“slm cnm nbr”
“iim”
“kib”
“tşk”
“bye”
Anlamadınız mı?
Ben de hiç anlamıyorum, sesli harfleri neden yutuyorsunuz?
İnternet hayatımıza girdiğinden beri ortak bir yaşam merkezi oluştu.
Bu ortak yaşam merkezi, ortak bir sohbet dili de geliştirdi.
Sosyal paylaşım siteleri ile cep telefonu mesajlarında önce çoğunlukla gençler tarafından, şimdilerdeyse hemen her yaştan insanın sıklıkla kullandığı kısaltmalar dizini yaygınlaştı.
Sosyal iletişim ağları ile cep telefonu mesajlarında kullanılan bu uyduruk dil, zamandan tasarruf gibi düşünülse de sabırsız bir toplum yapısı geliştiriyor.
Bu kısaltmalar kişileri tembelleştiriyor.
Kişiler arası iletişimi olumsuz etkiliyor.
Sesli harfleri yazmayı kendine yük sayan bir nesil yetişiyor.
Bu nesil ileride Türkçeye verecekleri zarardan habersiz.
Öğrencilerinin birçoğu bir paragraf yazı yazmaktan aciz.
Sorulan soruları en kestirme şekilde ve kendi lisanlarınca cevaplıyorlar.
Hiçbir şeye sabırları, tahammülleri yok.
Bizler de gitgide onlara benziyoruz.
Toplumun iletişim genetiği yeniden diziliyor.
Başka bir iletişim dili gelişiyor.
Duygusuz, duyarsız, umarsız bir dil bu.
Duyguları içinde barındırmıyor.
İfadelerin ruhsuzluğu emojilerle maskelenmeye çalışılıyor.
Gülümseme, gülme, çok gülme, kahkahalarla gülme ifadenin içeriğinden değil sembolüyle anlaşılıyor.
Hüzünlenmek, üzülmek, sevinmek gibi duygular artık sözün içeriğinde değil şeklinde.
Sadece sessiz harflerle yazılan şifresel bir dil ve emojilerle hislerini aktaran bir iletişim sisteminin kodları hepimizi içten içe kavrıyor.
Bu yeni nesil iletişim sistemini anlamak için çaba göstermek gerekiyor.
Hepimize kolay gelsin…