyada ilk sırada Çin yer almaktadır.”

Türkiye’ye dair bir iz bulamadığım bu tanım ve tariften sonra, ‘arkadaş bu fasulye buralara kadar nasıl geldi’ demekten alamadım kendimi!

Böylesi hatalar insanı ipe götürür maazallah!

‘Maş’ ile ‘maaş’ arasında öyle bir yakınlık ve uzaklık var ki kestirmek, ona göre tavır almak mümkün değil…

Meşhur ‘Çuvaş’ ile ‘çavuş’ örneğinde olduğu gibi…

Dizgici tez dizerken Çuvaşçaya rastlamış
Çuvaşçanın üstünden Çavuşçayla atlamış
Profesör olacak doçenti de katlamış
Sorsavuş’un görüşü dizgicinin duruşu!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.