Pazarlık seçim / sandık gelgitleri

Dursun Erkılıç

Hayat acı / tatlı sürprizlerle doludur ya bunların insanı nerede bulacağı ve ne hallere düşüreceği belli olmaz…

*

Hayatta benim gibi ‘cahil’lerle yola giderseniz, Adil Ali arkanızdan seslenir:

Cahillerle yola gitsen / Geniş yolun dar ederler / Çöplükte gül olup bitsen / Açsan bile har ederler

Dahası da var:

Zar ederler, zor ederler, kör ederler

*

Bunun seçim sandığı ile ne ilgisi var derseniz…

Daha önce bahsetmiştim; oy kullandığım sandıktaki sayımı takip etmek için sat 17.00’de yeniden o okuldaydım…

Siyasi parti görevlilerinin ciddiyetini, sayıma konsantrasyonunu gözlerimle gördüm. Bazılarının yanına oturarak sayımda adı okunan cumhurbaşkanı adayını önlerindeki kağıda nasıl işaretlediklerini gördüm…

Bazı sandıklarda sayım yarım saat içinde başlarken bir başkasında 60 dakikayı buldu.

Sandık başkanının mahareti mi yoksa oy kullanmaya gelen seçmen sayısının azlığı mı bilemem ama bazı sandıklardaki oy sayımı su gibi akıp gidiyordu…

*

Kendi kendimle yola çıktığım için, ‘bir cahille yola gitmiş’ gibi hissettim! Aldığım notları aktarmak için bazı dostları aradım. Kimi sevindi kimisi üzüldü. Ben da cahilliğime yandım!

Bir başka ozanımız;

Cahil ile yola gitsen / Yol yorulur bilemezsin

Diyor ya onca yol tepeledim fakat baktım yorgunluktan eser yoktu bedenimde!

*

Biz sandık başına giderek yeni iktidarı belirleyecektik ama insanın da kendi iktidarı var demek ki!

Ben değil Sümmani söylüyor:

Söz söyle gönlünün iktidarınca / El elden üstündür arşa varınca / Süleyman’a söz öğretti karınca / Nasihat dinlemek noksanlık mıdır

Nasihat dinlememişliğin cezasını çok çekmiş biri olarak sarsıldım. Seçim en iyi ekrandan izlenir diyerek sandık nöbetimi terk ettim!

*

1970’li yıllardan beri seçim takip eden biri olarak söylüyorum; böyle bir seçim görmedim! Göremezdim! Cumhurbaşkanlığı seçimi ilk defa iki turlu yapılıyordu. Sonuç devrisi güne kadar netleşmedi. Sonuç: Seçmen milletvekillerini belirledi, cumhurbaşkanı için 28 Mayıs’a randevu verdi!

*

Sonra… Gün içinde siyasiler fena halde ağız dalaşına girmişken bir haber ilişti gözüme:

- Sandık başında kalp krizi geçiren 3 kişi hayatını kaybetti…

‘Ölümlü dünya, kalımlı dünya’ bu olsa gerek…

Biri oy vermek için sandık başınca ölüyor, oy verdiği kişi milletvekili ya da cumhurbaşkanı oluyor…

Sen istediğin kadar;

Anlatmam derdimi dertsiz insana / Dert çekmeyen dert kıymetin bilemez

Diyen Aşık Veysel’e vokalistlik yap!

O dem, şu dizeleri de çığırman gerekir;

Veysel günler geçti yaş altmış oldu / Döküldü yaprağım güllerim soldu / Gemi yükün aldı gam ilen doldu / Harekete kimse mani olamaz

*

Vay arkadaş! Seçimdi, sandıktı; şarkıydı, türküydü derken yolumuz nerelere düştü…

Pazarınız güzel olsun; günleriniz sağlık, başarı, bereket dolsun…

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.