Türkiye'de 50 binin üzerinde muhtar var. Her seçim döneminde seçim yarışının en sert geçtiği alanlardan biri de muhtarlıklar oluyor. Son dönemlerde muhtarlara sağlanan imkanlar ve muhtarlıklardan alınıp e-Devlet üzerinden sunulan hizmetler bu görevi daha da cazip hale getirdi. Peki, seçimden sonra gündeme gelen muhtarlıkların kaldırılması olayı ne durumda? Bu konuya gelmeden önce, müsaadenizle geride kalan hafta için Ankara'nın fotoğrafına bakalım.
***
Ankara'da belediye başkanları ile personelin yemek yeme geleneği başladı. Aslında olması gereken ama nedense bu dönem hatırlanan ve önemsenen, hatta büyük bir bahtiyarlıkla paylaşılan "Belediye başkanı ve personelin birlikte yemek yeme geleneği" Ankara'da hızlandı.
2019 seçimlerinden sonra Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğuna geçen Mansur Yavaş, belediye yemekhanesindeki bürokratlara ait olan yemek bölünü iptal ettirip herkesi "aynı sofraya" oturtmuştu.
31 Mart 2024 seçimlerinin ardından Mamak Belediye Başkanı Veli Gündüz Şahin'in başlattığı personelle yemek yeme geleneğine, Etimesgut Belediye Başkanı Erdal Beşikçioğlu, Gölbaşı Belediye Başkanı Yakup Odabaşı'dan sonra Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki de dahil oldu. Ne diyelim afiyet ve daim olsun ama personeli anlamak için sadece onlarla yemek yemek yetmez!
Mansur Başkan'ın başlattığı bir diğer uygulama olan "makamlara kendi fotoğraflarını asmama geleneği" kısa sürede taklit edilmiş ama devamı gelmemişti. Bakalım yemek yeme geleneği ne kadar sürecek.
***
Geçtiğimiz hafta Ankara milletvekillerinin bir yıl içerisinde ilk imza sahibi oldukları kanun tekliflerini yazdık. Bu konuda CHP'li Umut Akdoğan, Gamze Taşçıer, İYİ Partili Kürşad Zorlu ve Bağımsız Ankara Milletvekilleri Adnan Beker ile Yüksel Arslan alkışı hak edenler olmuştu. Bu isimlerin kanun tekliflerinde Ankara'yı ilgilendiren konular da yer alması ayrıca önemliydi.
***
Ankara'nın en önemli gündem maddelerinden biri de ulaşımdaki yüzde 40'lık EGO zammı oldu. Bir taraftan Ankara Büyükşehir Belediyesinin SGK borcu tartışılırken, bir taraftan da EGO zammı gündeme gelmiş oldu. Elektriğe gelen yüzde 38'lik zammın ardından, ulaşıma gelen yüzde 40'lık zam elbette vatandaşı zorlayacak. Zamlara alıştık, sıradaki gelsin...
***
Hazır zamlardan söz açılmışken bir de nur topu gibi "vergi kaçırma" gündemimiz oldu. Büyük firmaların uzun yıllardır vergi vermeği basına yansıdı, bunun üzerine Hazine ve Maliye Bakanlığı hareket geçti "Bundan sonra çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alınacak, takibi yapılacak." uyarısında bulundu. Geçmiş olsun, şimdiye kadar göz yumulmuş yani!
Asgari ücretle çalışan bir vatandaşın alacağı mesaisinden vergiyi kesen devlet, milyar TL kazanan firmalara ses çıkarmamış mı? Ne diyelim takdir kamuoyunun...
***
Ankara'da cinayet ve kavga olayları her geçen gün artıyor. Mamak ve Elmadağ'da yine benzer vakalar yaşandı. Mamak'ta, ruhsal problemleri olduğu öne sürülen bir kızın annesini bıçakla yaralaması akıllara durgunluk verdi. Elmadağ'a bağlı Hasanoğlan Mahallesi'nde güveç pişirme talebi yüzünden çıkan tartışmada komşular birbirine girdi.
