Muharrem ayındayız

Zafer Çam

Aşure gününde, Muharrem ayında, HZ. Hüseyin ve yakınlarının şehit edilişinin ayındayız. 

Kerbela de yaşanan acıyı Müslümanlar hep diri tutmuşlar. Kesintiye uğramadan her yıl Hz. Hüseyin Muharrem ayında matem havası içerisinde anılır olmuş...

Ömrü boyunca peşinde koştuğu gücün, makamın, iktidarın, servetin elinden gittiğini, sonunun geldiğini gören “Yezit” ruhlu iktidarların ruh halini anlatmaya imkân var mıdır? 

Yoktur yok olmasına da ne yaparsın ki vicdanı olmayan bu “Yezit” iktidarları var olduğu müddetçe matemler eksik olamayacak.

Yezit zulümleri var oldukça şahadeti tadan Hz. Hüseyinler hep var olacak. Kimi önde gidecek kimleri arkada gelecek. Yaşasın Hz. Hüseyin şahsiyetiyle yaşayanlara. Ne mutlu ki, Hüseyin gibi şahadete koşanlara… Zalimin zulmü karşısında Hz. Hüseyin olanlara…

Günümüzde Hz. Hüseyin olmak kolay değil, gücü zalim iktidarları karşınız almak.  Yezidi iktidarlara, cahiliye düzenlere başkaldırdığınızda ya Kerbela’yi yaşarsınız, ya da başınız verisiniz.

Zalimin önünde ben dedemin dinini siz zalimlerin elinde almak için çıktım bu kutlu yola diyen Hz. Hüseyin olursunuz. Yezidin hırsı Kerbela de kesti Hz. Hüseyin’in ve ehlinin güzel başlarını. Yezitler soyunun zulmüne Müslümanlar tarihte defalarca şahit oldu ve olmaya da devam ediyor. 

Hayatın içerisinde hak, batıl savaşları hiçbir zaman bitmeyecek. Hiç düşündünüz mü bir insan iktidarı niye bırakmak istemez ve bırakmamak için her şeyi ama her şeyi göze alır?

İnsanlara hizmet etmek için geldiği makamda o koltuğun esiri olan bu Yezidi ruhların nasıl cinnet geçirdiklerini, herkese nasıl zulüm etiklerini yaşayarak görüyoruz.

Yazıklar olsun “Yezit “iktidarlarına çanak tutanlara. Yazıklar olsun Hz. Hüseyin’ini ve yakınların çölün ortasında yalnız bırakanlara. Yazıklar olsun hakkın karşısında susan, sureti haktan görünen, ikiyüzlü münafık ruhlu, makamın, paranın ve korkusunun esiri olmuş şahsiyetsizlere. 

Unutmayın Hz. Hüseyin’in yanında olmayıp iktidarın gölgesinde olanlar en az sizler de bu “Yezit”  ruhlu insanlar kadar suçlusunuz. Sizler Hz. Hüseyin’e verdiğiniz sözün arkasında dursaydınız belki Kerbela olmayacaktı.

Hz. Hüseyin’in yanında değil gücün gölgesine sığındınız. Sözünde dönen sizler Hz. Hüseyin ve yarenlerini çölde yezidin ordusunun önüne attınız. Hz. Hüseyin’in başında halay çektiniz.

Onun mübarek başıyla top oynadınız. Unuttuğunuz bir şey vardı, din günü yakın bakın sizden geriye ne kaldı. Müslümanlar tarafında lanetlenmiş bir “Yezit” soyu.

Tarihte ve günümüzde Zulmün adı “Yezit” oldu. Şahadettin adı Hz. Hüseyin. Doğan çocukların adı Ali, Hasan Hüseyin… Allah Müslümanlara yeniden Hz. Ali, Hz. Hasan, Hz. Hüseyin ruhlarını nasip etsin. Yeryüzünün zalim Yezitlerinin korkulu rüyaları olsun.