Emekli isen yandın. Asgari ücrete yapılan %50’li civarındaki zam sonrası, emekli kardeşlerimizde bu oranlarda yapılacak zammın umudunu taşıyorlardı. Umut pompalayan iktidar ve yandaşları yapılan açıklamaların sonrasında emekliği hayal kırıklığına uğratmış oldu. Umutların saman alevine döndüğünü, hayallerinin boşa çıkmış olduğunu görmüş oldu. Milyonlarca emekliye %25.47 oranında zam verilebildi. 1.2 milyon civarındaki emekli ise 2.500Tl ile yaşam standartlarının altında bir yaşam sürdürmeye çalışacak. Cümleten köpük banyosu yapacaklar.
Piyasada ateş pahası yapılan zamlarla, daha emekli ve çalışanlar ellerine zamlı maaşları bile geçmeden ne yapacaklarını şaşırıp kalmış durumdalar. Üstünden bile geçemediğimiz köprüye, içinden bile geçmediğimiz tünele, uçağa binip de giremediğimiz havalimanlarına, aylar sonrasına verilen hastane randevularına, beton yığınına dönmüş devasa hastanelere, dolar bazında ödediğimiz paralarla ülke batmıyor da, Emekliye, emek kesimine, memura TL bazında ödenen paralar yüzünden mi ülke batıyor ya da batacak?
Belli bir kesim üç-beş yerden birden maaş alacak, bir dönem vekillik yapmış yandaşlarınızı yönetim kurulu üyeliklerine atayacaksınız ya da ihale ve genel müdür, ateşe yapacaksınız, onların çocuklarına ihaleler vereceksiniz, bu ihale ve kayırmalar, hiçbir soruşturmaya tabi tutulmayacak, sizler saraylarda lüks ve safahat içinde yaşayacaksınız. Sonra kalkıp emekliye- emek kesimine kuruş hesabıyla ücret verip enflasyon oranını düşük göstersin diye kurumlara da baskı yapacaksınız. Verilen zam bir sefalet ücretine dönüşmüştür. Bunları yaparken hiç değilse güzel dinimizi ve onun ayetlerini kendinize maske yaparak kullanmayınız.
Devletin maliyesini düzeltsin diye getirdiğiniz bilmem kaçıncı olan kişi, bütün dünyanın uyguladığı maliye yöntemlerini, iktisat kurallarının üstünü çizerek, artık HETEREDOKS maliye politikalarına geçiyoruz diyerek olayı kişiselleştirip yönlendirici politikaları uygulayacağız dedi çıktı işin içinden. Serbest piyasa ekonomik yöntemlerini bir tarafa itip fiyat ve ücretleri geçici bir süre için sabit tutup donduracakmış. Bir türlü inmeyen durmadan artan enflasyonu da indirmesini dileriz. Zira enflasyon ne emir komuta dinliyor ne de HETEREDOKS yalanına kanıyor.
Bütün bu açmazlar uygulanan yanlış politikalar, sizin fikri sabit haline gelmiş zihin yapınızdan inadınız yüzünden varılmış olan durumlardır. Bu politikalarla başarı sağlanabilseydi iktidarınız süresince geçen yirmi yıl boşa geçmemiş olurdu. Enflasyon da bu denli yüksek olmaz ele-güne avuç açmamış olurduk. Artan enflasyon karşısında uygulanacak reçete faizleri artırmaktır. Enflasyon maliyet kaynaklıdır. Üretememektir. Her malı ithal etmektir. Güveni-demokrasiyi-hak-hukuk adaleti hiçe saymaktır. Sosyal devlet ilkesinden kaçmaktır. Liyakatsiz olsun ancak benden olsun tercihleridir. Enflasyonu önlemek sizin öğle somun pehlivanları gibi meydan okumanızla da önlenemez.
Ve maalesef ülke çalışanları sizlerin bu yeteneksiz ve inadınız yüzünden zarar gördüğü gibi, emek kesiminin ve emeklinin de aldığı zam tirajı komik rakamlara ulaşmıştır. İktidarımı devam ettireyim, koltuğumu koruyayım da ne olursa olsun zihniyeti, seçime yönelik göz boyama, içi boş teneke gibi ses veren seslenişleriniz yüzünden bir türlü halkımız huzuru bulamamaktadır. Emekli aç-memur aç-esnaf siftah yapamıyor-üretici üretemiyor-sanayici yatırım yapamıyor, siz kalkmış HETERODOKS (Hokus-Pokus) diye sunduğunuz dünyada hiç uygulaması bile olmayan, eşi benzeri bulunmayan uyduruk sisteme takılıp durdunuz. İndirdik diye bindirdiğiniz faiz, bak sabitledik dediğiniz döviz yerinde durmuyor.
Ülke parasal bir çemberde döndürülüp duruyor. Bu çemberin dışına çıkacak üretim-yatırım ve planlama gibi bilim kaynaklı evrensel bir akıl lazım bize. Buna göre bir akıl ve çaba sizin zihniyetinizde yok. İşte bu zihniyetin sonucudur ki emek gücünün emeklinin ücretine uygarca yaşayabileceği zam yapılamamıştır.