Geçenlerde Çanakkale Belediyesi meclis toplantısındaki bir tartışmada başkan CHP’li, ortakları İYİ Partili üyeye “bizim sayemizde ayaktasınız, meclise bizim sayemizde girdiniz” mealinde sözler söylemiş. Bunun üzerine şikayetler ve Ankara’ya genel merkeze çağrılan başkan fırçalanmış. “Bu tür tartışmalara asla tevessül etmeyeceksiniz” diye de tembihlenmiş. Bu konuda daha önce yazmak istedim ancak siyasi yazılar yazmaktan uzak durmak istediğimden o zamandan bu tarafa elim varmadı. Şimdi bazı gelişmeler yazmaya mecbur etti
İYİ Parti’nin yeni kurulduğu ve daha sonraları yapılan anketlerde %16-17 aralığında bir oy alacağı ortaya çıkıyordu. Bu tek başına seçime girerse olacak tutardı. Lakin CHP ile ittifak onları en az 7-8 puan aşağıya çekti. Bu bir hayal kırıklığı idi yönetimde. Seçime bir ay kala yapılan anket sonucu ile seçim sonucu tek kelimeyle hayal kırıklığı idi. Çünkü birlikte olmayı bırakınız görünmek bile puan kaybettirecek partilerle seçim ittifakı bu sonucu doğurmuştu. Pek çok milliyetçi insan “babam aday olsa kardeşim aday olsa CHP’ye oy vermem” diyenler Mansur Yavaş’a oy verdi. Ama genel seçim ile mahalli seçim başkaydı. Yani ittifak İYİ Parti’ye oy kaybettirdi. İşte bu acıyla “asla” dedikleri partiyle yeniden bir ittifak arayışının olmayacağını düşünüyorum. Zaten yeni bir millet ittifakı beraberliği İYİ Parti’nin sonu olur. Yeni arayışlardan ne çıkar?
İYİ Parti’ye yapılan “evine dön” çağrısı da manasız olduğu kadar tükürdüğünü yalamak gibi bir şey. Onları ayrılığa siz ittiniz. Hatta çok ağır laflarla hücum ettiniz. “Ciğerini sökerim, beynini patlatırım” diye de tehdit ettiniz. Ev bastınız, olmadık iddialarla karalamaya çalıştınız. Bütün bunlardan sonra davete icabet etmek kendini inkar etmek demektir. Ayrıca bu daveti tekrar etmek de pek hoş bir iş olmasa gerek.
İYİ Parti’nin oyları geri döner mi? Asla dönmeyecektir. Nereye gideceğini ilerleyen zamanlarda göreceğiz. Yeni partiler çıkmaya adaydır. Bir FETÖ kara bulutları dolaşmaktadır. Zaten baştan beri bu konuda sözler iddialar ortada uçuşuyordu. İlk zamanki mensubiyetlerinden bayağı bir yıpranmanın olduğu sezilmektedir. Çünkü istifa edenlerin iddiaları gayet korkunçtur. Milliyetçi partilerin bir araya gelme şansı yok mudur. Olmadığı müddetçe başkasının kapısında ikbal beklemeleri de devam edecektir. Üçüncü bir ittifak olabilir mi? Bu konuda gelecek yazıda temas edeceğim.