Geçtiğimiz günlerde Ankara Ulus Meydanı'nda öğretmenlerimizin 100 bin atama ve mülakatın kaldırılması taleplerini dile getirdiği programa katıldım. Aslında her gün hayatın bir tarafında gördüğümüz kıymetli meslektaşlarımız, kalabalıklar halinde bir araya gelince maalesef basının dikkatini çekti.
Sizlere bir örnek vereyim; Ankara'da ikamet ettiğim mahalledeki zincir marketin ekmek reyonunda çalışan atanamayan edebiyat öğretmeni bir kardeşimiz, bilindik bir markanın kargo şubesinde çalışan atanamamış fizik öğretmeni, daha da önemlisi gece denk geldiğim bekçi kardeşlerimizden birisi de atanamayan ve bu sebeple başka bir mesleği tercih etmek zorunda kalan tarih öğretmeni Erkan kardeşim. Peki neden bu kadar her gün gözümüzün önündeler ve toplum bunu görmüyor?
Neden lafa gelince veya 24 Kasım'da eli öpülesi oluyor da başka zamanlarda kıymeti harbi yok öğretmenliğin?
***
Öğretmenlik dışında başka bir meslek yoktur ki bu kadar üvey evlat kalsın. Eskiler bilir, 60 yaşına gelmiş birisi yolda ilkokul öğretmenini görse, görevi pozisyonu ne olursa olsun bir kendine çeki düzen verir, saygıyla selamlardı. Maalesef şimdi öyle mi?
Bırakın yıllar evvel mezun ettiğiniz eski öğrencinizi, halihazırda okuttuğunuz çocuklarda ve üzülerek söylüyorum, bazılarının ailelerinde o saygının onda biri yok. Çünkü mevcut sistem ve hükümetin 22 yıllık yanlış politikaları, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün yeni neslin eserleri olacağını söylediği öğretmenleri itibarsızlaştırdı. Hem ekonomik yönden hem sosyal anlamda tamamen umudunu yitirmiş, kaderine terk edilmiş başka bir meslek grubu yoktur. İşte bu sebepten belki de bugün atanamayan öğretmenleri konuşurken, gelecekte çocuklarımızın dersine girecek öğretmen bulamayacağız.
***
Üniversitelerin eğitim fakültelerini inceleyin lütfen, gün be gün öğretmenliği tercih eden gençlerin sayısı azalıyor maalesef. Buradan hükümete bir çağrıda bulunmak istiyorum: Gelecekte iyi bir sağlık hizmeti almak istiyorsanız, oturduğunuz evler, bindiğiniz arabalar sorunsuz olsun istiyorsanız, iyi beslenmek, ekonomik olarak iyi bir ülkede yaşamak istiyorsanız, saydığım bu ve daha fazlası işlerin meslek erbaplarını yetiştiren öğretmenleri iyi yetiştirin!
Onlara sahip çıkın!
Geleceklerini teminat altına alın!
4 veya 5 yıl alanında eğitim görmüş bu insanları tekrar mülakat gibi gereksiz ve mantıksız bir sürece sokmayın!
Sizlere tavsiyem; eğer bir ölçüm aracı istiyorsanız, onları öğrencilerine sorun. Sizlere en doğru mülakatı vereceklerdir. Son söz de şu olsun; yıllarını eğitime vermiş, binlerce öğrenci yetiştirmiş emekli öğretmenlerimizi üç kuruş emekli maaşına mahkum etmeyin! Etmeyin ki onlardan feyz alıp çocuklar yetiştirmek isteyen yeni meslektaşlarımız olsun! Vesselam…