Büyük Türk Milleti gerçekten aziz ve o kadar büyük bir milletiz ki kelimeler tarif edemez. Acımızda biriz, sevinçte biriz, hüzünde biriz. Bundan büyük bir iftihar kaynağı olabilir mi?
Sevgili Anadolu Gazetesi okurları biliyorsunuz Türkiye 10 ilde meydana gelen büyük bir depremle büyük bir acı yaşadı. Rabbim düşmanıma vermesin böylesine büyük bir felaketi.
Hani nasıl anlatsam bilemiyorum ama bence yüzyılın en büyük deprem felaketlerinden birisini ülkemiz yaşadı ne yazık ki. On ilimizde meydana gelen bu felaketi tarif edemiyorum. Yazacağım kelimeler kifayetsiz kalıyor.
Devletimiz ve hem sivil toplum kuruluşları, hem de vatandaşı ile yaraları sarmak acıları dindirmek için gece gündüz demeden çalışıyor. Depremin vurduğu il sayısı o kadar fazla ki devlet nereye yetişeceğini şaşırmış durumda.
Dünyanın pek çok ülkesinden arama kurtarma ekipleri ülkemize geldi ve çöken binaların altında kalan vatandaşlarımızı çıkarmak için büyük bir özveri gösterip canla başla çalışıyorlar. Onlar bile depremin bu boyuttu olduğunu bilmediklerini açık açık söylüyorlar.
Tüm Türkiye yaraları sarmak için yardıma koşup tek yürek oldu. Yaşlısı, genci, çocuğu, zengini, fakiri elin taşın altına koyup evindeki bir ekmeği bile depremzede vatandaşlarımıza gönderdi ve göndermeye devam ediyor.
Öyle büyük bir dayanışma örneği sergiledik ki bütün dünya gıpta ile izledi. Aziz milletimiz yaraları sarmak için elinden gelenin en iyisini, en güzelin yaptı ve yapmaya devam ediyor. Çünkü gün birlik ve beraberlik günü, gün dayanışma ve yardımlaşma günü başka ne denir ki…
Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6’lık depremle sarsıldı. 10 ilde büyük yıkıma neden olan deprem büyük hasarlara yol açarken binlerce bina yakıldı, onbinden fazla vatandaşımız hayatını kaybetti binlerce yaralı vatandaşımız var.
Can kaybı artarken arama kurtarma ekiplerin çalışmaları hız kesmeden devam ediyor. Az çok demeden yardıma koşan aziz Türk Milleti yardımlaşmanın ve dayanışmanın en güzel örneklerini sergiledi.
Ekiplerin çalışması sürerken bir yandan da depremlerin yaraları sarılmaya çalışılıyor. Deprem bölgesine giderek yardım etmek isteyen binlerce gönüllü havalimanlarına akın etti. Bölgeye gitmek için birbirleriyle yarışan gönüllüler hem otogarlarda hem de havalimanlarında yoğunluğa neden oldu.
Deprem sonrası tüm Türkiye adeta tek yürek oldu. 81 ilden deprem bölgesine yardım yağarken, Kızılay'ın yaptığı kan çağrısı sonrası birçok ilde vatandaşlar kan alma araçlarının ve merkezlerin önünde kan vermek için uzun kuyruklar oluşturdu.
Yani bu aziz milletin el ele vererek yapamayacağı hiçbir şey yok bunu bir kez daha gördük. Biz isteyince neler yaparız bunu da görmüş olduk. Benim üzüldüğüm asıl konu ülkesine bu kadar düşman olanı insanı da deprem sayesinde gördük.
Hele hele de bu sosyal denen rezillik ortamında yapılan provakatif paylaşımlar, hayatını kaybetmiş insanlara üzülmek yerine video çekip onlarla dalga geçip alay edenlere zaten söyleyecek söz lügatımda bulunmuyor.
Deprem olmuş yardıma koşmak yerine sosyal medyadan devletine sayıp söven, devletini yerine dibine sokmaya çalışan insanları gördükçe insanlığımdan utandım. Sahi siz ne ara böyle oldunuz, sahi sizin vicdanınız ne zaman enkaz altında kaldı.
Böylesine aşağılık, böylesine alçak ve de böylesine şerefsiz insanlar için zaten bir sözüm yok ama biraz insan olmayı deneyin bu yeter…