Son günlerde kafama takılan en büyük sorulardan biri vatandaşın siyasilerle fotoğraf çektirme aşkı olmuştur. Belediye başkanları, başkan yardımcıları, milletvekilleri, bürokratlar, bakanlar bu liste uzar da gider...
Vatandaş bir siyasiyi, bir bürokratı gördüğünde cebinden telefonu çıkarıyor. Başlıyor fotoğraf çekmeye. Ya hu! Ne oluyor fotoğraf çekinince elinize ne geçiyor.
Duruma bir de şöyle bakmak gerekir, siyasilerin çoğu seçilmiş (Bakanlar hariç) bürokratların da hepsi atanmış oluyor. Vatandaş, seçtiği bir siyasiyle neden canhıraş fotoğraf çekinmek ister...
Bu konuya şu açıdan örnekleyecek olursak; A şehrinin bir belediye başkanı esnafı geziyor. Esnaf şehrin durumundan ziyade fotoğraf yarışına giriyor. “Başkanım fotoğraf çekinelim” diyerek atılıyor öne. Mecburen başkanlar da vatandaşı kırmayıp bu isteği geri çevirmiyor. Hal böyle olunca da komik görüntüler ortaya çıkıyor. Başkan bekliyor vatandaşın biri gelip biri gidiyor ve Başkan esnaf ziyaretini fotoğraf çekimiyle tamamlamış oluyor.
Kısacası vatandaş seçendir, siyasiler seçilendir. Herkes işini yapsın. Gerek milletvekillerini gerek belediye başkanlarını ülkenin Mega Star’ı gibi ortada gezdirmeye gerek yok. Bu “fotoğraf aşkı”na son verelim. Birkaç sosyal medya hesabından paylaşacağım diye bir vatandaş olarak kendinizi küçük düşürmeyin. Bir şehrin sorunu, sıkıntısı varsa siyasilere onu dile getirin çözümünü konuşun veya siyasilerin yaptığı bir proje varsa bunun için teşekkür edin...
Sözün özü; bizim milletimiz geçmişten böyle süre gelmiş, bir siyasi ile nasıl bir üslup içerisinde nasıl sohbet edilir bilmiyor ve asla öğrenemeyecek...