Öfke, çoğunlukla tehdide, adaletsizliğe veya rahatsızlığa tepki olarak ortaya çıkan yoğun bir duygudur. Bu duygu, kişinin kendini koruma veya durumu değiştirme ihtiyacı hissetmesine neden olan hem fizyolojik hem de psikolojik bir tepkidir. Neyi sevip neyi sevmediğimizi, nelerden hoşlanıp nelerden hoşlanmadığımızı ifade eden duygusal ipuçlarından biridir. Tüm duygularımız gibi uygun ifade edildiğinde insani ve normal bir duygudur.
HANGİ DURUMLARDA ÖFKELENİRİZ?
Hayal kırıklığına uğradığımızda, utanç hissettiğimizde, engellenmiş hissettiğimizde, haksızlığa uğradığımızda, kaygı hissettiğimizde, anlaşılmadığımızı hissettiğimizde.
Peki, öfkemizi neden kontrol etmeliyiz?
Öfke doğru ve sağlıklı bir şekilde ifade edilebilirse insani gelişime katkı sağlayacaktır. Öfkeli duygular ortaya çıktığında, bunların insanları yıkıcı davranışlara yöneltmesi muhtemel olduğu gibi kendi içimizde yaşayacaklarımız şunlardır.
Stres ve gerginlik hissetmeye başlanır, terleme artar, nefes alıp verme sıklaşır, kalp atışları hızlanır, kan basıncı artar. Ayrıca öfkemizi sağlıklı yönetemediğimizde başımız ağrır, solunum, dolaşım problemleri ve duygusal problemler yaşarız.
Bu nedenle öfkemizle baş etmek için öncelikle onu tanımalıyız ve onu yok saymamalıyız. Öfkemizi öfkelendiğimiz konu ya da kişi dışında başka bir yere yönlendirmemeliyiz. Öfkemizi saldırganca ortaya koymamalı, kendimize yöneltmemeliyiz. “Neye kızgınım?”, “Kime, neden öfkelendim?”, “Hangi davranış beni bu kadar öfkelendirdi?” sorularını cevaplamalı ve asıl sorunu tespit etmeliyiz.
Öfkeli olan kişi karşımızdaki ise anlık tepki vermemeli, onu dinlemeli, o an ne hissettiğini anlamaya çalışmalıyız. Bazı durumlarda sadece etkin bir dinleme bile anlaşmazlığın yaşanmasını engelleyici etkiye ve güce sahiptir. Problem çözümlenmiyorsa, onu çözmek isteyip istemediğimize karar vermeliyiz.
Bizi öfkelendiren problemi, bu probleme nasıl tepkide bulunduğumuzu, bu tepkinin ne gibi sonuçlar doğurduğunu ve problemi halletmek için iyi bir yol olup olmadığını düşünmeliyiz.
Bunun yanı sıra; sakin ve rahatlatıcı bir müzik dinlemek, mutlu olunan bir ânı düşünmek, derin nefes alıp vermek, yavaş ve hafifçe kasları esnetmek, tempolu bir yürüyüş yapmak, hoşa giden bir aktivite yapmak, yüksek sesle şarkı söylemek, komik yüz ifadeleri / mimikler yaparak bütün yüz kaslarını hareket ettirmek öfkemizin yatışmasına ve sakinleşmemize yardımcı olacaktır.
Unutmayalım ki, kontrolsüz öfke, ilişkilere zarar verebilir. Kişinin kendi sağlığına zarar verebilir. Bu yüzden öfkemizin farkında olmak ve onu doğru bir şekilde yönlendirmek, daha sağlıklı sonuçlar doğurabilir. Kontrol altına alınmış öfke ise güçlü bir motivasyon kaynağı olup eyleme geçmeye teşvik eder.