CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Hatay'da vatandaşla bir araya geldi.
Kılıçdaroğlu, "Evleri yıkılan, iş yeri yıkılan, ahırı yıkılan herkesin evini, iş yerini, ahırını yapacağız, beş kuruş almadan bu binaları, daireleri, iş yerlerini beş kuruş almadan teslim edeceğiz."
"BU BÖLGEDE İSTİHDAM YARATACAĞIZ"
Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları şu şekilde:
"Büyük acılar yaşadınız. Buraya 5. gelişim. Depreme maruz kalan herkese, yakınlarını kaybeden herkese baş sağlığı diliyorum.
İki konuda düşüncelerimi aktarmak isterim. Birincisi; evleri yıkılan, iş yeri yıkılan, ahırı yıkılan herkesin evini, iş yerini, ahırını yapacağız, beş kuruş almadan bu binaları, daireleri, iş yerlerini beş kuruş almadan teslim edeceğiz. Bu konuda bütün çalışmalarımız büyük ölçüde tamamlandı. 5 yıl ödemesiz, 20 yıl vadeli, çok düşük faizle uluslararası krediler de bulunmuş vaziyette, sözleşmeler yapılmış vaziyette. Kimse endişe etmesin. Söz verdim mi mutlaka yapacağım.
Depremle ilgili ikinci konu; Adıyaman'dan başlayarak, Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Adana, Hatay tüm deprem bölgesinin yeni bir üretim üssü olması için çaba harcayacağız. Çünkü 1 milyona yakın konut yapılacak. 5 kapı olsa 5 milyon, 5 musluk olsa 5 milyon musluk üretilecek demektir. Bunların tamamını bu bölgelerde yapacağız. Fabrikalar bu bölgelerde kurulacak, üretim bu bölgelerde olacak. Bu bölgelerden malzemeler alınacak. Her şey bu bölgede üretilecek, bu bölgede istihdam yaratacağız.
Yaralar sarıldıktan sonra da bu bölge aynı zamanda Akdeniz'in, Ortadoğu ve Afrika'nın en büyük üretim bölgelerinden biri olacak. Göreceksiniz, tüm bunlar yapıldığında depreme dayanıklı binalarda oturacaksınız. İşsizlik sorunu son bulacak. İhracat merkezi olacak bu bölgelerin tamamıç Türkiye üretecek Türkiye kazanacak.
"SIĞINMACILARI KENDİ ÜLKELERİNE YOLLAYACAĞIZ"
Sadece Hatay'da değil bu şikayet. 81 ilin tamamında aynı şikayet var. İktidar sahipleri, 'Biz sığınmacıları göndermeyeceğiz' diyorlar. Önümüzdeki seçim bu bağlamda önemlidir. Elini vicdanına koyan ve gerçekten de sığınmacıların, ırkçılık yapılmadan kendi ülkelerine gönderilmesini sağlayan projemiz hazır. En geç iki yılda herkesi kendi ülkelerine göndereceğiz. Bu konuda siyasi partilerin liderleri yani Millet İttifakı olarak anlaştık. Bu konuda görüşlerimizi ortak mutabakat metnimize yazdık. Oradaki kurallara uyacağız ve bunları kendi ülkelerine yollayacağız.
"TÜRKİYE'Yİ BİR SIĞINMACI DEPOSU HALİNE GETİRDİLER"
Şunu da ifade edeyim; Geri kabul anlaşması yaptılar. Yani Türkiye'yi bir sığınmacı deposu haline getirdiler. Asla ve asla Türkiye'yi sığınmacı deposu yapmayacağız. Suriye ile de barışı sağlayacağız. Suriyeli kardeşlerimiz hafta sonları isterlerse Türkiye'ye gelebilirler, düğünlerini yapabilirler, eğlenebilirler ama kendi ülkelerinde huzur içinde yaşamalarını isteriz. Türkiye'yi bölgenin en büyük üretim üssü yapacağız ve Türkiye bütün bölgenin ve Ortadoğu'nun da aynı zamanda güvencesi olacak. Barışın, sevginin, dostluğun güvencesi olacak.
"KİM TERÖRE DESTEK VERİYORSA ALLAH BİN BELASINI VERSİN"
Terörü her yerde bir insanlık suçu olarak ifade ettim. Kim teröre destek veriyorsa, kim teröristlerle yan yana duruyorsa, kim onların musluğuna su taşıyorsa Allah bin belasını versin.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun terör açıklamasından sonra salondan, "Mecliste Hizbullah istemiyoruz" sloganları yükseldi.
"SİYASET, RAKİBİNE KUMPAS KURMAK DEĞİLDİR"
Terör nereden gelirse gelsin, nasıl gelirse gelsin hepimizin ortak mücadele etmesi lazım. Beni derinden üzen olay şu; Siyaset ahlak işidir. Ahlaklı adamların siyaset yapması lazım. Siyaset, rakibine elbette ki sert sözler söyleyebilir. Buna da saygı duyarım. Birbirimizi eleştirebiliriz buna da saygı duyarım. Ama siyaset, rakibine iftira atmak, rakibine kumpas kurmak değildir. Allah bizi kumpaslardan, sahtekarlardan korusun. Sahtekarlık yapan adamdan cumhurbaşkanı olmaz. Dolayısıyla bizim ahlaki değerler üzerine siyaset yapmamız lazım. Ahlaki değerler üzerine siyaset yapılmıyorsa bir sorunumuz var demektir.
Bizim, terör örgütleriyle işbirliği yaptığımızı söylediler. Bununla ilgili sahte videolar hazırladılar. Ve dün televizyona çıkan kişi, montajlı görseller yaptıklarını ve bunu vatandaşlarla kullandıklarını, onlara anlattıklarını ifade ettiler. Allah'a sığınıyorum Allah'a. Haksızlık karşısında, iftira karşısında Allah'a sığınıyorum.
Rahmetli babam derdi ki, 'Oğlum sen doğru dur, eğri belasını bulur' diye. Samimi söylüyorum her yerde, her ortamda hiçbir ayrım yapmadan bütün vatandaşlarımı kucakladım. Her türlü iftiraya maruz kaldım. Linçlere maruz kaldım ama bu ülkenin güzel insanlarını her zaman kucakladım. Hiçbir ayrım yapmadım yapmacayağım. Söz veriyorum 85 milyonun cumhurbaşkanı olacağım."