Politika Kasabasının Siyaset Bulvarında gezinirken, Millet Bahçesindeki belediye hoparlöründen yayılan müzik yıllaaar öncesine götürdü beni…
“Bir acayip bekleyiş” içindeki Fatih Erkoç, bir büyük çalkantı içinde; “Sanki dakikalar yok, yıllar geçiyor / Beynimin aynasında / Örümcekler bağlanmış hücrelerime / Kokladığım çiçekler çoktan ölmüşler” diyerek insanı insana gömüyordu! Beklenen kara tren gelmiyorken; aldatılmış duygular isyan ediyorken, şarkıdaşların ruh halini karmaşıktı:
“Gözümdeyse bir bakış tam tımarhanelik
Oynatmaya az kaldı, doktorum nerede?”
***
Sanatçı, bir güzel kız yüzünden çıldırıp oynatırken, ben Salooonun kapısına dayanmıştım, girdim içeri…
Mehabet içindeki muhabbet erbapları arasında bulunan Gürsel Tekin, Millet Bahçesinden Salooona da yayılan “Terelelli lelli lelli” köprüsünün meşhur nakaratıyla iki çift söz ederken kalem elinden fırladı!
Yavuz Ağıralioğlu, “Hepinizi yakarım” manasındaki manisiyle panik butonunu çalıştırdı!
Meral Akşener, “Topunuz birden gelin” diyerek hörelenirken, il başkanları saygı duruşuna geçti.
Ağıralioğlu susmuyordu:
- Partiye dönerim ama Akşener giderse…
***
Salooondakiler neyse de Politika Kasabasının şeyhanesinin esriklerinden oluşan koronun “Kokladığım çiçekler çoktan ölmüşler” diyerek eşlik ettiği şarkının terennümü, şeyhane esriklerini daha da mest etmeye yetti!
***
Politika Kasabası hareketliydi…
Ekrem İmamoğlu, Salooonun bir köşesinden güvenli liman arayan kaptanı keserken, kaptan da su yudumluyor gibi yapıp yan gözle ona bakıyordu…
Masası her gün dünden rezerve Devlet Bahçeli, “100 il, 1.000 ilçe… Üniversitesi sınavı kalkacak…” diye söylenirken, Reis’ten gelen sürpriz ziyaretle sesini daha da yükseltti…
Zula bir köşedeki küsurat partilerinin masasında neler konuşuluyordu acaba? Şarkıya eşlik ederken, “Oynatmaya az kaldı, ittifak nerede” tornistanı, masanın yerel seçim gündemini açık etti…
Bu arada, Salooona adamlarını göndererek gözlem yaptıran Reis, esas adamlarını da BAE’ye salarak vaziyeti toparlama peşindeydi…
Kılıçdaroğlu il başkanlarını hizaya sokmaya, yeni yoldaşı Ümit Özdağ da Suriye çıkarmasına hazırlanıyordu…
İmamoğlu, Sarıgül’ün saldığı kokuyla sarsılırken, İzmir havasıyla kendine geldi…
***
Bu arada ünlü astrolog Buket Nizamoğlu, “Yaz Aylarına Astrolojik Bakış” yapıyordu. “Pek çok astrolojik gösterge var tabii ki…” diye söze başladı. Siyasiler susmuş, herkes bu sese odaklanmıştı.
Nizamoğlu, “Bu astrolojik göstergelerin içinde yaza damgasını vuracak önemli bir transitimiz var. Özellikle bu kısma yoğunlaşmak istiyorum. Etkisi 5 Haziran itibariyle başladı ve 9 Ekim’e kadar devam edecek” diyordu. Ki; “Sevimli gezegen Venüs, verdiğim tarih aralığında Aslan burcu’nda olacak. Normal şartlarda Venüs bir burçta bu kadar uzun süre kalmaz aslında… Bu durumun nedeni 22 Temmuz-5 Eylül tarihleri arasında Venüs’ün aynı burçta Retro yapacak olması diyebiliriz.”
Kılıçdaroğlu sendikacılarla ‘asgari ücret’ dalaşına girerken, “Peki transitin hayatımıza yansımaları neler olabilir” diye soran Buket Nizamoğlu cevabı da veriyordu:
“Tabii ki öncelikle sembolikleri incelemek gerekir. Venüs aşk, para ve sanatla bağlantılı bir gezegen… Aslan burcu ise ateş elementine mensup bir burç… Bu bağlamda transitin aşk, para ve sanatta hareketli bir akış yaratacağını söyleyebilirim.”
***
Ensesini kaşıyan Politika Kasabası sakinleri, siyasetin sırrını çözebilmek için gaiplerden bir ses bekliyor gibi evrenin derinliklerine dikti gözlerini!