Özellikle, Bahçeli’nin Abdullah Öcalan’ın TBMM’de konuşma yapmasına olanak sağlayacak bir açılım sürecini önermesi ve bu doğrultuda tecritin kaldırılmasını gündeme getirmesi, hem kendi tabanında hem de diğer siyasi parti seçmenlerinde geniş çapta tepkilere yol açtı.
BAHÇELİ'NİN ÖCALAN ÖNERİSİ MHP’Yİ NASIL ETKİLEDİ?
Araştırmaya göre, Bahçeli’nin Öcalan’ın TBMM’de konuşması için yaptığı açılım önerisi MHP’nin oy oranını ciddi şekilde etkiledi. Geçtiğimiz ay yüzde 11,7 olan MHP’nin oy oranı yüzde 7,5’e kadar geriledi. Bu düşüş, MHP’nin mevcut seçmenlerinin üçte birinden fazlasını kaybettiğini gösterirken, MHP seçmenleri arasında da Bahçeli’nin açıklamalarına desteğin düşük olduğu görülüyor. Araştırma sonuçlarına göre, MHP seçmenlerinin yalnızca yüzde 27,2’si Bahçeli’nin Öcalan’a dair önerisine katılırken, yüzde 72,8’lik bir kesim ise bu açıklamalara karşı bir duruş sergiliyor. Diğer yandan, iktidar ortağı AK Parti seçmenlerinin yalnızca yüzde 20,1’i Bahçeli’nin açıklamalarını destekledi.
CHP VE ÖZEL'İN AÇILIMA YÖNELİK ÇIKIŞLARI: BÜYÜK BİR SEÇMEN KAYBI
Bahçeli’nin önerisinin ardından, CHP Genel Başkanı Özgür Özel de sürece yönelik hızlı bir adım atarak kendi partisi adına bir çıkış yaptı. Ancak, Özel’in Kürt vatandaşlar için kullandığı "Türkiye Cumhuriyeti’nin sahibi olma" ifadeleri ve bu konudaki söylemleri, CHP’ye beklenmedik bir siyasal maliyet getirdi. CHP’nin geçtiğimiz ay yüzde 32,7 olan oy oranı, yüzde 26,9’a geriledi. Araştırmada, toplumun yüzde 73,2’sinin Özel’in bu sözlerine katılmadığı belirtilirken, CHP seçmenlerinin yüzde 24,2’sinin Özel’in açıklamalarını desteklediği; diğer CHP seçmenlerinin ise bu açıklamalara tepki gösterdiği ifade ediliyor. Özellikle DEM Parti seçmenleri arasında Özel’in söylemlerine yüzde 61,4 oranında bir destek bulunurken, AK Parti ve diğer milliyetçi partilerin seçmenleri bu söylemleri büyük oranda eleştirdi.
AK PARTİ’NİN SİYASİ RİSK YÖNETİMİ: SESSİZ KALMAYI TERCİH EDEN TARAF KAZANIYOR
AK Parti’nin Bahçeli ve Özel’in açıklamalarına karşı kamuoyu önünde herhangi bir açık pozisyon almamaya özen göstermesi, seçmen desteğinde artış olarak kendini gösterdi. Geçtiğimiz ay yüzde 28,9 oy oranına sahip olan AK Parti, bu araştırmada yüzde 32,1’e yükselerek CHP’yi geride bırakmış durumda. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti’nin, Bahçeli’nin açılım önerisine mesafeli bir duruş sergilemesi, seçmen gözünde güven verici bir yaklaşım olarak değerlendirildi. Araştırma, AK Parti’nin bu süreçte hem kendi oylarını artırdığını hem de MHP’de yaşanan erimenin sonuçlarından korunabildiğini ortaya koyuyor.
Öcalan ve ailesinin görüşme sürecine dair gelişmelerin başlatılmasının da AK Parti'nin konumuna etkisi merak konusu olmaya devam ediyor. AK Parti'nin süreçte doğrudan inisiyatif almamakla birlikte, belirli bir mesafede durarak seçmen kitlesini korumayı başardığı gözlemleniyor.
