''Olmaya Devlet Cihanda Bir Nefes Sıhhat Gibi''

Uğur Böceği

Biz çocukken nefes dahi alamazdık. Çünkü hava kirliliği vardı. Geçen yıllar ısınmak için enerji kaynağı olarak kömür yerine doğal gazın alması ve yaygınlaşması ile hava kirliliği gittikçe azaldı. Hatta araçların egzoz sistemleri doğa dostu bir sisteme kavuşturulması ile hava kirliliğini iyice azaltmıştı.

Ancak zaman içinde kömür kullanımı ve diğer yollarla hava kirliliği yeniden alarm vermeye başladı.

Hava kirliliğinde “Partikül madde ve kükürtdioksit açısından sadece Artvin, Bitlis, Eskişehir, Yozgat, Kırşehir ve Kırıkkale'nin havası standartlara uygun. En kirli illerimizin başında ise İstanbul, Ankara, Adana, Amasya ve Manisa geliyor.

Hava kirliliğinin sonuçları maalesef çok ağır. Öncelikle bebek ve çocukların gelişimini negatif yönde etkilerken, diğer yaş guruplarında özellikle de  yaşlılarda bu negatif etkileşim kaçınılmaz bir etkidir.

Başta koah ve kalp damar rahatsızlıklarında artışların olması kaçınılmazdır. Aslında vatandaşın kömür kullanımı ile daha ucuz ısınıyor gözükse de sağlığımıza verdiği zarar da hesaba katılırsa, öncelikle sağlığa verdiği zarar mutlaka en önemlisi olmakla beraber, sağlığa harcanan ekstra masrafları da hesaba katarsak aslında hiçte ekonomik değildir. Hasta insanların çektiği çile ise işin cabası.

Peki bu konuda neler yapılmalı, ne gibi tedbirler alınmalı. İlk etapta doğal gazla ısınma teşvik edilmeli. Doğal gaz fiyatı düşürülmeli. Şehirlerimizde doğal gaza geçmeyen yerler tamamen doğal gaza geçirilmeli. Bu sisteme geçişte maddi zorluk yaşayanlara düşük faizli kredi verilmeli. Hatta devlet teşviki bile verilebilir.

Doğal gaz olmayan yerlerde ise soba sistemlerine filtre uygulaması yapılıp doğaya temiz hava salınmalı. Filtre uygulaması yapmayan konut, iş yeri ve özellikle de fabrikalara ağır cezai müeyyideler uygulanmalı. Ayrıca filtre uygulaması lodos estiğinde karbonmonoksit zehirlenmelerin mutlaka önüne geçecektir. Filtrelerin evlere uygun pratik cihazlar olması gerekli.

Hava kirliliğin sebebi genel anlamda bunlar, farklı hava kirliliği yapan faktörlerinde incelenip tedbirlerin alınması mutlaka şarttır.

Peki hava kirliliğinin önüne geçmenin başka yolu var mı? Elbette var. Söylediğim tedbirler ve daha niceleri eklenerek hava kirliliğinin önüne geçebilir. Ancak ülkemizdeki yeşil alanların acilen çoğaltılması ülkemizin ormanlaştırılması şarttır. Özellikle Anadolu'da ağaç yönünden çok kısır bir yapıya sahip. Dağlarımız ağaçsız. Bir an önce ormanlarımıza kavuşmak zorundayız. Yoksa bizi çok büyük tehlikeler bekliyor.

Şehirlerimizde çarpık yapılaşmalar maalesef hakim rüzgarların şehrin havasını temizlemesine izin vermiyor. Çünkü rüzgarların gidiş yolunu kapatan çok katlı binalar hava sirkülasyonunun önünü kesiyor. Bu cihetle kirli hava rüzgarla hareket imkanı bulamadığı için hava durağan hale geçtiği için, şehrin içine çöküp kalıyor. Özellikle çukur içinde kalan şehirlerde bu daha da belirgin bir etki yaratıyor. Maalesef şehirlerimiz hava kirliliğine mahkum kalıyor. :(

Düzenli bir şehir mi? Hemde planlama açısından çok güzel bir şehir. Hemde Türkiye'mizde.  Diğer şehirlerimize örnek olur inşallah. Çarpık yapılmaya, anti doğal yapılaşmaya hayır.

Atça - AYDIN

Kanuni Sultan Süleyman ''Olmaya Devlet Cihanda Bir Nefes Sıhhat Gibi''

Sigara içenlere de bir sözüm var ama. O bir başka yazımda artık. Lütfen sigarayı bırakın,

Böceğiniz diyor ki!

Sigara içerken sefasını, sonrada cefasını çekersiniz; unutmayınız.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.