Siyaset osurukla duvar boyama sanatıdır!

Dursun Erkılıç

“Türkiye’de Siyaset”i, “0-0 biten basket maçı”na benzetmeme vesile olan siyasetçilerin hiçbiri yaşamıyor; Süleyman Demirel, Alparslan Türkeş, Necmettin Erbakan, Bülent Ecevit, Turgut Özal ve daha niceleri rahmeti rahmana kavuştu. Allah rahmet eylesin…

Ömürlerini birbirleriyle mücadeleye harcadılar ama ne kendilerini ne de sözlerini ayağa düşürmediler. Nükteleriyle siyaset literatürünü zenginleştirdiler…

Bugün her şey değişti…

*

İnsandan, vatandan, sevgi/saygıdan önce gelen sözler ve talepler havada uçuşuyor…

Oysa hepimiz aynı gemideyiz!

Gemi batarsa kimse kurtulamaz…

Düşmanın surunda gedik açmak yerine içinde bulunduğumuz geminin ambarında delik açmaya uğraşmak, siyasetin işi olmamalı.

Aksine, açılan deliği kapatmaları gerekir…

*

Sosyal medya ve ‘trol’ olgusu, yani ordusu insan ilişkilerini bozdu, siyasetin zeminini işgal etti.

Anlı/şanlı isimlerin yerine zıpçıktı tipler; dil ve din bilgisini, siyaset ve ahlak kurallarını katlederek gündemi ele geçirdi, geçiriyor…

Ne yazık ki bu bir dünya gerçeği…

Bilinmesi gereken asıl gerçek ise tüm bunların birilerince kontrol edildiği, yönlendirildiğidir. Kimini açıktan kimini subliminal yollarla salıyorlar üzerimize…

*

Konudan uzaklaşmayalım, siyasetin içine yeniden dalalım…

Yamacınıza birini dikeceğim…

O bir halk bilgesi, iş insanı, muhtar, siyasetçi hatta bir filmde rol aldığı için artiz de sayılırdı!

Adı Mehmet Ilgaz idi.

Eskilerin ‘halk feylesofu’ tabirine cuk oturandı.

Merhumun muhteşem ‘siyaset’ tanımını aktarmak istiyorum size.

Daha doğrusu onun can dostu, benim pirdaşımın aktardığı tanımı…

Sohbet ederken Mehmet Ilgaz’ı rahmetle andık.

Pirdaş dedi ki, “Biliyor musun, onun harika bir siyaset tanımı vardı.”

“Bilmiyorum, neymiş” dedim. Anlattı. Şuymuş:

-Siyaset osurukla duvar boyama sanatıdır!

Bu tanımı boşu boşuna yapmış olamaz. Çünkü ömrünü siyasete verenlerdendi. Aday adaylıkları, adaylıklar derken yemediği sille, uğramadığı ihanet kalmamıştı…

Onunun tanımından mülhem, siyasilere derim ki:

- Bir ‘kabahat’ işlerken büyük bir ‘sanat’ icra ettiğinizi unutmayın!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.