Yunan Dışişleri bakanına ait olan bu söz, geçen hafta sarf edildi. “Türkler kendisini Müslümanların lideri zannediyor” demek istiyor. Elbette Müslümanların lideri, başkanı Türklerdir. Resmen olmasa da fiilen İslam Aleminin lideri Türkiye’dir. Kendileri ayarttıkları Suud, BAE ve Mısır yönetiminden muhatap oldukları tarafından söylenene göre konuşmaktadır. Oysa bunlar asla idarelerindeki insanları temsil edememektedirler. Bunu kendileri de bilmektedir. Unutmayalım ki Suriye karışmadan az önce İsrail ve Ürdün ile yapılacak Golan tepeleri konferansında “bizi Türkiye temsil edebilir” diyen bir Esad vardı.
1957 yılında bağımsızlıkları için BM’de oylama yapılan ancak bu oylamada “hayır” oyu kullanan sözde demokrasi kahramanımız Menderes’in yanlışına rağmen Cezayir alimler başkanı allame, “Allah’ım Türkleri güçlü kıl, Onlara zeval verme. Çünkü onlar İslam Aleminin koruyucusu ve destekleyicisidir ümididir” demektedir. Türklere bir sıkıntı gelse bütün İslam alemi zarar görür ayaklar altında kalır” diye de eklemektedir. Yine Lübnanlı alim de “Allah’ım Türkiye’ye sıkıntı verme, onlara dara düşürme. Onlara sıkıntı gelse İslam alemi perişan olur. İslam Aleminin tek umudu Türkiye’dir” diye dua etmektedir.Cemaatine de “amin” dedirtmektedir. Bir Lübnanlı kadın Abdullah Gül Bey’in Beyrut ziyaretinde ”Kendinizi Anadolu’ya çektiniz bizi unuttunuz. Gelin de kurtarın bizi” diye yalvarmıştır.
Bütün İslam aleminde Türkiye kesin olarak liderdir. Temsilcisidir Müslümanların.İran mollalarına rağmen ahali yine Türkleri İslamın bayraktarı olarak görmektedir. Son halife zamanında okutulan hutbeyi Osmanlı olduğu için okutmayan birkaç Arap ve İranlı haricinde herkes okutmuştur. Filistinli, “gelin de beraber Osmanlıyı yeniden kuralım” demektedir. İçindeki onca ezikliğe rağmen İsrail zulmü daha ağır gelmekte ve Müslüman kardeşliğini Osmanlı Türk’ünün asaletini hatırlayıp böyle söyleyebilmektedir. Kur’an kardeşliği dışında başka ifadelerle Müslümanların arasını açana lanet olsun. Filistinlinin içinden nasıl bir fırtına koptuğunu utanç hali oluştuğunu ancak tahmin edebiliriz. Asya’da, Afrika’da Avrupa’da yer yüzündeki bütün Müslümanların arzusu Türkiye yeniden güçlensin dünyaya söz geçirsin İslam alemi de zelil olmaktan kurtulsun istemektedir. Bunu ancak ve ancak Türkler sayesinde olabileceğini bilmektedirler. Pek çoğumuzun yerini dahi bilemediği Filipin Müslümanları Malaylar gibi, bizim dünya hakimiyetinde olacağımız günler için dua etmektedirler.
Batı, Müslümanları ayırmak koparmak ve zayıflatmak için planlar kuruyor. Bu planlara desiselere kanmamak lazım. Avrupa’daki Müslümanlar gibi Filipinler’den Endonezya’ya, Ortadoğu’dan Afrika’ya kadar yönetimleri ne kadar uşak olsa da bütün Müslümanlar Türkiye’yi beklemektedir. Bir gün bu köle ruhlu insanların yok olmasıyla halkın yeniden “elbette Müslümanlar kardeştir” hükmü ilahisinin emrine uygun olarak kardeşliğine bağlanacaktır. Garip gelip garip gidecek olan bu dinin mensuplarının Kur’ani kardeşliğe sıkı sıkıya bağlanması yakındır. Arap istediği kadar “müsta’mir-sömürücü” desin Türklere gelin yeniden beraber olalım diyenler herhalde buna inanamadığı için davet etmektedir. Arap istediği kadar” İslam bizimdir. Bize inmiştir” demesi de değersiz bir sözdür.
Türkiye kendisini Müslümanların lideri temsilcisi zannetmek bir tarafa taa kendisidir. Böyle davranmak lider olarak her Müslümanın derdine derman olmak mecburiyetindedir. Yani Müslümanların tek temsilcisidir. “Allah Türk’e zaval vermesin”…