Temiz bir çevre ve çevre mühendisleri

Süleyman Göksu

Dünyanın ve Ülkemizin gündemi koronavirüs. Temiz bir çevre, elbette sağlıklı yaşam ve geleceğimiz için temel şart. Dünyayı titreten, insanlara zor anlar yaşatan salgın virüsün düşmanı temiz bir çevredir. Bu salgınla, çevrenin önemi ve gerekliliği daha anlaşılır hale gelmiştir.

Çevre Mühendisleri 4 yıllık bir yüksek öğretimden sonra mezun oluyorlar. Çeşitli kurslara katılarak belgeler alıyorlar. Çalışma alanları çok gibi görünmesine rağmen oldukça azdır. Resmi ve Özel Kurumların, zorunlu olmasına rağmen çevre mühendisliği kadrosunu doldurmamaları maalesef üzücü gerçek. Bazı Belediyelerde, hiç Çevre Mühendisi olmaması da ilginç bir durum. Bazı özel kuruluşlar da, sadece kanuni formaliteyi yerine getirmek açısından çok az sayıda Çevre Mühendisi çalıştırmaktadırlar. Çevre Mühendisine ne gerek, bu görevi başka personelde yapar diyenler var.

 Çevre Mühendisliği dalında işsizlik ordusu oluşmuştur. Böyle olunca da bazı Üniversiteler, bin bir emek ve masrafla kurulan Çevre Mühendisliği bölümlerini kapatma yoluna gitmektedirler.

 KPSS ile Resmi Kurumlara alınan Çevre Mühendislerinin sayısı çok azdır. Çevre mühendisi misyonu ve vizyonu olan,  toplumda çevre bilincini artırmada, yaşanabilir ortamın oluşmasında önemli bir aktör. Çevre çalışmalarının, bu işin eğitimini almış kişilerle yapılması daha faydalı olacaktır. Çevrecilik elbette ekip işidir, bilgi ve beceri ister. Çevre Mühendislerinin sürece katkı sağlaması açısından, istihdamları için yeni tedbirler süratle alınmalıdır.

Pahalı diye, filtre takılmayan fabrikaların olduğunu hepimiz biliyoruz. Yanlarından geçerken, insanı bezdiren pis kokuları birlikte soluyoruz.  Kömürle ısınan yerlerde hava kirliliği insanlarımıza sıkıntılı anlar yaşatmaktadır. Bu nedenle doğalgaz yatırımı hızla artırılmalıdır. Kimyasal atıkların normal çöpe atılması hoş olmayan bir durum. Sağlık kuruluşlarındaki ayrı toplama kapları güzel gelişme. Acilen yaygınlaştırılması gerekir. 21. Yüzyılda, bazı Şehirlerde cadde ve sokakların kirlilik tablosu hazin. Çöpleri karıştıranlar; kendileri ve çevreleri için tehlike oluşturmaktadırlar. Böylece kirlenen doğa zehir saçmaya devam ediyor. Çevre konusunda topyekûn bir seferberlik ilan edilmelidir. Bu durumda vatandaşlarımıza da sorumluluk düşmektedir. Çevre kurallarına uymayanlara verilecek cezalar caydırıcı olmalıdır.

1 Ocak 2019’da yürürlüğe giren ücretli poşet düzenlemesi, çevre için olumlu etkilerini vermeye başladı. Yeni uygulama sayesinde 6 bin tonluk sera gazının salınımı önlenmiş oldu. Şehirlere çirkin görüntü katan kaçak yapılar, çevrenin kanayan yarası. Bu konuda, Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca bazı bölgelerde gerekli çalışmaların yapıldığını biliyorum. Bakan Murat Kurum’un, İlçe ve Büyükşehir Belediyelerinde Sıfır Atık ve İklim Değişikliği Birimlerinin kurulacağını açıklaması olumlu bir gelişmedir. Gecekonduları önleme açısından bazı karşı çıkmalar olsa da, kentsel dönüşümde önemli aşamalar kaydedilmiştir. İmar barışı ile binalara resmiyet kazandırılmıştır.

Geliniz, hep birlikte sağlıklı bir yaşam ve gelecek için çevremizi temiz tutalım. Kurallara uyalım uymayanları uyaralım.