Kurban Bayramı kapıda. Yarın bu mübarek günü bütün İslam alemi birlikte eda edeceğiz. Bayram Namazımızı kıldıktan sonra kurbanlarımızı kesip, dualarımızı edeceğiz. Bütün İslam Alemi başta olmak üzere bütün insanlık için en güzel dileklerimizi dileyip dualar ederek bu güzel günü kutlamış olacağız.
Bu sene Kurban Bayramı’nda Devletimiz çok arzulanan ve çok istenen idari izini uygulamadı ve başta kamu çalışanları olmak üzere, sadece dört gün izin yapacağız. 15 Ağustos Perşembe günü çalışanlar işbaşı yapacak ve mesaiye kaldığımız yerden devam edeceğiz.
Hal böyle iken yıllık izni olanlar bayramla birlikte bunu birleştirip tatil niyetine kullanıyorlar, “fırsat, bu fırsat!” diyerek. Kendilerince haklı ne diyebiliriz. Fakat şu bir gerçek ki artık bayramlar ne yazık ki bayram tadında olmaktan çıkmış durumda.
Bayramlara artık, kaç gün tatil olur gözüyle bakıyoruz ve tatilimizi nerede, nasıl geçiririz derdindeyiz maalesef. Üzücü bir durum fakat artık devir değişti, insanlar değişti, her şey değişti çok yadırgamıyorum.
“Eskiden şöyle güzeldi, böyle güzeldi” denir ya... Bizim zamanımızda bayramların tadı bir başka güzeldi. Evet ben de çocukluğumdaki bayramları hatırlayınca Gerçekten çok güzeldi ve çok özeldi bayramlar.” diyorum.
Sevinci, heyecanı bir başkaydı eski bayramların. Neden derseniz? Anne ve babalarımızın bizlere aldığı kıyafetleri giymek için can atardık. “Aman sabah olsun, biran önce şu güzel kıyafetleri giyelim” diye gözüme uyku girmediğini bilirim. Şimdi o heyecanı ne yazık ki kendi çocuklarım ve yeğenlerim de görmüyorum.
Şimdiki çocuklarda bayram heyecanı kalmamış daha doğrusu bayramın ne demek olduğunu dahi bilmiyorlar acı gerçek bu. Çünkü anne ve babalar bayramlara artık tatil gözüyle baktığı için çocuklarda anne ve babalarına soruyor bayramda nereye tatile gidiyoruz? diye soruyorlar haklı olarak.
Bayramlar hatırlanmak içindir, bayramlar ziyaret içindir, bayramlar yetimleri sevindirip, yoksulların yüzünü güldürmektir ve daha önemlisi durumu iyi olmayanlarla paylaşmak demektir. Artık günümüzde bu kavramlar çok değişti. Evlatlar anne babalarına gelip gitmez, komşular birbirinin hatırını sormaz oldu. Ne şeker istemeye gelen çocuk kaldı ne de el öpen kaldı.
Geriye kalan çocukluğumuzdaki o güzel hatıralar oldu. Dijital dönüşüm denen şey bayramların tadını kaçırdı. Sevdiğini aramak, sesini duymak, hatırını sormak yerine bir mesaj atıyor veya telefondan bir kart göndererek bayramı kutluyor iş bu kadar basit.
Siz yine bu bayramda gidin sevdiklerinizi ziyaret edin, ellerini öpün, gönüllerini alın, hatırlarını sorun. Geleneklerimizi, adetlerimizi yaşamaya ve yaşatmaya devam edin. Başta güzel ülkemin olmak üzere bütün İslam aleminin Kurban Bayramını tebrik eder, hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ederim.