Hem 2014 de, hem de 2019 Yerel Seçimlerinde CHP’sinin Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olması için bizzat içerisinde bulunduğum Ankara’da siyaset yapan fedakâr CHP’li arkadaşlarımızla birlikte hem tabanda hem de tavanda olağanüstü çaba gösterdiğimiz Mansur Yavaş’ın işi yeniden CHP’den 3’üncü dönem aday olması ve seçimi kazanması için bu dönem gerçekten işi zor, hem de çok zor gözüküyor.
*Çünkü; objektif olarak baktığımızda CHP Genel Başkanı Sn. Kemal Kılıçdaroğlu hariç CHP’de Mansur Yavaş’ın adaylığını isteyene pek rastlamadık desek tam yeridir.
Nedenlerine gelirsek;
1. CHP’nin üst yönetiminin referans olduğu bir kaç istisna dışında kimse bürokraside görevlendirilmemiştir.
2. Ankara milletvekilleri başta olmak üzere birçok milletvekilinin telefonlarına formaliteden cevap verilmiş ancak talepleri asla dikkate alınmamıştır.
3. CHP kökenli bir elin parmaklarını geçmeyen bürokratlara zorunlu olarak, birazda göz boyamak için görev verilmiş, ancak rahat çalışmalarına hiç fırsat verilmemiştir.
4. Bu bürokratlara zaten vereceğimiz çok örnek yok yalnızca 4 kişi (Bürokrasi Tecrübe ve Birikimleri ile göz dolduran Gen. Sekreter Yardımcısı Baki Kerimoğlu, ASKi Genel Müdürü Erdoğan Öztürk, Zabıta Daire Başkanı Mustafa Koç, Kent Estetiği Daire Başkanı Selami Aktepe gibi kıymetli ve çalışkan, dürüst bürokratlar hep baskı altında tutularak rahat çalıştırılmamış, adeta ellerini kollarını bağlayarak, bir an önce görevi bırakıp gitsinler mobbingi uygulanmış ve ilk fırsatta da görevden alınarak pasifize edilmişlerdir.
5. CHP’nin Ankara’yı iyi bilen, belediye kökenli, başarılı, tecrübeli, birikimli kadrolarından Levent Tosun, Ethem Özbakır, Tahir Dinçer, Sami Doğan, Hamdi Fidan, Yusuf Ataarıak, Kadri Atabaş, İbrahim Dulkadir, Mehmet Tecimer, Mahmut Emin Avcı, Nevzat Şahin, Adnan Acar, Erkan Tanker, Duran Azapçı, Şükrü Yılmaz, Güngör Başpınar, başta olmak üzere isimlerini yer darlığı nedeniyle yazamadığım yüzlerce eski belediye başkanlarından Ali Dinçer’in ve Murat Karayalçın’ın birikimli bürokratlarından danışmanlık boyutunda dahi olsa yararlanmak bilerek tercih edilmemiştir.
6. CHP il ve ilçe başkanlarının bir, iki istisna hariç haklı iş ve hizmet taleplerini hep ötelenmiş ve talepleri oyalama taktiği ile zamana yayılarak unutturulmuştur.
7. Büyükşehir belediyesinin yönetici kadrolarında CHP emektarlarının beklediği yansıma kesinlikle olmamıştır.
8. Tabandaki CHP emekçilerinin haklı iş talepleri karşılık bulmamıştır. Buldurulmamıştır.
9. Belediye üst yönetimi çok fazla değiştirilmemiş, eskiden kalanlarla, dışardan getirilen belediye tecrübesi olmayanlarla, dar hemşehri (Beypazarı ) ve bir avuç arkadaş gurubu ile yol alınmış, oda üzülerek belirtmek gerekirse başarılı sonuç getirmemiştir. Tamam, iktidar elinden gelen kösteği yapıyor, her şeye engel oluyor bunu herkes biliyor. Ancak; Vatandaşa dokunan büyük bir, iki proje de üretmek gerekmez miydi Allah aşkına? Örneğin: Ankara’da 1 km metro olmaz mı, İstanbul’u baskılamak için, başarısız kılmak için daha fazla, basını, yayını, taraftar medyasıyla 24 saat gündemde tutan veya tutturanlar (ne hikmetse Ankara hiç burada gündem olmaz bu durumu da ayrıca genişçe yazacağız ) fazlaca baskılıyorlar idare edenlerimiz bu bütün dünya alem herkesçe biliniyor buna rağmen, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tam 10 yerde (Yaklaşık 176 km) neredeyse Ankara-Kırşehir arası mesafe kadar metro projesi devam ettiriyor.
*Oysa; Ankara’da daha bitmiş veya başlanmış 1 km metro olmaması düşündürücü değil mi? *Sadece birkaç kamuoyunun hoşuna giden ve medyada yer alan bizim gibi tecrübeli belediyecilerin, herkesin de takdir ettiği ‘Halk Market, Başkent Kart, Çiftçilere Tohum, Gübre, Fide, Mazot desteği’ gibi sosyal projelerle belediyecilik olmaz, olmuyor da zaten. Çünkü bu sosyal projeleri daha fazla Ankara’da yaşamayanlar alkışlıyorlar. Bu alkışın üfürme balon olduğunu da 14 ve 28 Mayıs’ta Anadolu’da gördük ve yaşadık.
*Tekrar büyükşehir belediye başkanı olmak için oyu Ankaralıdan alacaksınız, alabilirseniz bizim yaşadığımız Ankara’da temas ettiğimiz partili, partisiz vatandaşlarımızın gözünde durum hiç iç açıcı gözükmüyor. Bizden dostane olarak son kez söylemesi ki yaklaşık 3 yıl önce durumun bu şekilde devam etmesinin CHP tavan ve tabanında kırgınlığa dönüştüğünü ve ileride kızgınlığa dönüşeceğini öngörerek bu köşede yazmıştım bir dost tavsiyesi olarak.
*Kurum olarak CHP’sine ve CHP’ye oy verenlere ve demokrasi sevdalısı Ankaralılara karşı vefalı olunması ile ilgili olarak bugün haklı hem de çok haklı çıktığım gözüküyor ki dost tavsiyesine hiç kulak verilmemiş üzülerek de olsa bunu belirteyim.
*Anadolu da bir laf var tavuğun cücüğünü güzün sayarlar diye güz geldi seçimler bir adım ötemizde elde fazla cücük gözükmüyor bizim samimi tespitimiz böyle maalesef…. Kısacası Mansur Yavaş’ın işi CHP açısından hem tavanda hem tabanda zor. Hem de çok zor gözüküyor. Bu soğukluk nasıl sıcak hale gelir, biraz zor gözüküyor ama imkânsız değil. Bakalım Mansur Yavaş’ın klavyedeki mahareti CHP’lilerin gönlünü almaya, CHP’lileri yeniden seçilmek için heyecanlandırmaya, 24 saati 72 saat yaparak gayret göstermelerine yetecek mi? Bekleyip göreceğiz, az kaldı, yoksa balık oltadan kaçıyor, bilinmesinde özellikle ve önemle yarar var bizden tekraren hatırlatması.
Mansur Bey gerisini gönlünüz bilir. Tercih ve maharet sizin!