TOPLUMUN TERÖR VE ÖCALAN HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİ: İDAM TALEBİ YÜKSELİYOR
Araştırmada, “Öcalan için devlet ne karar vermeli?” sorusu katılımcılara yöneltildiğinde, yüzde 45,5’lik bir oran idam edilmesi gerektiğini belirtirken, yüzde 33,2’si mevcut ömür boyu hapis cezasının devam etmesi gerektiğini ifade etti. Toplamda, katılımcıların yüzde 78,7’si Öcalan’a karşı en ağır cezaların uygulanmasını desteklerken, “serbest bırakılmalı” ve “ev hapsine alınmalı” seçenekleri yalnızca yüzde 9,9’luk bir destek bulabildi. Öcalan’ın idamını destekleyenlerde Zafer Partisi seçmenleri yüzde 63,2 ile başı çekerken, MHP (yüzde 57,4) ve İyi Parti (yüzde 59) seçmenleri de büyük oranda bu cezaya destek veriyor. AK Parti seçmenlerinin yüzde 52,4’ü ise idamı savunuyor.
TERÖR SORUNUNUN ÇÖZÜMÜNE İLİŞKİN YAKLAŞIMLAR
PKK terörünün sona erdirilmesi konusunda toplumun yüzde 44,9’u silahlı mücadeleyi savunurken, yüzde 32,3’ü müzakereden yana. Ancak, Bahçeli ve Özel’in açıklamalarına bu iki seçeneği destekleyenlerin bile oldukça düşük oranda katıldığı dikkat çekiyor. Bahçeli ve Özel’in açıklamalarını destekleyen oran yüzde 20’nin altında kalıyor ve bu durum, toplumun hassasiyetleri göz önünde bulundurulmadan yapılan açıklamaların ters teptiğine işaret ediyor.
KÜRT VE TÜRK HAKLARI KONUSUNDA TOPLUMUN GÖRÜŞLERİ
Araştırmada, “Kürtler Türklerle eşit hak ve özgürlüklere sahip mi?” sorusuna toplumun yüzde 74’ü evet cevabı verirken, yüzde 22,2’si bu haklara eşit şekilde sahip olmadıklarını düşünüyor. Ana dili Kürtçe olanlarda bu oranın yüzde 50,5’e kadar çıktığı, DEM Parti seçmenlerinde ise yüzde 61,1’lik bir destek bulduğu görülüyor.
MİLLİYETÇİ PARTİLERİN YÜKSELİŞİ: MHP, ZAFER PARTİSİ’NİN GERİSİNE DÜŞTÜ
MHP’de yaşanan bu erime, milliyetçi tabandaki diğer partilere olan ilgiyi artırmış durumda. Geçtiğimiz ay yüzde 4,7 olan Zafer Partisi’nin oy oranı, yüzde 8,4’e yükselirken, İyi Parti’nin oy oranı da yüzde 6,2’ye ulaştı. Bu durum, Zafer Partisi’nin MHP’yi geride bırakarak en yüksek seçmen desteğine sahip milliyetçi parti konumuna gelmesine neden oldu. MHP’nin tabanındaki çözülme devam ederse, İyi Parti’nin de MHP’yi geride bırakabileceği ifade ediliyor.
SONUÇ: CHP VE MHP İÇİN KRİTİK EŞİK
Toplum Çalışmaları Enstitüsü’nün araştırması, Bahçeli ve Özel’in açılım konusundaki söylemlerinin toplum nezdinde karşılık bulmadığını ve bu durumun hem CHP hem de MHP için ciddi bir seçmen kaybına yol açtığını gösteriyor. Bu süreçte, milliyetçi kanatta Zafer Partisi ve İyi Parti yükselişe geçmişken, AK Parti’nin dikkatli siyasi risk yönetimi sayesinde kendi tabanını koruyabildiği görülüyor.
Enstitüsünün anketinde kararsızlar dağıtıldıktan sonra AK Parti oyları yüzde 32.1'e çıkarken CHP yüzde 26.9'a düştü. DEM Parti yüzde 8.7, Zafer Partisi ise bir sıçrama ile yüzde 8.4 oy oranında. MHP'nin oyu yüzde 7.5 seviyesine kadar düşerken İYİ Parti de yüzde 6.2'ye kadar yükselmiş görülüyor.