Bir kapandık, tam kapandık sormayın gitsin. Dostlar alışverişte görsün misali. İnsanımız tam kapanmaktan ne anladı inanın bende anlamadım. Yazık ki ne yazık…
Kapanmayı kaçmak anladık döküldük yollara hasta olmayanlara bile hastalığı bulaştırmak üzere atladık arabalarımıza ya memlekete gittik ya da tatile.
Kapanmak ne demek farkında olmayan, umurunda olmayın insanlara ne anlatabilirsin. Gizli gizli kumarhaneler, kahvehaneler, bar ve pavyon açmalar buraları tıka basa doldurup hiçbir kurala uymayanlara kapanma diye bir kural zaten olmaz, olması da mümkün değil ne yazık ki…
Bütün dünyada olduğu gibi ülkemizi de etkisi altına alan ve korona virüs salgını sonrası bir türlü önlenemeyen ve önüne geçemediğimiz bu hastalık sonrası devletimiz mübarek Ramazan ayında bayram sonuna kadar tam kapanma kararı aldı.
Cumhurbaşkanımızı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, kabine toplantısı sonrası geçtiği kameralar karşısında 29 Nisan 2021 Perşembe günü saat 19.00'da başlayıp 17 Mayıs 2021 Pazartesi günü saat 05.00'e kadar sürecek olan tam kapanma kararını açıkladı.
Açıklanan karar sonrası bir telaş, bir telaş sormayın gitsin. Hatırlarsınız geçen yıl akşam sokağa çıkma kısıtlaması olacağı akşamı yaşanan rezaleti. Market kuyruklarında birbirini ezenleri mi, içki alıp eve depolamak için kavga edenleri mi yoksa bankamatik kuyruklarında birbirini itip kakanları mı hep birlikte izlemiştik.
Şimdi ne oldu, nedir bu telaş, nedir bu açgözlülük ve doyumsuzluk anlaşılır gibi değil gerçekten. Yahu savaşa gitmiyoruz, kıtlık çıkmadı siz neyin peşindesiniz, sizin derdiniz nedir?
17 Mayıs 2011 tarihine kadar tam kısıtlama geldi ve işi olmayan vatandaşlar ancak en yakın markete, bakkala gidip ihtiyaçlarını aldıktan sonra evlerine döneceklerdi. Peki ne oldu?
Açız, ekmek bulamıyoruz, millet taş mı yesin diyenler bir baktık arabalarına atlamış tatil beldelerine akın etmeye başladı. Yahu bu tam kapan mı yoksa taşınma mı siz anlayabildiniz mi?
Öyle ki turistlerin en çok gittiği tatil beldesi Bodrum bayram sonuna kadar nüfusunu ikiye hatta üçe katladı ve belediye başkanı artık yeter biz bu yükü kaldıramıyoruz kimse gelmesin dedi. Dedi de kimin umurunda.
Kapanmayı millet ikamet ettiği ve çalıştığı şehirlerden kaçmak olarak algıladı ve yollar adeta otomobil kuyruğundan geçilmez oldu. Hani ya paranız, hani ya açtınız, hani ya hastalık bitsin diye isyan ediyordunuz?
Sizin hastalık bitsin falan derdiğiniz yok. İnanın başka ülkelerde olsa bu evinden çıkanları içeri tıkarlar en ağır cezayı ödetirdi bu insanlara. Ama bizde en ufak bir yasaklamada hemen insan hak ve hukukundan dem vuruyorsunuz. Hemen benim özgürlüğüme dokunma naraları atıyorsun diyorsunuz ama kuralların hiç birine uymuyorsunuz sizin derdiniz nedir?
Yazık ve günah o sağlıkçıların emeklerine, yazık gece gündüz demeden görevinin başında bizim için uğraşan görevlilerin çabasına. Kapanmayı, kaçmak anlamış ve almış başını gitmiş herkes bir yere.
Peki kaçtınız gittiğiniz yerlere virüsü siz götürüp oradaki masum insanlara bulaştırınız bunan vebalini nasıl vereceksiniz. Gerçi sizin umurunuzda değil vebal neymiş, günah neymiş bunlar önemli değil. Sizin keyfiniz olsun masum insanlar ölürse olsun ne olacak…
Birçok Avrupa ülkesinde alkol satışları askıya alındı, bizde de böyle bir karar alındı. Aman Allahım sen nasıl böyle bir karar alırsın, benim içkime ne karışırsın, burası Arabistan değil, burada benim borum öter deyip özgürlük ve medeniyetten dem vurdunuz.
Siz medeniyeti ve modernliği sarhoş olmak sanıyorsunuz herhalde yazık size. Benim korkum özellikle tatil beldelerinden vaka artışları umulanın çok üzerinde olacak ve bu sefer daha uzun süreli tam kapanmalar gelecek bu da sizin umurunuzda olmayacak.
Olan garip esnafa, yaşlılara, gençlere ve çocuklara olacak korkarım. Biz gazeteci olarak işlerimizi evimizden yürütüyoruz zor şartlarda sizin kadar şikayet ve isyan etmiyoruz. Bu insanlara söyleyecek söz bulamıyorum, sizi Allah ıslah etsin diyeceğim ama sizin ıslah olacağınız falan da yok zaten….