Cumhurbaşkanı Erdoğan, "14 Mayıs'ta 81 vilayetiyle tüm Türkiye kazanacak. Genciyle, yaşlısıyla, kadını, erkeğiyle 85 milyonun tamamı kazanacak. Türkler kadar, Kürtler de kazanacak. Sünniler kadar, Aleviler de kazanacak" dedi.
''Seccadeye ayakkabılarıyla basanlar değil, kıblesi Kabe olanlar sevinecek''
"Siyaset mühendisleri dışında kimse başarısız olmayacak. Milleti tehdit eden yabancı dergiler dışında kimse karalar bağlamayacak. Kutlu yürüyüşümüze engel çıkarmak isteyenler dışında, kimse kendini kaybetmiş hissetmeyecek. Allah'ın izniyle 14 Mayıs'ta Erzurum kazanacak. 14 Mayıs'ta 81 vilayetiyle tüm Türkiye kazanacak. Genciyle, yaşlısıyla, kadını, erkeğiyle Allah'ın izniyle 85 milyonun tamamı kazanacak. Türkler kadar, Kürtler de kazanacak. Sünniler kadar, Aleviler de kazanacak. AK Parti ve Cumhur İttifakı kadar CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi'ne ve diğer yavrucuklara gönül vermiş vatandaşlarımız da kazanacak. Sadece Türkiye ve 85 milyon Türk milleti sevinmeyecek. Gece yarısı bizim için ellerini semaya açan milyonlar sevinecek. Sadece Türkiye'de değil, yurt dışında da aynen gözleri yaşlı, elleri semada olan kardeşlerimiz de sevinecek. Seccadelerini gözyaşlarıyla ıslatan mahzun gönüller sevinecek. Seccadeye ayakkabılarıyla basanlar değil, kıblesi Kabe olanlar sevinecek. Umudunu Türkiye'ye bağlamış mazlum ve mağdurlar sevinecek. Ay yıldızlı al bayrağımızı görünce huzur bulan soydaşlarımız sevinecek. 'Daha adil bir dünya mümkün' çağrımıza kulak veren Asya ve Afrika'daki yüz milyonlar sevinecek."
14 Mayıs’tan sonra Erzurum’a tekrar teşekkür için geleceğini vurgulayan Erdoğan şöyle konuştu:
"Ne diyor şair? 'Alnın ak, Palandöken'den gönlün yücedir Erzurum. Gelmeyeli, görmeyeli halin nicedir Erzurum. Dadaşımsın, kardeşimsin, hak yolunda yoldaşımsın. Namın ki yedi cihanda uçtan ucadır Erzurum.' 21 yıldır yoldaşım olan, yol arkadaşım olan Erzurum'a teşekkür ediyorum. Milli iradenin yıkılmaz kalesi Erzurum'a bir kez daha teşekkür ediyorum. Şehre geldiğimiz andan itibaren bizi aşkla bağrına basan Erzurumlu kardeşlerimin her birine şükranlarımı sunuyorum. Biz, Erzurum'u severiz hem de çok severiz. Biliriz ki Erzurumlu da bizi sever. Öyle mi? Rabbim muhabbetimizi daim eylesin. 2002'den beri aramıza kimseyi sokmadık. Saflarımızı sık tuttuk. Sağlam ve güçlü tuttuk. Büyük ve güçlü Türkiye mücadelesinde sırt sırta verdik. İnşallah şimdi de Türkiye Yüzyılı'nı beraber inşa edeceğiz. Bir duvarın tuğlaları misali birbirimize kenetleneceğiz. Kimsenin bizi bölmesine, ayırmasına, aramıza nifak tohumları ekmesine müsaade etmeyeceğiz. Allah'ın izniyle 14 Mayıs günü sandıktan bir kez daha zaferle çıkacağız. Bu öyle bir zafer olacak ki Kandil'deki terör baronları dışında kimse kaybetmeyecek. Bu Kandil'deki terör baronlarının uzantısı olan malum HDP'yi artık Erzurum'da siliyor muyuz? Siliyor muyuz? Pensilvanya'daki hainler dışında kimse üzülmeyecek. Türkiye'ye kefen biçenler dışında kimse boynunu bükmeyecek. Kan ve kaos tüccarları dışında kimse feryat etmeyecek."