Öte taraftan Keçiören'e bağlı Ufuktepe Mahallesi'nde ve Yenimahalle'ye bağlı Anadolu Mahallesi'nde rehine krizleri yaşandı. Toplum olarak psikolojik sorunlar yaşıyoruz, bu konuya eğilmek gerekiyor!
***
Keçiören Belediye Meclisi bir 'yanlıştan' döndü ve hafriyatların yeniden Belediye tarafından ücret karşılığında alınmasına karar verdi. Daha önceki kararda, başka ilçelerden getirilerek atıldığı tespit edilen hafriyatlar gerekçe gösterilerek vatandaşların kendi hafriyatlarını kendilerinin alması kararlaştırılmıştı. Bu durum kısa sürede sokaklarda moloz yığınlarının birikmesine neden olunca o yanlıştan dönülmüş oldu.
***
AK Parti Ankara Milletvekili Tuğrul Türkeş, istediğini aldı ve gündem belirleyen "Osman Kavala ziyareti" konusunda Adalet Bakanlığından şifahi olarak izin çıktığını duyurdu. Türkeş'in açıklamaları, kulislerde "Bu çıkış beraberinde istifa getirir." yorumlarına neden olmuştu. Ama asıl dikkat çeken gelişmeler DEVA Partisi ile Demokrat Parti arasında yaşanıyor. İki parti bu aralar yeni bir siyaset mühendisliği ile çalışıyor. Ancak istenen sonuca ulaşmak için bağımsız vekillerin kapısını aşındırmak veya başka partilerden transfer gerekiyor!
***
Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinde grubu bulunmayan iki parti var: Büyük Birlik Partisi ve Yeniden Refah Partisi. Bu iki partinin meclis üyelerindeki sayısal azınlık, ABB'de grup oluşturmalarına yeterli gelmediği için kendilerine ait bir odaları da yok. Yönetmelik gereği oda hakları olmasa da siyasi nezaket açısından her iki partinin temsilcileri için Ankara Büyükşehir Belediyesinde misafirlerini ağırlayacakları, işlerini takip edecekleri birer oda tahsis edilmesi önem arz ediyor. Sayın Mansur Yavaş'ın bu konuyu dikkate alacağını düşünüyorum.
***
Türkiye genelinde 50 binden fazla muhtar bulunuyor ve bu muhtarların birçoğu şehirlerdeki mahallelerde görev yapıyor. Büyükşehir, il ve ilçelerde muhtarlıkların yaptığı işlerin çoğunu valilikler, kaymakamlıklar, belediyeler ve e-Devlet yapıyor. Muhtarların aylık ortalama maaş tutarı 850 milyonun üzerinde. Yıllığı ve sosyal güvenlik giderlerini ise varın siz hesap edin! Peki, muhtarlar günde kaç saat çalışıyor?
Geçtiğimiz günlerde bir muhtarlığın önünden geçerken dikkatimi çeken şu duyuruya rastladım. Muhtarlık kapısında "Çalışma saatleri hafta içi: 10-12 ve 14-16" yazıyordu. Aylık asgari ücret alan muhtarların bir kısmı günlük de asgari çalışma yöntemi belirlemiş anlaşılan. Vatandaşlar ise bu tür durumlar karşısında tepkisini şu sözlerle dile getiriyor: "Muhtarlıkları açık bulmak çok zor. Seçim zamanı kendilerini tanıyoruz başka da göremiyoruz. Günümüzde muhtarların birçoğu ya emlak dükkânında ya inşaat firmasında ya ticarethanesinde kendi işinin takipçisi oluyor." (Elbette işinin hakkını veren, aldığı ücreti hak eden ve oturduğu koltuğa değer katanları tenzih ediyoruz.)
Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanı seçilmesi halinde muhtarlara bir de sekreter atayacaktı. Bu durum, "Muhtarlık kapatılıyor mu?" tartışmalarını da beraberinde getiriyor. Sizce köyler dışındaki muhtarlıklar gerekli mi?