Sondan başlayalım.
Alamut Kalesi'ni bilmeyenler var mı? Haşhaşi Hasan Sabbah'ı bilmeyen var mı? Müslüman düşmanı Hasan Sabbah, Alamut Kalesi’nde yetiştirdiği ve haşhaş içirerek kafalarını uyuşturduğu teröristlerini özellikle Devlet Reisi Müslümanların üzerine salarak suikast işletirdi. Bundan bin yıl önce yaşamış ve Selçuklular zamanında Bize en düşman bir bela olarak kötü bir ad bırakmıştır. Adamın o kötü adı hâlâ Batı Avrupa dillerinde dahi geçerlidir.
İngilizce’de “assassin” kelimesi katil, kiralık katil ve suikastçi manasına gelir ve bu kelimenin kökeni Hasan Sabbah denilen alçaktan gelir. Haşhaşi kelimesi İngilizce’de “assassin” olmuştur.
Hasan Sabbah hakkında Türkiye Diyanet Vakfı’nın çıkardığı İslam Ansiklopedisinde şu bilgiler mevcuttur. (Tabi bu bilgileri olduğu gibi yazmadım. Kendime göre derlediğim cümleler aşağıdaki gibidir )
Hasan Sabbah, 1053 yılında İran’ın Kum kentinde doğmuştur. Yetişkinlik yıllarında İsmailiyye isimli sapık bir mezhebe intisap etti. Ondan sonra İslam düşmanı oldu. 1081 yılından itibaren İsfahan’dan başlayıp dokuz yıl boyunca bütün İran’ı dolaşarak Batınilik isimli bir başka sapık akımın propagandasını yaptı. Her türlü numara ve halkın üzerine gönderdiği sapık dailerle o bölgede etkili oldu. O sıralarda faaliyetlerini dikkatle izleyen Selçuklu Veziri Nizâmülmülk Rey’deki görevlilere onu yakalamaları için emir verdi; fakat sapık Hasan Sabbah oradan kaçarak Rudbar vadisinde kendisine karargah seçtiği müstahkem Alamut Kalesi’ne yerleşerek fitne-fesat işlerini oradan sürdürdü. O Kale çok yüksek ve içerisine dışarıdan girilemeyecek şekilde korunaklı idi. Hasan Sabbah adamlarına cennet vaad ediyor ve kendilerini bekleyen mutluluğu dünyada iken tatmaları için esrar içiriyordu; böylece onları her türlü emrini yerine getirmeye hazır hale getirerek başta Müslüman alim ve Devlet adamlarını öldürmek maksadı olmak üzere etrafa salıyordu.
Aynen günümüzde kafaları para ve benzeri propaganda ile uyuşturulmuş teröristlerin orta yere salınması gibi bir durumu Alamut Kalesi’nde ve teröristlerin atası Hasan Sabbah’da görüyoruz.
Selçuklu Hükümdarları Alparslan ve Melikşah zamanlarında Vezirlik görevlerini icra eden ünlü Türk Müslüman bilgin ve Devlet Adamı Nizâmülmülk, bir batıni terörist tarafından Ramazan Ayı içerisinde 1092 yılında öldürüldü. O batini teröristin arkasında Hasan Sabbah’ın olduğu sır değil.
Hasan Sabbah o girilemeyen Alamut Kalesi’nde 35 yıl daha böyle nice nice cana kıydıktan sonra kendisi 1124 yılında geberdi.
O Kaleyi ancak Moğol Hükümdarı Hülagü ele geçirebildi. 1256 yılında, Bağdat’ın işgali'ne giden Hülagü komutasındaki Moğol ordusu Haşhaşiler'i yok etmek maksadıyla Alamut Kalesi’ne girdiler ve Kalede bulunan tüm Haşhaşiler’i geberttiler.
Evet, bu olayda da Yüce Rabbimizin bir ilahi kuralı daha tecelli etti. O da şudur: “İşte kazandıkları (günahları)ndan ötürü zalimlerden bir kısmını diğer bir kısmının peşine böyle takarız." (Enam Suresi, 129)
Bir veciz söz şöyledir: "Zalim Allah'ın kılıcıdır, onunla önce intikam alır, sonra da ondan intikam alınır."
Evet şimdi bu anlatımlarımdan sonra güncel bir hadiseye Alamut Kalesi gibi terörist yetiştiren bir merkeze dikkat çekmeye gelelim.
Evet sizin dikkatlerinizi mühim bir konuya çekiyorum. Günümüzde Alamut Kalesi gibi bir yer var. O yer, terörist siyonist İsrail’dir. Oraya da girilemiyor. Oradan da Dünya’daki tüm teröristler yönetiliyor.
İşte iki gün önce Rusya’da bir terörist saldırısı oldu.
O saldırının arkasında terörist İsrail var.
Çünkü 7 Ekim 2023’ten beri terörist İsrail çoluk çocuk demeden, yaşlı genç dinlemeden ve kadın erkek ayırmadan Gazze’de ve Filistin’de katliam yapıyor. “O katliama karşı olduğu için Rusya'yı yakında cezalandıracağız” dedi bir İsrail’li yetkili.
Ve iki gün önce de öyle oldu. Rusya’nın başkenti Moskova’da bir konser salonunda gösteri izlemeye gelen yüz civarında masum halkı teröristler katlettiler. Onlarca da yaralı var.
Rusya’daki o olayı sanki terör örgütü DAEŞ yaptı gibi bir açıklama yapılsa da o açıklama boşa çıktı. Yakalanan teröristler o terörist eylemi para için yaptıklarını söylediler. Şimdi gelelim yazımızın başlığındaki ilk kelimeye yani para’ya.
Dikkat ederseniz yazımızın başlığında 6 kelime var. Önce en sondan yani Alamut Kalesi’nden başlayıp anlattım. Sonra ortadaki terörist İsrail’den bahsettim.
Şimdi de yazımın en başındaki kelime olan para’dan bahsedeyim. Daha doğrusu para ve terör bağlantısına dikkat çekeyim.
Para için adını sanını bilmediğin bir Ülke için adını sanını bilmediği insanlarla savaşan paralı askerler güruhu olduğu gibi paralı terörist güruhu da var.
Parayı veren ABD ve siyonistler her yerde terör işletiyor.
"Para kimdeyse, terörü o yönetir."
Artık para için terör işleniyor. Fikir, ideal ve siyasi görüşler dolayısıyla terör dönemi bitti. Para için terör dönemi çoktandır başladı. İsrail kurulduktan sonra “para için terör dönemi” başladı.
İsrail parayı veriyor ve tüm Dünya’ya teröristlerini gönderiyor. Aynen bundan bin sene önce Hasan Sabbah’ın Alamut Kalesi’nden terörist gönderdiği gibi.
Şurası çok açık bir gerçek: “Dünya’da para siyonistlerde ve terörü siyonistler yönetiyor. Dünya’da terörün merkezi İsrail ve MOSSAD ile CIA’dır.”
Rusya bu gerekçeleri ortaya çıkartıp açıklamalı ve ABD ve siyonist hedefleri vurmalıdır. Çünkü kendisine yönelik çok ciddi bir terör olayını siyonist ABD ve terörist İsrail işlemiştir. Rusya bu olayın altında kalmamalıdır. İki gün önceki o terörist olay ve sonrasında meydana gelen masum insanları katledilmesi çok büyük bir faciadır.
Rusya o olaydan dolayı siyonist ABD ve terörist İsrail’e haddini bildirmelidir. Rusya kendi vatandaşlarına katliam yapılmasına seyirci kalmamalıdır.