Suriye deneme tahtası mı?

Orhan Aksakal

Birkaç gündür Rusya ve Amerika arasında bir restleşmedir gidiyor. Amerika, Rusya’ya diyor ki füzeler hazırı seni istediğim zaman vururum. Rusya’da, Amerika’ya diyor ki sıkıysa vurmaya kalk dünyayı başına yıkarım.

Amerika Başkanı Donald Trump’ın sanırım birkaç gündür kafası güzel. Çünkü habire yüksek tempodan bağırıyor ve esir gürlüyor. Yahu buna koskoca Amerika’da dur diyen, sen ne yapıyorsun, ne yaptığının farkında mısın diyen yok mu?

Yani koca Amerika bir palyaço kılıklı adamın dudağının arasından çıkacak iki kelimeye bakıyor öyle mi? İnsanın aklı mantığı almıyor gerçekten. Allah’tan Rusya Devlet Başkanı ve Başbakanı Vladimir Putin akıllı başlı bir adam da söyledikleriyle ortalığı sakinleştiriyor ve yangına körükle gitmiyor.

Bu iki ülkenin polemiği Suriye Guta’ta çocukların katledilmesinde kullanılan kimyasal bombalar. Amerika diyor ki bu kimyasal saldırıda Rusya’nın parmağı var ve onun için onları vuracağız. Rusya diyor ki ispat edin bizim orada bir saldırı izimizi. Yani anlayacağınız iki ülkenin yalandan it dalaşının odağı Suriye.

Bütün planlar ve hazırlıklar Suriye üzerine ve orayı biraz daha yaşanmaz hale getirmek, orayı biraz daha harabeye çevirmek ve daha çok masum insanın ölmesine sebep olmak. Bunun kaynağında da Amerika, Rusya ve İsrail üçlüsü katliamın baş planlayıcıları olarak karşımıza çıkıyor.

Hiçbir ülke kendi ülkesinde en ufak bir çatışma, saldırı ve insanın ölmesini istemezken Suriye’de yüzbinlerce masum insan başta çocukların ölmesine göz yumuyor ve seyirci kalıyor. Bunların amacı Orta Doğu’daki Büyük İsrail devletinin kurulmasının planları. Fakat buna Türkiye asla müsaade etmeyecektir.

Suriye’de savaş var onun acısını, üzüntüsünü, sıkıntısını ve ekonomik zorluğunu Türkiye çekiyor. Batı ülkeleri bu savaş çığırtkanlığının merkezinde alçakça susuyor ve silah satarak oradan kazandıkları kanlı parayla ekonomilerini güçlendirirken, oradaki masum insanların yardımına da bizler koşuyoruz.

Suriye’deki savaş kimin savaşı derseniz. İslam ile batılın savaşı. Oradaki masum insanları öldürmek için kurdukları terör örgütlerini temizlediklerini söyleyen ülkeler aslında bir numaralı katillerdir. Bakın Afrin’de kahraman Mehmetçiklerimizin ele geçirdiği silahlara ya Rus yapımı ya da Amerikan.

Hal böyle olunca Suriye ne gözyaşı ne de dram biter. Bütün dünya gözünü kapatıp oradaki katliama seyirci kalırken Türkiye’nin çırpınışı ve çabası bir yere kadar gelip tıkanıyor. Ne Amerika ne de Rusya kendi ülkelerinin başkentlerinde ne ufak bir saldırıya tahammül edemezken Suriye’nin bütün kentleri füze ve bombaların altında can çekişiyor.

Bakın Suriye’ye bir tane taş üstünde kaş kalmış mı? Bir tane sağlam bina, bir tane sağlam okul, bir tane sağlam hastane kalmış mı? Yazık günah inan. Irak’a, Afganistan’a, Mısır’a, Libya’ya şimdi de Suriye’ye huzur ve barış getireceğiz diyenlerin bu ülkelere kan, gözyaşı ve mutsuzluktan başka getirmiş görün. Yazık insan gerçekten o masum çocukları görünce gerçekten gözyaşlarımızı tutamıyoruz.

Lütfen artık yeter gidin savaşınızı kendi ülkenizde yapın. Masum ülkelere huzur ve barış yalanlarını artık insanlara anlatmayın. Çekin elinizi Suriye’den ve Orta Doğu’dan. Buradaki kan ve acı bütün dünyaya yeter de artır bile.