ÖZEL HABER - YASİN ŞAHİN
Galatasaray’ın Sparta Prag’a ağır yenilgisi, Beşiktaş’ın Avrupa'ya erken havlu atması, Trabzonspor’un bu sene hiç Avrupa’da olmayışı gibi etkenlerin yanında sadece Fenerbahçe şimdilik Avrupa’da yoluna devam ediyor.
Diğer üç takıma bu değerlendirme içinde Fenerbahçe’yi de dahil ederek Avrupa’da yaşanan hüsranın Süper Lig’deki yarışa ve ekonomiye katkısını derledik.
Süper Lig’in dört büyüklerinin toplam borcu 30 Milyar Lira’yı aştı.
Galatasaray yıldız transferlerinin sonucu olarak 9,59 Milyar Lira ile başı çekiyor. Fenerbahçe 8,4 Milyar Lira borcun içinde mücadele ederken Beşiktaş ise 7,3 Milyar Lira ile üçüncü sırada yer alıyor. Trabzonspor ise her sene şampiyonluğa oynayan kadrolar kurmamasına rağmen 4,66 Milyar Lira borcu var.
Sadece bu sezonu baz alsak bile kulüplerin alacak verecek tablosundaki açıkları 11 Milyar Lirayı buluyor.
Peki bunca borç içinde Avrupa’da yaşanan hüsranları nasıl yorumlamalıyız. En son hezimeti yaşayan Galatasaray üzerinden konuşacaksak, büyük takımlarımız Icardi, Tete, Zaha, Ziyech gibi yıldızları sadece Süper Lig’de Ankaragücü, Konyaspor, Gaziantep FK yenmek için mi alıyor?
Bu yıldızlarla Avrupa’da belli bir aşama kaydetmedikten sonra zaten her sene şampiyonun değiştiği bir ligde bu kadar ekonomik külfete gerek var mı?
Fenerbahçe bir süredir şampiyon olamasa da harcama sıralamasında ikinci sırada. Şampiyonluğun olmadığı, Avrupa’da başarının değil katılımın bile mucize olduğu turnuvalardaki hüsranlar düşünülünce Fenerbahçe iç sahada Pendikspor yenmek için 8,4 Milyar Lira borçlanmış görünüyor.
Ülke ekonomisinin ve döviz karşısında Lira’nın durumu düşünüldüğünde “şampiyon” takımlarımızın Avro’ya endeksli harcamaları daha da içinden çıkılmaz bir hal alıyor. Lira ile geliri olan kulüplerin Avro ile borçlanmaları borçları büyütüyor. Borsaya dahil olan şirketlerin bu rakamları başka sektörde yapmaları halinde o borsada tutunamayacakları, yatırımcı bulamayacakları da bir gerçek.