Müsrif Olmayalım

İhsan Akça

Aziz milletim, şu mübarek ramazan ayında müsrif olmayalım. Allah’ın verdiği her nimetin kıymetini bilelim. Tüketeceğimiz kadar alalım. Doymak için değil beslenme ihtiyacımız kadar tüketelim. Soframıza, tabağımıza ihtiyacımız kadar alalım; aldığımızı bitirelim. Birçok yerde -hele ki açık büfelerde- alınan yiyeceklerin yarısı bile tüketilmeden çöplere atılıyor. Yol kenarında poşetlerle pencerelere asılan ekmeklere bakalım. Bütün bunlarla beslenecek o kadar çok insanımız var ki, bunları düşündükçe bu müsrifliğin önünü nasıl alabiliriz diye düşünüyoruz. Her bir insanımız sofrasına oturduğu zaman kendi tükettiklerinden sofrasında olmayanları düşünebiliyor mu? İster imkanı olanlar olsun ister mağdur olanlar olsun kendi durumlarına göre müsriflikten kaçabiliyorlar mı? Bunları hepimizin iyi düşünmesi gerekmez mi?

 Müsriflikten kısa da olsa bahsetmeye çalıştık. Müsrifliğin zıttı cimri de olmayalım. İmkanlarımız nispetinde ihtiyacı olanları düşünelim. Elimiz açık olsun. Allah’ın verdiği nimetleri paylaşmasını bilelim. Olmayanın olanda hakkı olduğunu unutmayalım. Biz millet olarak paylaşmayı seven bir milletiz. Bu zaten inancımızın gereğidir. Milletimizin en sıkıntılı günlerinde olduğu bu zamanda müsrif de olmayalım cimri de olmayalım, aman tutumlu olalım. Yiyeceğimizde, giyeceğimizde ve her türlü harcamalarımızda tutumlu olalım. Varlıklı iken yoksulluğu, sağlıklı iken hastalığı, genç iken ihtiyarlığı hiç unutmayalım. Bütün bunların kıymetini zaman içinde unutmayalım. Tutumlu olmak, ihtiyaçtan fazla harcamamak, her türlü masrafta lükse kaçmamak, marka peşinde koşmamak prensibimiz olmalı.

 Evlerimizin giderlerini de çok düşünmemiz gerekmektedir. Suyumuzu, elektriğimizi yerli yerinde kullanalım. Lüzumsuz lambalarımızı söndürmeyi unutmayalım. Bir ampulle aydınlanabiliyorsak ikincisini, üçüncüsünü yakmayalım. Yayan gidebileceğimiz yerlere arabayla gitmeyelim. Yürümenin hem sağlığımıza hem de bütçemize faydası olduğunu unutmayalım. İhtiyaçlarımızın dışında lüksten ve gösterişten mutlaka uzak duralım. Bütün dünyanın perişan olduğu bu zamanda bizler hem ailemizi hem de milletimizi düşünelim. Şikayet ettiğimiz konu varsa o şikayet edilen konulardan ve davranışlardan önce kendimizi kurtaralım. Kendimizin yapmadığı işleri ve davranışları başkasından istemeyelim. İster özel işlerimizde olsun, ister devletteki görevlerimizde olsun, ister özel sektörde çalışıyor olalım iş ahlakını hiçbir zaman unutmayalım. Aldığımız ücretin karşılığını verebiliyor muyuz, veremiyor muyuz? Kazancımızı helal ettirebiliyor muyuz yoksa helalin ve haramın olduğunu düşünmüyor muyuz? Bunların hesabını iyi yapalım. Başımıza gelecek her kötülüğün sebebini kendimizde arayalım. Başkasını suçlamadan kendi muhasebemizi kendimiz yapalım.

 Her hatanın her yanlışın bir karşılığı vardır. Onun için öncelikle kendimizi hesaba çekelim. Çalışmalarımızla, davranışlarımızla iyi yolda mıyız yoksa yanlışlara devam mı ediyoruz? Bunu unutmayalım. Atalarımız ayağımıza taş bile değse bunun sebebini araştırın demişlerdir. Bunları hiç unutmadan yaşantımıza devam edelim. Şikayetçi değil bağışlayıcı olalım.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.