Saygın olmak, saygın kalmak ve bu hal ile yüzyıllara yönelmek herkesin harcı da haddi de değildir…
Üzerinde yaşadığımız topraklara çullanan emperyalistleri, güvendiği tek güç olan milletine önderlik ederek kovalayan…
Milli Mücadelenin dinamosu Kuvayı Milliye’yi, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulması yönünde organize ederek Türk Milletinin küllerinden doğmasını sağlayan ve mucizevi bir devlet yapılanmasını gerçekleştiren…
Destansı ‘Nutuk’ ve özlü sözleri ile sadece o günleri değil bu günleri de değerlendiren, bizlere müthiş hedefler gösteren…
Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ‘mehabet’ denince ayağa kalkılası bir liderdir…
Çünkü;
Emperyalistlerin Anadolu’dan def edilmesinin ardında ne olduğunu merak edenleri aydınlatırken demişti ki:
-Kahraman Türk neferi, Anadolu muharebelerinin manasını anlamış, yeni bir mefkûre ile muharebe etmiştir… (1921)
Çünkü;
Gazete sayfalarında, televizyon ekranlarında ‘Sevr’in hortlatılmak istendiği söyleniyor ya; hortlatılmaya çalışılan Sevr’i mezara gömen Atatürk idi. Hatırlatmak isterim. United Telgraph muhabirine verdiği demeçte demişti ki:
-Siyasî, adlî, iktisadî ve malî bağımsızlığımızı imhaya ve sonuç olarak yaşama hakkımızı inkâr ve ortadan kaldırmaya yönelik olan Sevr Antlaşması bizce mevcut değildir. (17.01.1921)
Çünkü;
Halkı unutanlar, emperyalizme, kapitalizme teslim olma zaafı gösterenlere şöyle seslenmişti:
-Halkçılık, toplumsal düzenin çalışmasına, hukukuna dayandırmak isteyen bir sosyal sistemdir. Efendiler biz bu hakkımızı korumak, istiklâlimizi emin bulundurabilmek için genel kurulumuzca, milli kurulumuzca bizi mahvetmek isteyen emperyalizme karşı ve bizi yutmak isteyen kapitalizme karşı milletçe savaşmayı gerekli gören bir yolu takip eden insanlarız… (1921)
Çünkü;
Bugün dört yanımıza saran tehlikeden korunmak ve patates, soğan, domates rezilliğini yaşarken, bu duruma düşmemenin nasıl olacağını göstermek adına, Tarsus’ta çiftçilere hitabında demişti ki:
-Memleketimiz şu iki şeyin memleketidir; biri çiftçi, diğeri asker. Biz çok iyi çiftçi ve çok iyi asker yetiştiren bir milletiz. İyi çiftçi yetiştirdik; çünkü topraklarımız çoktur. İyi asker yetiştirdik; çünkü o topraklara kasteden düşmanlar fazladır. O toprakları sürenler, o toprakları koruyan hep sizlersiniz… (18.03.1923)
Çünkü;
Bugün bize demokrasi dersi vermeye çalışanlara o gün demişti ki:
-Napolyon, esaslı bir fikre dayanmadan işe başlamış ve kendine bir fırsat yaratacağını zannettiği olayların gidişine uymuştur. Onun bu hareketi, demokrasiciliğin vücudunun altmış senelik gecikmesine sebebiyet vermiştir diyebiliriz. (30.11.1929… Vossishe Zeitung muhabirine verdiği demeçten)
Demokrasi denince Atatürk’ü unutma
Saygısızlık ederek yüreğimiz kanatma
Her dolmuşa binene varmak için can atma
Onlar gaza gelmiş hatasının içinde
AMAN DİKKAT! YAZIK ETMEYELİM…
Yokluğun, yoksulluğun, yoksunluğun içinden çıkarak geldiğimiz bugünlerin kıymetini bilmez, ülkemize göz dikenlere, milletin malına-mülküne musallat olanlara karşı uyanık olmazsak yandığımızın resmidir…
Onun için;
Sorsavuş’a sor hele soranlara ne diyor
Bu milleti yalanla yoranlara ne diyor
Türkiye’yi haince vuranlara ne diyor
Ayağa kalka Ata’ya mehabet, ihtirama