"Gereken dersi birlikte vereceğiz"
"Kandil'dekinin bayrağı var mı? Onun paçavrası var. Onda ezan var mı? Onda kitap var mı? İşte bu kitapsızlara 14 Mayıs'ta gereken dersi birlikte vereceğiz." "Ben Kürt kardeşlerimi tenzih ederim, Kandil'dekiler hain. Kandil'dekiler benim Diyarbakır annelerimin maalesef yavrularını kaçıran hainler. Bunlara gereken dersi vermeye hazır mıyız? 14 Mayıs bizimle birlikte, kalbi bizimle çarpan milyonların da inşallah bayramı olacak. Bunun için gece gündüz demeden, çok çalışmaya var mıyız? Önümüzdeki 9 günü en güzel şekilde değerlendirmeye var mıyız? Hiçbir anımızı, hiçbir günümüzü boşa geçirmeyeceğiz. Kapı kapı dolaşacağız, ulaşılmadık kimseyi bırakmayacağız. Yüreği burkulmuş, hangi sebepten olursa olsun kalbi kırılmış kim varsa, helallik isteyecek, mutlaka onların da gönlünü kazanacağız. 14 Mayıs seçimlerinin önemini anlatacak, bu kardeşiniz ve Cumhur İttifakı için desteğini talep edeceğiz. Son 15 seçimdir olduğu gibi yine işi sandıktan önce bitireceğiz."
"İş, birbirlerine makam dağıtmaya gelince kimse bunların eline su dökemiyor"
Altılı Masa'daki partilerin anlaşamadığını ve her gün kavga ettiğini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
"Ama iş, birbirlerine makam ve koltuk dağıtmaya gelince kimse bunların eline su dökemiyor. Şimdilik 7 cumhurbaşkanı yardımcısı var. Ama bu sayı sürekli artıyor. Yakında bölücü örgütün uzantılarına da ne söz verdiklerini açıklarlar. Aynı şekilde FETÖ'cülere ne söz verdiklerini açıklarlar. Yani ortada parçası da dili de yüzü de artık sayılamayacak kadar çoğalmış bir koalisyon var. Hepsine bir misyon yüklemişler. Birine 'siyasi uzantısını incitmeden bölücü terör örgütüne sataşma görevi' vermişler. Ajansın ezberlettiği metni, sağda, solda papağan gibi tekrarlayarak görevini yerine getiriyorlar. Diğerine Selo'nun havariliğini yapma vazifesini yüklemişler. Bu Selo, Diyarbakır'da 51 Kürt kardeşimizin ölümüne neden oldu mu? Şimdi içeride. Ne diyor bay bay Kemal? 'Onları da çıkaracağız.' diyor. Başkanı olduğu belediyede hiç iş yapmıyor ama il il dolaşarak Selo'nun avukatlığını kimseye bırakmıyor. Bir başkasına 'sen mütedeyyin kesimi kontrol edeceksin' demişler. Diğer iki tanesini ise 'siz de AK Parti'den kopartabildiğiniz kadar oy kopartacaksınız' diye tembihlemişler. Koalisyonun tüm pis işlerini, tüm yükünü de milliyetçi görünümlü ortağa yani İYİ Partiye vermişler. En zor durumda olan bu ortak. Camiyle kilise arasında kalmış, beynamaz misali gitse gidemiyor, kalsa yakışmıyor, sussa olmuyor, konuşsa yüreği yetmiyor. Kontrolü kaybetmiş bir şekilde, her gün sağa, sola savrulup duruyor. Ne diyelim? Allah bir an önce bu cendereden kurtulmayı nasip eylesin."
"Biz milletimizle yürüyoruz ve Rabb'imize dayanıyoruz"
"Erzurumlu aşık ne güzel söylemiş... Hepsi yalan, utanma yok özünde, kal burada su durursa bay bay Kemal de durur sözünde. Buradan Erzurum'a soruyorum. Rotası, çizgisi, ilkesi olmayan böyle bir masadan ülkeye hayır gelir mi? Pensilvanya'yla Kandil'le işbirliği yapanların bu millete faydası dokunur mu? Daha teröriste 'terörist' diyemeyenler, insanımızın canını, malını, ırzını koruyabilir mi? Alevi-Sünni diyerek, Kürt-Türk diyerek bu milleti bölenler 85 milyonu bir arada, barış içinde yaşatabilir mi? Avrupa'dan 'aferin' almak için 40 takla atanlar, Türkiye'nin başını dik tutabilir mi? IMF ile otel odalarında, gizli saklı pazarlık yapanlar, ülkemizin ekonomisini, ihracatını, turizmini geliştirebilir mi? Bunlardan ülkeye de hayır gelmez, millete de hayır gelmez, Erzurum'a zaten hiç hayır gelmez. İnşallah 14 Mayıs'ta gizli, açık ortaklarıyla birlikte bu kumar masasını tasfiye etmeye var mıyız? Türkiye'yi ve Türk siyasetini bu kifayetsiz muhterislerden kurtarmaya var mıyız? Bay bay Kemal ve ortakları kimlerle kol kola girerse girsin, biz yolumuza sizlerle birlikte yürüyeceğiz. Bay bay Kemal, Kandil'le yürüyor, Kandil'in uşaklarıyla yürüyor. Biz milletimizle yürüyoruz ve Rabb'imize dayanıyoruz. Allah'a dayan, sa'ye sarıl, hükmüne ram ol, yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol."