Yabancı sığınmacı işçiler için cennet oldu Türkiye. Kendi vatandaşına neyinize yetmiyor çay-simit diyen siyasi muktedirler, Suriye’den gelen sığınmacılara karşı kucak açarak 37 milyar doları cömertçe harcıyorlar. Hastane bedava, sığınmacı gençlere üniversiteye giriş sınavsız, belediyelerden maaş, devletten maaş oh ne ala memleket. Vatandaş üç kuruş daha ucuza soğan-patates almak için saatlerce tanzim satış kuyruğunda bekliyor, mülteciler nargile tüttürüyor. Türkiye de resmi genç işsizlik oranı %26,7 ulaşmış durumda. O da bilineni bir de perde arkasında kalan genç işsiz oranı var ki neredeyse geçlerin üçte biri oranında.
Dışarıda avuç açıp alamadığın kredi yüzünden işçilerin kıdem tazminatlarına bile el atmaya fon oluşturup fona yatmaya çalışıyorsun, ama içimize mülteci olarak gelenleri işimize, aşımıza ortak ediyorsun. Hem de halkımız açız işsiziz diye feryat ederken. Yanlış politikalarınız nedeniyle yarattığınız işsizlik oranıyla gençlerimiz artık vatan demiyor yurt demiyor baba ocağı demiyor, iş sahibi aş sahibi olmak için yabancı ülkelerin kapılarında girebilmek için kuyruk oluşturuyor. Ailelerin zorluklarla büyütüp okuttuğu gençlerimiz yaban ellere iş sahibi aş sahibi olmaya gidiyor.
Her şey den önce uyguladığınız göçmen politikalarının yanlışlığı nedeniyle ülkemize doluşan binlerce yabancı Suriyeli-Iraklı-Somalili-Nijeryalı-Afganlı-Yemen uyruklu mülteciler gerek yasal yollarla gerek yasal olmayan yollarla ülkemiz insanının işine aşına ortak olmuş durumdalar. İş dünyamızda legal ya da kaçak olarak yerlerini aldılar. İktidarın bunlara tanıdığı istisnalar yetmiyormuş gibi vatandaşlık bile edindiler. Ülkemize kaçak yollarla giren mültecilerde sanayi kuruluşlarında ülkemiz insanının çalışma alanlarına girerek daha ucuza çalışarak insanımızın işsiz kalmasına neden oluşturdular. Türk kültürü ile bağdaşmayan bu grup insanların her türlü polisiye suçları oluşturduğu gasp-tecavüz-hırsızlık-uyuşturucu olaylarıyla ülkemizde faaliyette bulunduğu görülmektedir.
Hemen-hemen her ilde yer alan bu sığınmacılarla hem ülke insanının hem de güvenlik güçlerinin başı derttedir. Mevcut koşullarda ülkemizin sosyal yapısı da tehlike altına girmiştir. Başlangıçta komşu ve Müslüman ülke diye dostluk kurduğumuz, daha sonra okyanus ötesi güçlerin Emperyalist ülkelerin çıkarlarına uyarak ve kanarak bozduğumuz dostluk ve komşu ilişkilerinin baş sorumluları bu günkü siyasi muktedirlerdir. Onların uyguladığı yanlış dış politikalardır. Özellikle, Adana- Mersin- Kilis- Hatay- Kahramanmaraş- Gaziantep gibi illerimizde çoğunlukla yoğunlaşan yerleşik sığınmacılar nedeniyle şehir halkları tedirgindir ve çatışmalar yaralamalar yaşanmaktadır. Şehir halklarından çalışanlar sığınmacıların daha ucuza çalışmaları yüzünden işsiz kalmışlardır.
Ülkenin yığınla çözülmesi gereken sorunu varken, yapılan yerel seçimlerde alınan hezimet sonuçlarını eşelemeyi bir tarafa bırakıp ülke sorunlarına eğilmeniz gelecekte yapılabilecek seçimlerde meydanlarda söyleyebileceğiniz olumlu söylemlerinde beraberinde getirecektir. Ülke sorunlarına ve insanımıza karşı bu kadar duyarsız kalınması, sadece Yüksek Seçim Kurulu’nun vereceği kararlara odaklanılması, verilecek hukuksuz kararlara baskı oluşturulması ülkenin var olan sorunlarını daha da derinleştirecektir. Bir yanda milyonlarca Türk insanı işsiz gezerken, ekonomi batağa saplanmış üretim yapılamazken, sanayi odası Başkanı “Battık iflastayız” derken, YSK baskılanarak hukuksuz bir karar çıkarabilmenin peşinde olmak ülke sorunlarını daha da çıkmaza sokacaktır.
Asgari ücretle geçinen beş kişilik bir ailenin günde üç öğün çay-simit yerse cebinde 1120 lira kalır diyecek kadar duyarsız kaldıysanız bu milletin iradesi sizi baş tacı ettiği gibi yarın ayaklar altına da alır hesapta sorar olur. Sığınmacılara yapılan harcamalar neredeyse 40 milyar doları buluyor. Kaba bir hesapla 29 adet Avrasya Tüneli- 8500 kilometre hızlı tren yolu-12 Marmaray Hattı- 51 bin kilometre duble yol-ya da 8 Adet Atatürk Barajı bu harcamayla yapılabilirdi. Sığınmacılar için yapılan harcamanın nereye ne kadar yapıldığını sormakta bu milletin hakkı olsa gerektir.
Sığınmacı gelecek biz onu baş tacı edeceğiz ülkenin gençleri yarattığınız işsizler ordusu yabancı ülke kapılarında iş-aş edinmek için kuyruğa girecek, açız diye insanımız feryat edecek kendini yakacak. Ve siz bütün bunlara karşı duyarsız kalacaksınız. Bravo size…