Onlar dostlarımız

Eyüp Kara

Son günlerde sokak köpeklerinin başta çocuklar olmak üzere birçok vatandaşa grup halindeki saldırıları artmış durumda. Hal böyle olunca haklı olarak her kesimden farklı tepki gelmeye devam ediyor.

Önceki gün bir sokak köpeğinden kaçmak istersen kamyonun altında kalan 9 yaşındaki kız çocuğunun hayatını kaybetmesinin ardından tepkiler çığ gibi artmaya devam ediyor. Bu olaya her insan kendine göre yorum yaptı, kendine göre bir davranış sergiledi.

Bu olaya kayıtsız kalmayanlardan birisi de Türk pop müziğinin ünlü isimlerinden birisi Yıldız Tilbe’ydi,  Ünlü şarkıcı Yıldız Tilbe köpek saldırılarıyla ilgili olarak gelen haberlerin ardından sosyal medya sayfasında yaptığı paylaşımla eleştiri oklarının hedefi oldu.

Yıldız Tilbe'nin “Saldıran köpek gruplarına bulundukları bölgenin halkı zehirli et versin, hepsi gebersin! İnsan parçalamak nedir ya?” nedeniyle büyük tepki çekti. Hatta twitterda tag açılıp hakkında olur olmadık yorumlar geldi hakaretlerin ardı arkası kesilmedi.

Aslında Yıldız Tilbe’nin dediği çok doğru değil ama söylemlerinde haklılık payı da var. Çünkü sokak köpekleri vatandaşın başına bela olmuş durumda. Özellikle bu mevsimde aç kalan bu can dostlarımız yiyecek bulamayınca başta çocuklar olmak üzere grup halinde vatandaşa saldırıyor.

Yani onlara başta belediyeler sahip çıkmak zorunda. Fakat belediye barınaklarının durumu içler açısı. Hatta öyle görüntüler geliyor ki barınaklarda aç kalan köpekler birbirini parçalayıp yiyor. Yani barınaklarda ilgisizlikten dolayı çözüm olmuyor işin acı tarafı.

Evet onlar bize Allah’ın emaneti, onlara koruyup kollamak görevimiz. Çünkü bu dünya sadece biz insanlara mahsus değil. Bütün canlılarla birlikte yaşamak durumundayız ve birbirimize ihtiyacımız var.

Hayatımızın vazgeçilmezi olan can dostlarımıza merhamet ve şefkat göstermek hepimizin görevi. Onları koruyup kollamak hepimizin görevi. Ağızları ve dilleri yok dertlerini dile getiremiyorlar, seslerini duyuramıyorlar.

En kızgın anımızda, en mutsuz anımızda eğer bir can dostumuz varsa onu sevip, okşayarak stresimizden, sıkıntımızdan kurtuluyoruz. Evinde iki kedi besleyen birisi olarak onların ne kadar temiz, ne kadar masum olduklarına yakından tanıklık eden birisi olarak onların sayesinde sıkıntımı, derdimi ve stresimi atıyorum.

Benden bir şey istemiyorlar, ben onlara iki lokma bir şey verirsem şükredip elimi yalayıp, bacaklarıma sarılıyorlar minnetlerini göstermek için. Ben daha ne isteyebilirim ki bu güzel duygu insana yetmez mi?

Yani demem o ki belediyeler sokak köpekleri için ellerini taşın altına koymak zorundalar. Büyükşehirlerde yüzlerle otel, lokanta ve restoran var. Oralardan alınacak yiyecekler bu can dostlarımız için değerlendirilebilir ve onların karınlarını doyurmak mümkün.

Barınakların daha yaşanır hale getirilmesi için mutlaka bir çözümü bulunmalı. Oraların yaşam koşullar inanın can dostlarımız için yaşanılır hale getirilmeli. Bu işi sadece belediyelere yıkarak bu işin içinden çıkamayız vatandaşlar olarak bizlerde yardımcı olarak bu işi birlikte çözebiliriz.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.